Kontrollü kaos
İslam coğrafyasında kontrollü kaos oyunu bir türlü sonlandırılamıyor. Oluşturulan her kaos sonrasında nedense Müslümanlar kaybediyor, haçlı emperyalistler bir adım daha ileriye gidiyor.
Bugüne kadar ne Filistinlilerin çektikleri zulümlerden, ne Libya, Afganistan, Irak, Arakan, Sudan, Somali’den ders alabildik. Müslüman bir sokulduğu yerden ikinci kez sokulmaz hadisinin hilafına oyun kurucular bizi sürekli aynı tuzağa düşürdü.
Halk desteği olmayan, yaptığı insanlık dışı katliamlarla uluslararası ceza mahkemesini çoktan haketmiş bir Esed’in emperyalizm tarafından iktidarda tutulmasının yegane sebebi, Türkiye’nin Filistin’e komşu olma ihtimalidir. Şii hilaline verilen örtülü desteğin gerçek sebebi de Mehmetçiği Filistin topraklarından uzak tutma gayretidir. Türkiye ile Suriye’nin refah ve huzurda birleşmesi durumunda Mescid-i Aksa, Kudüs, Filistin özgürleşecek, İsrail zulmü bitecektir. Şayet Suriye’ye istikrar gelir Anayasa yapılırsa İsrail Yüzyılın şarlatanlığına son vermek zorunda kalacaktır. BM’nin yasa dışı kabul ettiği Yahudi yerleşimciler Filistin topraklarından kovulacak, Filistinli mülteciler vatanlarına geri dönecek bölge rahat bir nefes alacaktır. Esed’in ve Hafter’in sürekli barış görüşmelerini sabote etmesinin sebebi kaosdan beslenmesidir.
Koronavirüs, Libya, Kıbrıs, Akdeniz enerjisi, Irak, Suriye, Yemen, Afrika meseleleri birbirinden bağımsız meseleler değildir. Bu yüzden Libya’da istikrarın sağlanma ihtimali arttığında İdlib kanatılmakta, Suriye durulduğunda Hafter saldırıya geçmektedir. Irak’ın parçalanmasında Peşmerge ne fonksiyon üstlendiyse, Suriye’nin parçalanmasında DEAŞ ve PKK/YPG aynı fonksiyonu üstlenmiştir. Şimdi de İdlib’de manivela görevi HTŞ’ye verilmiştir.
Rand Corporation’un 2020 raporunda Türkiye hakkındaki dört senaryodan birincisi Türkiye’nin gelecekte NATO içersinde zorlayıcı bir müttefik olarak kalması. Muhalefetin iktidara taşınarak Türkiye’nin Batı’ya peyk yapılması, Avrasya ve NATO arasında denge politikasıyla Türkiye’nin emperyalist çıkarları durdurması ve Türkiye’nin NATO’dan çıkması senaryoları üzerine çalışılmaktadır.
Bu senaryolar arasında başkanlık sistemi ve muhalefetin kifayetsizliği yüzünden CHP yandaşlarının iktidara gelme ihtimali en zayıf olanıdır. Türkiye’nin Avrasya ve NATO arasında denge politikası uygulaması ve Türkiye’nin NATO’dan çıkması istenmeyen bir senaryodur. Ellerindeki en etkili senaryo ise kontrollü kaoslar üreterek Türkiye’yi NATO içersinde tutma çabasıdır.
Libya’da Hafter’in paralı askerlerine karşı ABD özel şirketlerinin Serraç yanında savaşma planı Türkiye’nin etkinliğini azaltma girişimidir. ABD’nin özel kuvveti olan ABD Afrika Kuvvetleri (AFRICOM) 2017 yılından beri zaten Libya’da bulunuyor. ABD Libya’da bu özel kuvvetler eliyle Suriye’de ise, HTŞ eliyle Rusya ile Türkiye’yi karşı karşıya getirebilirse Türkiye’nin NATO’ya ihtiyacı artacak ve NATO’dan çıkma senaryosu düşünülmeyecektir. Kendisi de Suriye’nin doğusunda terör devleti planına Irak’ı da dahil ederek devam edecektir. İsrail ve ABD bir taraftan Türkiye Cumhurbaşkanı ve MİT Başkanı’nı tehdit ederken öbür taraftan Türkiye halkına sempatik görünme çabasının ardında planlarını sekteye uğratmama gayreti bulunmaktadır.
Türkiye’nin İdlib’de yapması gereken şey B planı hatta C planıdır. PKK/PYD terör örgütü gibi BAE, Suud üzerinden ABD’den silah alan El Kaide, Nusra, Huraseddin gibi ithal savaşçılardan oluşan HTŞ’nin İdlib’de varlığına son verilerek Suriye’nin gerçek sahiplerine bu bölgenin Mehmetçik eliyle teslim edilmesidir. Böyle bir senaryoda bebek katili Beşar ve Mahir Esedler bizzat Şam’dan Şamlılar tarafından kovulacaktır.
Yazıya son verirken Türkiye Petrollerinin İngiltere’den 37,5 milyon dolara satın aldığı 61 DWT’lik yeni sondaj gemisiyle 11 bin 400 metre derinliğe ulaşarak 3 bin metre sondaj yapabilme imkanını bulacaktır. Kızı Rum dergilerinde modellik pozu veren ve Rum damadıyla gül gibi geçinen KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı’nın Türkiye’nin Suriye’deki muhtemel operasyonları ve Kıbrıs politikasıyla ilgili çıkışları İngiliz-İsrail fiskosunu açığa vurmasıdır. Kıbrıs Türkü’nün hukukunu İsrail’e peşkeş çekmeye Akıncı’nın da gücü yetmeyecektir. Türkiye, İsrail-ABD-İsrail tarafından bölgede üretilen kontrollü kaosları sonlandırmaya muktedirdir. Vesselam….