Dolar (USD)
34.31
Euro (EUR)
36.06
Gram Altın
2992.80
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
25 Mart 2018

Kömürlü termik santrallerde küresel düşüş eğilimi

Ülkelere ve yıllara göre termik santral kapasitesini ortaya koyan Yükseliş ve Çöküş - 2018 raporu, küresel olarak termik santral yapımındaki düşüşe işaret ediyor.

Dünyada proje aşamasında, inşaat halinde ve işletmedeki tüm kömürlü termik santral envanterini ortaya koyan rapora göre, 2015-2017 yılları arasında yeni kömür santrali yapımı yüzde 73 düştü. Bu düşüş eğiliminde Çin'in yeni projelere getirdiği kısıtlamalar ile Hindistan'da yatırımcıların inşaat halindeki 17 santralden çekilmesi büyük rol oynuyor.

CoalSwarm, Greenpeace USA ve Sierra Club tarafından hazırlanan Yükseliş ve Çöküş - 2018 raporu, geçen yıla göre inşaatı tamamlanan yeni kömür santrallerinde yüzde 28, inşaata girecek santrallerde yüzde 29, izin ve proje aşamasındaki santrallerde ise yüzde 22'lik bir düşüş olduğunu gösteriyor.

Kömürlü termik santral gelişiminde yaşanan bu düşüşün başlıca nedenleri arasında Çin hükümetinin, hava kirliliği gerekçesiyle yeni kömür santrali projelerine uyguladığı şartlar ve kısıtlamalar ve Hindistan'da özel yatırımcıların kömür finansmanından büyük ölçekte çekilmesi gösteriliyor. Rapora göre, Hindistan'da 17 farklı alanda kömür santrallerinin inşaatı durduruldu.

Kömürden uzaklaşılmasına yol açan diğer etkenler; Yenilenebilir enerji maliyetlerinin en iyimser beklentilerin bile altına düşmesi; ülke, eyalet, şehir, iş dünyası ve diğer örgütlerde oluşmaya başlayan kömürü terk etme hareketi; özellikle Doğu ve Güney Asya'nın büyük şehirlerindeki kötüleşen hava kalitesiyle başa çıkılmasına dair halk baskısı; bankalar ya da diğer kömürlü termik santral yatırımcılarının atıl varlığa dönüşme potansiyeli olan yatırımlara büyük miktarlarda sermaye ayırma riskini almaktaki çekimserliklerinin gün geçtikçe artması; ve yerel toplulukların kömür madenleri, kömürlü termik santraller, kömür limanları ve demiryollarına karşı göstermeye devam ettirdikleri direnç.

Rapor aynı zamanda, toplam 97 bin MW kapasiteli mevcut kömürlü termik santralin emekliye ayrıldığına işaret ediyor. Son iki yıldır emekliye ayrılmalardaki artış eğiliminden yola çıkarak, kapatılan eski santral kapasitesinin yeni yapılan kapasiteyi geçeceğini ve böylece 2022'de küresel kömür kaynaklı net enerji üretiminin küçülmeye başlayacağını öngörüyor.

2017'de dünyada yalnızca yedi ülke, birden fazla yerde yeni kömürlü termik santral yapımına başladı. Rapor, proje aşamasındaki santrallerdeki anlamlı düşüşe rağmen, halihazırda işletmede olan santrallerin açığa çıkardığı sera gazı emisyonlarının Paris İklim Anlaşması'nın öngördüğü karbon bütçesini aşmaya devam edeceğini belirtiyor.

Türkiye'ye de yer veren rapor, 2017'de Türkiye'de hiç yeni santral inşaatına başlanmadığına ancak üç farklı alanda, toplamda 1300 MW kapasiteli termik santral inşaatının devam ettiğine işaret ediyor. Raporda ayrıca Türkiye'de proje aşamasında fazla sayıda aday termik santrali olmasına karşın son birkaç yıldır, yerel toplulukların itirazları ve yatırımcıların çekilmesi neticesinde birçok santral projesinden vazgeçildiği bilgisi de yer alıyor.

Analistler, güneş enerjisinin hızla düşen maliyeti ile Türkiye'nin yüksek güneş potansiyeli bir arada göz önüne alındığında, güneşin Türkiye enerji stratejisi açısından daha esnek ve daha az riskli bir yaklaşım olduğunu belirtiyor. Proje aşamasındaki kömürlü termik santral sıralamasında, Çin, Hindistan ve Vietman'dan sonra Türkiye dördüncü sırada.