Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

KLONLAMA: İNSANDA AŞKIN ÖZÜN YOK OLUŞU

Tıp, biyoloji ve genetik alanlarında kaydedilen teknolojik gelişmeler, insanın genetiği dahil bütün biyolojik ve ruhsal yapısını ve varlığını şekillendirme düzeyine gelmiş bulunmaktadır. Bilimin, felsefenin, sanatın, edebiyatın ve dinin belkide en önemli sorusu, insan olmak ne demektir sorunu ve sorusudur. İnsanın varoluşsal doğasının teknoloji tarafından değiştirilecek ve düzenlenecek teknolojik düzeye varılması, insan olmak ne anlama gelmektedir sorusuna artık alışılageldik söylemlerle cevap vermeyi imkansız hale getirmektedir. İnsanın biyolojik varlığını şekillendirmeye ve dizayn etmeye kalkan en önemli gelişmelerin başında klonlama dediğimiz durum gelmektedir. Klonlama, insanın veya bir başka canlının genetiği olmak üzere biyolojik yapısının bir başka varlık olarak aynen kopyalanması ve var edilmesi anlamına gelmektedir. Klonlama teknolojisi sayesinde insanın varlığının en iç derinliklerine ulaşılabilmekte, genetiği dahil bütün biyolojik unsurlarına müdahale edilebilmekte, genleri alınabilmekte, değiştirilebilmekte, düzeltilebilmekte veya şekillendirilebilmektedir.

Klonlama, insanın, biyolojisinin ne içini ne dışını kontrol edememesi, insanın biyolojik varlığı üzerinde söz ve karar verme imkanını kaybetmesi anlamına gelmektedir. Klonlama, artık özgün ve biricik varlık olma statümüzün kaybolduğu ve kendimiz gibi birçok aynılarımızın veya benzerlerimizin olduğu yeni bir döneme girdiğimiz anlamına gelmektedir. Klonlama, özgün bireysel insanlığımızı ortadan kaldıran bir gelişme olarak aslında insan olmak ne anlama gelmektedir sorusunun bizzat kendisini anlamsızlaştırmakta ve ortadan kaldırmaktadır. Özgün bireysel insanlığımızı ortadan kaldıran klonlama, insan olmamak ne anlama gelmektedir şeklinde yıkıcı ve kaygı verici bir sorunu ortaya çıkmaktadır.

Klonlamanın özgün bireysel insanlığımızı ortadan kaldırması, aslında bütün insanların ölçüleceği ve değerlendirileceği standart ve sürü bir insanlığın ortaya çıkması tehlikesini gündeme getirmektedir. Belirli standartlara ve ölçülere göre insanların klonlanması, cinselliğin, evliliğin, eğitimin, siyasal ve sosyal tercihlerin dahil insana dair her şeyin klonlanması, belirlenmesi ve dizayn edilmesinin önünü açabilir. Klonlama, sadece biyolojimize, bedenimize ve genetiğimize yapılan bir müdahale değildir. Klonlama, cinselliğimize, ilişkilerimize, toplumsallığımıza, kültürümüze ve psikolojimize yapılan radikal bir müdahale anlamına gelmektedir.

Bütün insanlar, onur, özgürlük ve hak sahibi eşit bireylerdir. Bütün insanlar, bedenleriyle ve ruhlarıyla şerefli ve mükemmel bir varlıktırlar. Klonlama, insanın onurlu, özgürlük, hak sahibi eşit ve şerefli olma pozisyonunu sarsmakta, onu çok düşük seviyede bir nesne konumuna indirmektedir. Klonlanan insan, artık eski onurlu, özgün ve özgür birey değildir. Klonlanan insan, onuru, özgürlüğü ve hukuku ortadan kaldırılmış, düşük ve ezik bir canlı konumuna indirilmiş taklit ve tekrar bir insan müsveddesi olarak anlaşılma ve algılanabilme tehlikesiyle karşı karşıyadır.

İnsanın biyolojik, ruhsal ve sosyal varlığının korunması, geliştirilmesi ve yenilenmesi, felsefe, bilim, sanat ve ahlak başta olmak üzere bütün insani tecrübe alanlarının arzuladığı ve amaçladığı bir durumdur. Din, insanın biyolojik ve ruhsal varlığına ve yaratılışına yapılan bilimsel ve teknolojik müdahalelere mesafeyle yaklaşır. İnsanın biyolojik varlığını değiştiren teknolojiler, aslında insanın varlığına ve yaratılışına yapılan müdahaleler ve manipülasyonlardır. Din, klonlama teknolojisinin insanı muharref düşük bir varlık seviyesine düşürmesinden kaygı duymaktadır. Din, insanı tahrif eden her türlü girişime ve teknolojiye karşı insanın mükemmel yaratılışının, aşkın özünün ve insan onurunun korunmasını savunmaktadır.

İnsanın ve diğer canlıların klonlanması, teknolojiyi ve bilimi ellerinde tutan kişilerin ve kliklerin, insan olarak sınırlarını ve hadlerini aşmaları anlamına gelmektedir. İnsanın biyolojik yaratılışının değiştirilmesi ve başka bir varlık olarak taklit edilmesi, insani bir faaliyet değil, Tanrı’ya ait yaratılış faaliyetidir. Klonlama, insanın insanı tekrar yaratmaya kalkması anlamında Tanrı’yı oynaması demektir. Klonlama, insan ve Tanrı arasındaki sınırların kalktığını gösteren ve insanın insanüstü yeni güçleri kullanmaya kalktığını gösteren bir girişim ve faaliyettir.İnsanın insanı tekrar yaratmaya kalkması, hiçkimsenin asla girişmemesi gereken bir teşebbüstür.Klonlama gibi insanın sınırlarını aştığı ve Tanrı’yı oynamaya kalktığı azgınlık durumları, insanın bilgisini, emeğini, yeteneğini ve gücünü boşa harcamaktan başka bir sonuç doğurmamaktadır.İnsan, Tanrı’yı oynama sapkınlığından ve saplantısından vazgeçmelidir. Klonlama gibi insanın Tanrı’yı oynamaya kalktığı girişimler, insanın saplantılı ve sapkın durumunu derinleştirmekte ve anormalleştirmektedir. İnsanın biyolojik, psikolojik ve sosyal iyilik halini ve sağlığını korumak için klonlama gibi insanın Tanrı’yı oynama azgınlıklarından uzaklaşması ve arınması gerekmektedir.