Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
17 Ekim 2020

KKTC seçimleri ve Ersin Tatar

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin birinci turunda %50 üzeri oy alan bir aday çıkmadığı için Kıbrıs Türkleri yarın yeniden sandık başına gidecek. Seçimlerde en yüksek oyu alan iki adaydan biri cumhurbaşkanı seçilecek.

Doğrusu yazı yazacak takatim yoktu. Mevsim geçişlerinde görülen rahatsızlık uzun sürdü. Yine de bu yazıyı yazmayı bir borç olarak gördüm.

Peki,

Hasta olmama rağmen bu seçim neden beni bu kadar ilgilendirdi ki hasta yatağımda bu yazıyı yazma gereği duydum? Anlatayım.

Kıbrıs’ta öteden beri Rumların giriştikleri sistematik katliamları 1960’lı yılların ortalarından itibaren radyolardan dinlerdik. Öyle ki haberleri rahmetli annaanneme Türkçe’den Zazaca’ya tercüme ederlerken rahmetli anneannemin, annemin diğer köylü hanımlarla Kıbrıslı kardeşlerimize nasıl dua ettiğini bugünkü gibi hatırlıyorum.

1974 Kıbrıs Barış Harekâtı öncesi Rumlar yine insanlıktan çıkmış, Batılı devletlerin desteği ile Kıbrıslı kardeşlerimize saldırıyorlardı. Bu mezalimi KKTC’de yaşayan 60 yaş üstündeki kardeşlerimiz ağabeylerimiz çok acı hatıralarla hatırlıyorlar. Bu katliamlara dünya seyirci kalırken Türkiye dünyada yalnız kalma pahasına, ambargo ile karşı karşıya kalma pahasına Kıbrıs Türklerini katliamdan korumak için Barış Harekatı başlatmıştı.

Bingöl’de Türk’ü ile Zaza’sı ile Kürd’ü ile insanlar sıraya girmiş, Kıbrıslı kardeşlerinin yanında Rumlara karşı savaşmak için gönüllü yazılıyorlardı. Ortaokulu bitirip Lise 1. Sınıf öğrencisi olduğum yıldı. Ben de Kıbrıslı kardeşlerimin yanında savaşmak için can atıyordum, ama rahmetli babam gülerek, “Ehmed, sana savaşmak için Kıbrıs’a gitmek düşmez. Sen oku ki Kıbrıslı kardeşlerinin haklarını savunabilesin” diyerek beni ikna etmişti.

O gün bugündür Kıbrıs bizim için candır, canandır.

Geçtiğimiz yaz rahmet-i rahmana kavuşan amcazadem Hacı Ahmet Kurtaran Ağabey Barış Harekatı’nda Kıbrıs’ta askerdi. Bir gün ziyaretine gelen devresi, onun kahramanlıklarını anlata anlata bitiremiyordu. Rabbulalemin Ahmet Ağabeyimizi Hz. Hamza’ya komşu eylesin.

Evet Ahmet Kurtaran Ağabeyden dinlediklerim tüylerimizi diken diken etmeye yetiyordu. Rumların Müslüman Kıbrıs Türküne reva gördüğü insanlık dışı zulmü anlatırken gözleri doluyordu.

Günümüze geldiğimizde;

Elhamdulillah, 46 yıldır Rum zulmü bitti. O yıl doğanlar bugün artık torun sahibidirler. Yani Barış Harekâtı üzerinden iki nesil geçti. Şimdiki gençlerin o yılları dinleyerek anlamaları mümkün değil.

Bir de,

Teknoloji ve iletişimin yaygınlaştığı bu devirde her yerde olduğu gibi Kıbrıs’ta da yeni nesil “rahatlık” ve “haz” içerikli söylemlerden etkileniyor. Bu söylemlerin ayartıcı ve aldatıcı olduğunu bilmek için geçmişin bulanıklaştırılan sayfalarını doğru okumak lazım.

GKRK’nin nahak yere Avrupa Birliği’ne alınmasından sonra Kıbrıs Rumları’nın zevk ve hazları KKTC vatandaşlarına göre artış göstermiştir. Bu durum Kıbrıs Türklerinin çocuklarında vatan, millet, din bilinci gibi ebedi değerlerden alıkoymamalıdır. Tarih bilincini kaybedenlerin ebedi zillete düçar olacakları akıldan çıkarılmamalıdır.

“Biz de AB vatandaşı olurduk”, diyerek yarını meçhul AB ile vatan duygusu, millet olma bilinci zedelenmemelidir Kıbrıslı.

Düşünebiliyor musunuz?

KKTC öğretmen sendikasının başkanı ile GKRK öğretmen sendikası başkanının söyledikleri arasında bir fark kalmamış. İkisi de Türkiye ve dinimize kin ile dolu.

Demem o ki,

Kıbrıslı gençler ve orta yaşlılar, Rumların ve Rumperver bir avuç Kıbrıslının haz ve zevk propagandalarından etkilenerek vatanlarını “haz” ve Batı hayranlığı yüzünden gözden çıkarma gibi ağır bir hataya düşmemelidirler.

Yarın sandık başına giderken, “Kıbrıs’ta bazı topraklarımızı Rumlara verebiliriz” diyecekkadar Rumlaşmış Mustafa Akıncı gibi birisine oy vermek Kıbrıslı Türk’ün vicdanına yakışmadığı gibi geleceğine de büyük darbedir.

Ben Kıbrıslı olsam ve bir milyon oyum olsa bir tek fire vermeden hepsini Ersin Tatar’a verirdim.

Kıbrıs’ın geleceği için,

Yeni Dünya Düzeni içinde sağlam bir yer edinmek için,

Onurlu bir Kıbrıs için Ersin Tatar’ın seçilmesi lazım.

Eminim ki Kıbrıslı kardeşlerimiz de bu konuda farklı düşünmüyorlardır.

Kıbrıs bizim için candır, canandır.