KKTC halkının talepleridir ARZ EDERİM
KOD ADI: CRAZYGIRLS (3)
Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakan Yardımcımız:
Başbakan Yardımcımız Tuğrul Türkeş, sağ olsunlar bu yazı dizimize büyük ilgi gösterdiler.
KKTC resmi gezilerinin hemen öncesine denk gelen bu yazı dizimizi okuduktan sonra..
"Ne yapmak lazım?"a ilişkin düşüncelerimizi almak istediler.
Birkaçını arz edeyim:
1-Yaklaşık 2 bin öğretmen var KKTC'de. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmeni sayısı iseu2026 Korkunç bir rakam: Sadece 4! Koca Kıbrıs'ta sadece 4 "din" öğretmeni. Bu sayının hızla arttırılması gerekiyor. Maliye Bakanları, "Parasını Türkiye karşılarsa arttırırız" demiş. Sayın Türkeş, bunun sayısını ilk etapta şöyle bir 100'e çıkartsak. Ellerinizden öper!
2-Ayrıntısını verdik. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla tek bir İmam Hatip okulunun bulunmadığı KKTC'ye bir adet açıldı. İmam Hatip değil de, İlahiyat Koleji. İsme takılmayalım ve her ilçeye bir İlahiyat Koleji açılmasını talep edelim. Beş İlahiyat Koleji. Yarım milyona giden nüfusa çok mu? Yetmez ama evet.
3-Her ilçeye birer Kur'an Kursu isteyelim. Büyük ihtiyaç. Vatandaş Kur'an öğrenmek istediğinde nereye gidecek? Bu ihtiyacı yasal yollardan gidermenin yolunu açmak gerekmez mi? Şimdilik, her ilçeye bir Kur'an Kursu diyelim. Yani, koca KKTC'de beş adet Kur'an Kursuu2026 Çok mu?
4- Bir de, Türkiyedeki "hayırlı" sivil toplum örgütlerimiz KKTC'de daha faal olmaları yönünde teşvik edilse. Sivil toplum çıkartması KKTC'ye çok iyi olur.
Milat Ekibi olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne gerçekleştirdiğimiz seyahat sırasında gözümüze takılanları sizlerle paylaşmayı bir görev addettim.
Bugün üçüncü ve şimdilik son gün.
"Şimdilik" diyorum zira, Kıbrıs konusu gündemimizde önümüzdeki süreçte çok daha yoğun bir şekilde "mecburen" yer alacak.
Kıbrıs, sapkın inancın "Kıyamet Senaryosu"nda çok önemli bir merkez.
Dünyayı ateşe atmayı ve bu yolla kıyameti çabuklaştırmayı "farz" belleyen bu sapık zihniyet, Kıbrıs'ı bu amaca giden çok önemli bir "üs" olarak görüyor.
Malu00fbm, Kıbrıs'ın tamamı Siyonizm'in vaat edilmiş toprakları içinde.
Bütün kötülüklerin "gizli merkezi" İngiltere'nin ülkemizi hedef alması planlanan "ikinci darbe girişimi"ne nasıl hazırlandığına ilişkin bilgiler son süreçte deşifre oldu malu00fbm.
İngiliz birliklerini Kıbrıs üzerinden Türkiye'ye çıkartma planı, ülkemizde bulunan "Britanyalı turistleri Türkiye'deki iç savaştan kurtarma" kılıfıyla gerçekleştirilecekti.
Şöyle bir durum.
Yani plan şu:
"Acil durum planları hazırlayan savunma yetkilileri ve silah donanmış askerler, Özel Kuvvetler Destek Mangası'yla beraber gözde bölgelere uçarak turistleri ve aileleri evlerinde güven içerisinde tutmak için hazırlar. Yüzlerce jet, helikopter ve öteki uçaklar 50 bin civarı Britanyalı'yı tehlikeden uzaklaşmalarına yardımcı olmak için görevlendirilecekler. Askerler bu operasyona müdahele etmeye kalkışacak 'yerel isyancılara' ateş etmekte serbest olacaklar. Türkiye uçurumun kenarında. Eğer ikinci bir darbe girişimi yaşanırsa iç savaşa dönüşecek... Eğer böyle olursa büyük ölçekli uluslararası bir kriz yaşanacak... Türkiye'de vatandaşları yaşayan ya da tatilde bulunan her ülke onları kurtarmak üzere girişimde bulunacaklardır ve biz oyunun içerisinde olmaya niyetliyiz!"
OPERASYON ÜSSÜ KIBRIS!
"Kurtarma operasyonunun merkezi Türkiye'ye 100 mil uzaklıktaki Kıbrıs'ın güneybatı sahilinde bulunan Kraliyet Hava Kuvvetleri üssü olacak. Halihazırda Akdeniz'de bulunan Kraliyet Donanması savaş gemileri, Başbakan Theresa May'in görevlendirmesi halinde harekata dahil olacak."
VE TÜRKİYE İÇİNDE GÜVENLİ BÖLGE!
"İngiliz birlikleri Türkiye içerisinde ''güvenli bölgeler'' oluşturacak ve havalimanları İngiliz vatandaşlarının havayolu ile ülkeden çıkarılmaları için kullanılacak. Önce pek çoğu Lübnan'a götürülmek üzere SAS komandoları eşliğinde tahliye başlayacak."
TEHLİKENİN FARKINDA MISINIZ?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin bundan öncekilere hiç benzemediğini bunun bir "işgal harekatı" olduğunu söylerken, hangi durumlara dikkat çekmek istiyor?
İşte bu durumlara.
Benim vatandaşım gelişmeleri iyi okur ve gerekli mesajları alır.
KKTC'Yİ KURTARMAK ŞART!..
Enerji savaşlarının bütün şiddeti ve acımasızlığı ile sürdüğü, Evanjelist sapkınlığın bölgeyi yakıp yıktığı bu süreçte, Kıbrıs'ın öneminin daha da arttığı ortada.
Bizim elimizde olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.
Bizce devlet, bizden başka devlet olduğunu kabul eden de yok.
Bu alanda çok önemli adımlar atılmış olsa da, fiili durum bu.
Türkiye büyük gayret gösteriyor, havasını, suyunu temin ediyor ama, KKTC'yi Anavatan ruhuna bağlayan halatlar birileri tarafından habire kemiriliyor.
"Kökten Kıbrıslılar" ile Kıbrıs'a göçenler arasında bir "çatışma ortamının" doğması için CIA-MOSSAD ajanlarının neler yaptıklarına ve bu yolda KKTC'nin laikçi unsurlarını nasıl kullandıklarına dünkü yazımızda yer vermiştik.
KKTC, hiç bitmeyecekmiş gibi yürütülen 28 Şubat şartlarını yaşıyor.
Hatta çok daha ağırını.
Bizler 28 Şubat sürecinde, "yaş sınırlaması" da olsa Kur'an eğitimi imkanından faydalanabiliyorduk.
KKTC'de ise Kur'an yasağı var!..
Kur'anla Kıbrıslı arasına konulan engeller aslında Anadolu ile Kıbrıs arasına konulan engellerdir!..
Numan Kurtulmuş'tan "İnce ayar"!"
Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile beraberdik dün.
Milat medya grubunu temsilen bendeniz, Milat Ankara Temsilcisi Bayram Zilan ve Yeni Söz Gazetesi Ankara Temsilcisi Şakir Kurter.
Söyleşinin geniş özetini manşetten veriyoruz.
Buradan, bir iki çarpıcı husus:
1-Sayın Kurtulmuş, son vakitlerde bu sütunda sıkça dile getirdiğimiz bir gerçeğin altını kalın hatlarla çizdi:
"FETÖ mağduriyeti söylemi FETÖ'nün oyunudur. FETÖ mağdurları yoktur, FETÖ'nün mağdur ettiği 78 milyon vardır. Devlet çok titiz çalışmaktadır, buna rağmen arada yanlış uygulamalar olursa, devlet bunu da düzeltir. Ama FETÖ mağduriyeti edebiyatına kanmamak gerekir.
2-Sayın Kılıçdaroğlu'na çağrım; Yenikapı ruhuna sadık kalsınlar. FETÖ söylemine kapılmasınlar, FETÖ'nün kendilerini sevdiğini de sanmasınlar!
3- Ankara'ya sınırlı bazı OHAL tedbirlerinin 29 Ekim kutlamalarını engellemek için gündeme getirildiğini öne sürüyor bazı çevreler. Ne alakası var. Devlet, güvenlik tedbiri alıyor çok ciddi ihbarlar üzerine. Buradan 29 Ekim'i gündeme getirmeku2026 Olmaz. 29 Ekim hepimizin değeridir.
4-Kürt bölgesi, Şii bölgesi gibi kavramları kullanmak yanlıştır. Mesela, "PYD bölgesi" denebilir, ama "kürt koridoru, bölgesi" gibi ifadeler kullanmak, art niyetlilere hizmet etmektir. Bunu yapmayalım.
5-F.G. hiç olmazsa geçici olarak gözaltına alınmalıdır. Biz ABD yönetiminden yargı yerine geçmesini istemiyoruz elbet. Bizim istediğimiz bir niyet gösterisidir. Tavırlarını net olarak ortaya koymalarıdır.