Kız evlatların önemini anlatan güzel bir örnek...
Değerli okurlarım, 8 yaşındaki Narin Kızımızın canice katledilmesi, Toplumun Kız çocuklarına bakış açısının yeniden konuşulmasına neden oldu.
Üzülerek yazıyorum ki, içimizde az da olsa, Kız çocuklarını horlayan bir güruh var. Bu güruh şunu iyi bilsin: Kız çocuklarına yapılan kötü muameleler, İslam Dininin yeryüzüne indirilmesiyle tarih olmuştur.
Sözün daha doğrusu: Kız evlatlara karşı yapılan yanlış davranışlar, Cahiliye döneminde kalmıştır.
Gerek Kamuoyu baskısıyla; gerekse devletimizin vereceği ağır cezalarla, yukarıda bahsettiğim güruh umarım memleketimizden temizlenecektir.
Kızlarımız Kapıları açanlarımızdır...
Değerli okurlar, Bir çift evlenmeden önce, ilk günlerini kendilerine ayıracaklarına dair birbirlerine söz veriyorlar.
Öyle ki, en yakınları bile gelse, evin kapısı açılmayacaktır.
Neyse efendim... İlk gün kahvaltı masasında iken kapının zili çalmaya başlar. Ve gelen oğlanın anne babasıdır.
Oğlan zilin aşırı çalmasına dayanamayıp, Kapıyı açmak için ayağa kalkar. Bu sırada... Kız: -"hani biz Kapıyı açmayacağız diye birbirimize söz vermiştik. İlk günden birbirimizi kandırırsak, bunun sonu bulunur mu?"
Kızın serzenişleri üzerine, Oğlan anne babasına Kapıyı açmaktan vaz geçmiş.
Aradan kısa bir süre geçtikten sonra, zil tekrar çalmaya başlamış. Gelenler ise, Kızın anne ve babasıymış.
onlarda ısrarlı çalınca, bu kez kız Kapıya yönelmiş. Oğlan: -"Hani birbirimize söz vermiştik" deyince...
Kız: -"Ben anne babamı çok özledim. Sen ilk günden beni onlardan ayıracak mısı?" diyerek ağlamaya başlamış. Bunun üzerine, Oğlan çaresizce Kapıyı açtırmış.
Efendim Çiftin ilerleyen yıllarda üç tane erkek çocukları olmuş. Dördüncü çocukları Kız olunca, Adam eşe dosta büyük bir davet vermiş.
Davetin nedenini soran Hanımına, ilk günlerini hatırlatarak, -"O bize Kapıyı açtıran olacak" demiş.
