Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
27 Haziran 2022

Kitap Molası XXII; Ten ve Gölge

Ötelerde kırık dal asude bahçe

Alıp alıp geliyorum kendimi kapına

İçimdeki ergen ölüyü döküyor ağaçlar (Kuyuya Düşen Çocuğun Rüyası’ndan)

Salgın hükmünü kaybettikçe yeniden hız kazandırıldı kültürel faaliyetlere. Mekânlar davetkâr oldu. Çölde susuz kalmışlara has bir iştiyakla geçtik şiirin kapılarından. Bereketli bir sezondu. Özellikle gençlere ulaşmak, onlarla söyleşmek ve sonrasında iletişim içinde kalmak insana kendini iyi hissettiren ulvî bir duygu.

Bu yoğunluk içerisinde okuyup tanıtmak istediğim kimi kitaplar yeniden okunmak üzere sıraya alındı, başucumda birikti. Gri bir arka fon üzerinde küçük bir elin bulunduğu gerçekçi kapak tasarımıyla Ercan Ata’nın Ten ve Gölge adlı şiir kitabı bir kez daha gülümsedi bana. Kitabı sosyal medyada ilk gördüğümde de kapak üzerinde ısrarlı adımlarla beklemiş, içimi kaplayan o sevecen ürpertiyle uzun uzun tefekkür etmiştim. Anne karnında varlığı aşikâr olmaya başlayan ve kendini dışarı göstermek için çırpınan ufacık bir el yahut gri bir perdenin ardından varlığını ortaya döken bir el. Canlılık mı, uysallık mı, esaret mi, hürriyet mi, buradalık mı bilinmez… Her hâlükârda ince yapılı bir fısıltı.

İlk basımını 2015’te yapan ve genişletilmiş baskısıyla 2022’de yeniden okurla buluşturulan kitap, Ötüken yayınlarından çıkmış. 19 Nisan’da ilk sayfasına şairi tarafından bırakılan rakik bir dua ile gelip durdu kapımda. Deneme, şiir ve öykülerine Yedi İklim, Dergâh, Hece, Bir nokta gibi dergilerden aşina olduğumuz Ercan Bey –zahiren ikisi istisna- 1990’lı yılları ihtiva eden şiirlerine yer vermiş kitabında. Aşk, hasret, hüzün, umut, tutku gibi temalar etrafında kaleme alınan şiirler gelenek modernite arasında seyrediyor. 51 sayfada “Söyleşi”, “Aşk Yağmurları”, “Kötü Çocuklar” ve “Son Şarkılar” adlı dört alt başlık bulunuyor. Kitabın dört şiiri içeren ve en kısa denilebilecek olan ilk bölümünde 90’lı yıllarda kaleme alınmış olmalarına rağmen oldukça çarpıcı şiirler var. Bugün pek çok merkez dergisinde görebileceğimiz türden… Bölüme adını veren “Söyleşi” adlı şiir, bunun en somut örneklerinden; “Size etimden bir balo/kan kırmızı nar/patlar ağır yanan dağlar (s. 11)”

Diğer kısımlara göre kapsamlı olan ve “Aşk Yağmurları” alt başlığını taşıyan ikinci bölüm ise daha klasik bir yapı arz ediyor. “Gece içsem gümüş piyaleden (Eylülde Ben), “her sabah güllerle geldin/güldün, gül-ü rana/rengini verirken zamana/ne güzeldin (Dudaklarında Gül), “güzelliğin kristal kadehlerde mor lale (Jasmine)”gibi mısralarda yer alan kimi tamlamalarda Haşim’in o billur tesiri göze çarpıyor. Bununla birlikte “sevda uyuyor içimizde susalım (…) yaşamak hükmü ağır bir vebal bize/susalım (s. 23)”, “Kuşları içimdeki yalnızlığa/döndüren geceyi giyindim (s. 25)” gibi orijinal ve yüksek mısralarla sık karşılaşılıyor. Bölüm içerisinde şairin “Aşk Yağmurları” adındaki şekilli şiiri ve “Sevgili Eşime” ithafıyla kaleme aldığı “Terzilerin Diktiği Kadın” adlı çalışması özgünlük kesbediyor.

Kitabın üçüncü kısmı olan “Kötü Çocuklar”,yeni çağa yöneltilen şiirlerden oluşuyor. Muhteva itibariyle diğerlerinden ayrılan bu şiirlerde, hüzünden azade kesif bir karamsarlık, yer yer isyan ve haykırış tonu dikkati çekiyor. Zaten “The Bad Youngs” da geçen “kötülük çiçekleri (s. 40)” ile Baudelaire’e bir gönderme söz konusu. Buna ilave olarak bölüm, diğerlerine göre daha “yeni” şiirlerden oluşuyor. Yoksul akşamların şaraplarıyla yıkanan mahallede bir babanın çökmüş bir imparatorluk üzerinden betimlenmesi (s. 41) oldukça etkili bir benzetme iken aynı şiirde geçen (Bizim Mahallenin Bebekleri) “deli kan gibi boşansın akşam” datevriyeli bir anlatım söz konusu.

Eserin son kısmı, “Son Şarkılar” ı kitaba adını veren “ten ve gölge” tamlamasını içeren “Gürz” şiiriyle açılış yapıyor;

Doğuya, batıya, sazlara ve rüzgâra

ulanıyor tüyden hafif nağmeler,

berrak gölgesi bulanıyor sulara

alevler kalbini sardığında

Ten ve gölge

yanar altın bakışlarla

kıyıya vurduğunda bir kadın cesedi”

“Savaş ve Aşk”, “Bir Şey Yok”, “Kardeşim Ardeşen”, “Duru Su” Son Şarkı’nın şiirlerinden…

Kitabın arka kapağında okuduğumuz eserlere dair pek çok değerli şairin yorumu mevcut. Ercan Ata Ten ve Gölge’de ruhu olan, ruha dokunan şiirlerle çıkıyor karşımıza. Güzel armağanı için teşekkür ediyor, “yolu açık ve aydınlık olsun” temennilerimizi sunuyoruz.

Selam ile.