Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.83
Gram Altın
2969.22
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
31 Ağustos 2020

Kitap molası VIII

Bir edibin eserini, hayat öyküsünü tetkik etmeden önce okumak gerektiğini düşünüyorum. Bu okurun mısraa ya da satıra müstakil olarak bakmasına imkân tanıyor; daha estetik bir nazarla, daha hür… Yakın zamana kadar Cemil Meriç’in hiçbir kitabını başından sonuna kadar okuyamamış olmam da bu yüzden. Düşünürün bana çok dokunan hikâyesi, en estetik değeri yüksek ve içtimai bir gâye taşıyan satırlarına bile öznel bir acı üzerinden nazar etmeme, kalbime acı bir zehrin zerk edildiği hissiyatına kapılmama neden oluyor. Bu defa, ödevlerimi teslim ettikten sonra onun, Bu Ülke’ sini dura düşüne okumaya ve inatla tamamlamaya karar verdim. Satırlara nakşettiği sıra dışı samimiyet ve bu samimiyet içerisinde titreyen estetik acı beni yine sarstı. Bu sebeple yine çoklu bir okuma modeline müracaat ederek Fatma Türk Toksoy’un sunnî fıkhının üstadı olan İmam-ı Azam’ın hayatını ve fikirlerini konu aldığı İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe kitabına başladım.

“Yeni Ebû Hanîfe’ler yetişmesi duasıyla…” başlayan ve kapsamlı bir araştırmanın ürünü olarak yakın zaman önce okuruyla buluşan eser Şule Yayınları’ndan ve 407 sayfa. “Hanifliğin ve Haniflerin Babası” bölüm başlığı taşıyan ilk kısımda âlimin isimleri ve soyu tetkik edilmiş. Bölüm, İmâm-ı Âzam’ın yetiştiği ortam ve ailenin titizlik ve hassasiyetle yansıtılması açısından da çok değerli. “Talebe Ebû Hanife” de âlimin çocukluğu ve hocalarına verdiği kıymet, “Şûra Temelli Halka” da ilim metodu, “Üstat Ebû Hanîfe ve Talebeleri”nde talebeleri, talebelerine muamelesi ve ilmi, “Örnek Bir İş Adamı Ebû Hanîfe” de ticaret ahlâkı, “Zarif Ebû Hanife” de dış görüntüsüne ve sözlerine yansıyan zarafet, “İçtimai Hayatta Ebû Hanîfe” de komşuluğu, arkadaşlığı, kendisine borçlu olanlara yaklaşımı, hasetçilere muamelesi, çevresindekilere tutumu gibi önemli konular ele alınmış. Kitabın “Rafızîler-Haricîler-Dehrîler Arasında Ebû Hanîfe” adını taşıyan kısmında ise rivayetler ışığında imamın tâbi tutulduğu imtihanlara, içine çekildiği kimi münakaşalar karşısındaki davranış ve sözlerine yer verilmiş. “Ebû Hanife’nin Allah Sevgisi” ise ailemiz ve sevdiklerimizle birlikte yeniden okunması ve anlamlandırılması gerektiğine inandığım kısımlardan. İmam-ı Âzam Ebû Hanife Hz.’lerinin takvasını, hüznünü, inceliğini ihtiva eden derin mesajlar zamanın pek çok ağrısına şifa olacak kıymette. İmamın zekâsının, dikkat ve hassasiyetinin tezahürü olan bir anlatıma “Ebû Hanîfe ve Fetvâ” ile “Çözüm Üstâdı Ebû Hanîfe” adlı bölümlerde de rastlıyoruz. Okuru tebessüm ve gözyaşı arasında bir yürüyüşe çıkaran bu satırlar âlimin nükteli kişiliğinin de habercisi. “Ebû Hanîfe’nin Annesine Hürmeti” nin duygu yüklü atmosferini “Hanımlar” kısmında da bulmak mümkün. İmam’a gelen sorulardan sonra “Hapsedilmeyen Düşünce” adlı bir bölüm başlığı açılmış. Bu kapsamlı kısım fıkhî meseleler kadar Emevî ve Abbasi dönemlerinin anlaşılması ve kadılığı reddeden İmam-ı Azam’ın mağduriyetinin içselleştirilmesi adına çok mühim bilgiler içeriyor. Eserin son bölümü Ebû Hanîfe’nin vasiyetlerine, eserlerine, hikmetli sözlerine ve peygamber sevgisiyle yazılan mısralarına yer veriyor. Okuyan herkesin istifade edeceğine çok inandığım bu kitap yalnızca İmâm-ı Âzam Ebû Hanîfe’nin hayatını yansıtmakla kalmayıp bugün bile içinden çıkılamayan kimi durumlar için büyük mesajlar taşıyor.

Hafta içi deneme, inceleme, biyografi, anı, hikâye ve şiirlerini Mavera, Türk Edebiyatı, Ay Vakti, Yedi İklim, Yolcu, Bir Nokta gibi dergilerle pek çok ulusal gazeteden tanıyıp takip ettiğimiz kıymetli eğitimci-yazar Ahmet Sezgin Beyefendi’nin kitap armağanları bana ulaştı. İki kapsamlı, birbirinden değerli eserin ilki benim de küçük oğluma hediye ettiğim Ortaokullar İçin Hikâye Seçkisi. Etüt Yayınları’ndan çıkan ve 255 sayfa olan kitap Ahmet Sezgin’in hazırladığı sunuş yazısıyla hikâyelerin “10-14 yaşlarındaki çocukların “boy hizasına inen”, dil ve edebiyat yönünden iyi kurgulanmış, çocukların anlayabilecekleri sade bir dille yazılmış ve onların ana dillerini iyi kullanarak dinleme, okuma, konuşma ve yazma yeteneklerini geliştiren; duygu ve hayal dünyalarını, hayata bakış açılarını zenginleştiren; onlara okuma ve Türkçe zevkiyle birlikte doğru düşünme ve davranma alışkanlıkları kazandıran; çocukları eğitirken eğlendiren, gerçekçi, ilgi çekici, akıcı ve güzel hikâyelerden olmasına özen gösterildiği” ifade edilmiş. Eserde Abdülhak Şinasi Hisar’dan Ahmet Efe’ye, Ali Özkanlı’dan Bestami Yazgan’a, Gökhan Akçiçek’ten Halide Edip Adıvar’a, Halit Ziya Uşaklıgil’den Hüseyin Nihal Atsız’a, Mevlana’dan Muhsin Macit ve Mustafa Özçelik’e, Refik Halit’ten Mehtap Altan’a, Sabahattin Ali’den Süheyla Karaca Hanönü’ne, Yakup Kadri’den Yunus Nadir Erarslan’a kadar yaşayan ve ardında bıraktığı kelimelerle ölümsüzlüğü adımlayan pek çok kıymetli kalemin imzası var. Ele alınan konularla değerler eğitiminin de verilmesini amaçlayan eserin çocuklarımız için büyük bir ihtiyacı karşıladığına inanıyorum.

Ahmet Sezgin’in dili merkeze alan deneme, makale, şiir ve hikâyelerden derlediği ve “Türkçe Sevgisi ve Şuuru-Dil Davamız”, “Dil Meseleleri-Türkçenin Feryadı”, “Öztürkçecilik Adıyla Dilde Tasfiyecilik-Fakirleşme”, “Yabancı Dil İstilası-Yabancılaşma”, “Yabancı Dille Eğitim Faciası”, “Dil Yanlışları-Anlatım Bozuklukları”, “Türkçe Eğitimi ve Öğretimi Meselesi”, “Türkçe Sevgisi ve Meselesiyle İlgili Şiirler” bölüm başlıkları altında zengin içeriklerle hazırladığı Türkçe’nin Feryadı ve Dil Davamız adlı kitabı görünce ayrıca çok mutlu oldum. Etüt Yayınları’ndan çıkan ve 416 sayfa olan kitap onlarca kıymetimizin dil üzerine yazdıklarıyla büyük ve derin bir yaranın, bir ata mirasının tüm yönleriyle anlaşılmasını amaçlıyor. Kitabın ön sözünde Sezgin, “bu kapsamlı çalışmanın 20 yıllık geniş, titiz ve çileli bir araştırmanın ürünü” olduğunu ifade ediyor. Birbirinden değerli bakış açılarının buluşturulduğu bu derlemenin yeni ufuklar açması inanç ve temennimizdir.

Selam ile