Dolar (USD)
34.53
Euro (EUR)
36.15
Gram Altın
2963.42
BIST 100
9367.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
01 Kasım 2022

Kitap mı dijital dünya mı

(Kahramanmaraş kitap fuarı ardından)

sessiz söylemdir kitap,

ayaklara hız veren.

Kitapla olan bağımız, bizi kitaplı olan nice yere bağlıyor, götürüyor. Kahramanmaraş kitap fuarıda buna vesileydi. İki gün boyunca kıymetli okurlarla buluşmak, yazar dostlarımızla hasbihal eylemek, kitaplarla bir araya gelmek büyük mutluluktu.

Dünyanın en büyük huzuru nedir deseler “kitaplarla dolu mekanlarda kitaplara dair sohbet etmek derim”. Kütüphane ve fuarlar bu vesilelerden. Arkan, önün, sağın, solun kitap. Seni sobeleyen kitap.

Bu iki güzel gün süreci yeni kitap severlerle tanışmaya da vesile oldu.

Çocuklara kitap bilgisi ve sevgisi aşılamanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha farkettirdi.

Oyunlarda ki kahramanları sular seller gibi ezbere bilen bir nesil var. Onlardan bir iz taşıyan yayına hemen yöneliyorlar. Yanı başımda kapağı oyun karakterlerinden olan defteri kitap sanan onlarca çocuk, onu almak için yöneliyor. Defter olduğunu anlayınca bırakıveriyordu. “Alıp günlük yazsaydın” dedim birine. “Yazı yazmak sıkıcı” dedi. “Keşke bu bir kitap olsaydı, bu kahramanı çok seviyorum” dedi. Onları elbette suçlayamıyoruz. Çocukların dünyasına girenler çok iyi bir şekilde başarıyor bunu. İlgi, dikkat, eğlence odaklı bu oyun ve çizgi filmler hayatlarının merkezine oturuyor. Adını telaffuz edemeyeceğimiz bu nice kahraman, Kahramanmaraşlı çocukların da benliğini sarmıştı.

Çok çalışmanın, güzel şeyler üretmenin en hızlı olduğu şu dönemde yaşarken dijital dünya da iyiler değil de en yeni, en etkili, en dikkat çekici içerikler kazanıyor.

Yazılımcı kardeşlerimize, sinema, animasyon sektörüne çok iş düşüyor ve daha ötesi yayımlanacak çok çok güzel kitaplara.

Hayatımızın nice şeye pamuk ipliğiyle bağlı olduğu kaçınılmaz bir gerçek artık. İnce çizginin diğer tarafına atlamakta hiç zahmet gerektirmiyor. Bunlar çok hızlı gerçekleşirken, önüne geçmek kolay olmuyor. Zaman ve zemin işgaliyle başlayan bir süreç olduğu için.

Fuarın sürprizli yönlerini de dolu dolu yaşadım. Lise yıllarında evimize gelen gençlerdendi KevserAkçınar. Değerli eşi ve akıl küpü kuzusu Muaz ile karşıma çıktıklarında çok mutlu oldum. Canım kardeşim dediğim vefası her yerde daim olan eğitimci Rukiye baltacı ve eşi de hakeza öyle. Sevgili Gülben ve can kuzusu ZehraGülin, hep vefalı gençler Hamiyet Beyza, Rabia Seyithanoğlu günüme düşen sürprizlerdendi. Yıllar önce aynı yerde çalıştığım, mesafeler girince hiç görüşemediğim sevgili Gültenhemşire duygusallığımın gönül bağımın orta noktası oldu Kahramanmaraş’ta.

Has şairleri, kıymetli yazarlarıyla edebiyatın başkenti Maraş’ta şair yazar dostlarla hasbihal eyledik.

Tayyip Atmaca, Ahmet Turgut,YasinMortaş, Mehmet Mortaş, Ahmet Sandal, Rüstem Ahmet Gözübüyük, Emrah Atiş,Ahmet Şevki Şakalar, Nuri yıldız, Akif dut, Talip Koktaş, Zekeriya Çakabey, İlker Gülbahar, Mehmet Oamanoğlu, Haşim Kalender, Salih Erayabakan, Nusret Şan, Serdar Yakar, Hatice güzel, Erdal Özdemir, Gamze Gökçek Mustafa Ağcan, görüşebildiğimiz yazarlar arasında idi. Bilhassa milat yazarı kalemdaşım A. Talip Koktaş’ın hocam “Adana’dan sizin için geldim” demesi kalemin, gönülce yolculuğun göstergesi idi. Maraş merkezli güzel dergilerden olan Berducesi dergisi üzerine de Bilge Doğan hocamla istişare ettik. Yolu bahtı açık olsun.

Yedi güzel adam müzesi şehrin özetiydi. Onların adım adım izlerini solumaktan mesrur oldum. Rahmetle anıyorum.

Başta Kahramanmaraş belediyesi olmak üzere fuarda emeği geçenlere bizimle beraber anı paylaşan dostlarımıza okurlarımıza şükran.

Fuarlar nice güzel inşanın zemini olsun vesselam.