Kişi başı ortalama tasarruf 12 bin lirayı aştı
Ajans Press'in Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerinden derlediği bilgilere göre, 2018 yılının ilk üç ayında tasarruf mevduatları 970 milyar 365 milyon 511 liraya yükselirken, geçen yıla oranla yüzde 17,4 arttığı görüldü. Böylelikle, 2017 yılında nüfusu 80,8 milyonu aşan Türkiye'nin, kişi başı ortalama tasarruf miktarının 12 bin lirayı geçtiği saptandı.
2018 yılının Ocak, Şubat ve Mart aylarında İstanbul, 27 bin 881 liralık kişi başına düşen tasarruf mevduatı ile en fazla birikim yapan il olarak listenin en başına yerleşti. Kişi başı tasarruf mevduatı miktarında İstanbul'u, 17 bin 712 lirayla Ankara, 17 bin 549 lirayla Muğla, 16 bin 578 lirayla İzmir ve 12 bin 563 lirayla Antalya takip etti. Böylelikle, söz konusu 5 ildeki tasarruf mevduatlarının Türkiye ortalamasının üzerinde olduğu görüldü.
Kişi başına tasarruf mevduatı en düşük olan il ise, bin 345 lirayla Muş oldu. Muş'u, bin 464 lirayla Hakkari, bin 473 lirayla Şırnak, bin 484 lirayla Ağrı, bin 603 lirayla Bitlis, bin 720 lirayla da Şanlıurfa izledi. 2017 yılına bakıldığında da Türkiye'deki tüm illerde kişi başına düşen tasarruf mevduatı miktarının bin liranın üzerinde olduğu belirlendi.
Bu yılın ilk üç ayı geçen yılın aynı dönemiyle kıyaslandığında, bütün illerde kişi başı tasarruf miktarının arttığı tespit edildi. Söz konusu dönemde, kişi başına düşen tasarruf miktarının en hızlı arttığı il ise yüzde 32,5 ile Şanlıurfa oldu.
Ülkemizin en önemli ekonomik sorunlarından biri de tasarrufun yetersiz olmasıdır. Aslında ekonomik göstergelerin neredeyse tamamının arasında ya korelasyon(bağlılık) ya da neden-sonuç ilişkisi olduğu için bir sorun diğer bir sorundan daha önemli demek doğru değil. Bu bakımdan tasarruf ile ilgili verileri tek başına değerlendirerek sağlıklı sonuçlara ulaşamayız. İktisat kitaplarındaki temel formüle göre; "Gelir=Tüketim+Tasarruf"dur.
Buna göre; gelirimiz arttıkça hem tüketimimiz hem de tasarrufumuz artar. Tüketim ve tasarrufun gelir içindeki dağılımı ise gelir düzeyine göre değişir. Açlık sınırının 1.662,70 TL, yoksulluk sınırının ise 5.415,96 TL olduğu ülkemizde, düşük ve orta gelirli kişiler gelirlerinin büyük bir kısmını tüketime ayıracakları malumdur. Yüksek gelir düzeyine sahip olanlar ise gelirine göre tasarruf oranları daha fazla olacaktır. Tasarrufu arttıran diğer etken ise faiz oranlarıdır.
Bu yılın başından itibaren yaklaşık yüzde 20 değer kazanan dolar ve yaklaşan seçimler de vatandaşın harcamalarını ertelemesine neden oluyor.
Netice olarak tasarruf önemlidir. Çünkü tasarruf olmazsa yatırım olmaz, dolayısıyla istihdam yaratılamaz, işsizlik de azalmaz. Diğer yandan da yapılması gereken zorunlu yatırımlar yurtiçi tasarruflarla karşılanamazsa dışarıdan gelecek parayla karşılanır. Bu da ekonomimizi dışa bağımlı ve kırılgan hale getirir. Bu yüzden 2018 yılının ilk üç ayında tasarruf mevduatlarının yüzde 17,4 artışla 970 milyar 365 milyon 511 liraya yükselmesi olumlu bir gelişmedir.