Dolar (USD)
32.55
Euro (EUR)
34.84
Gram Altın
2432.12
BIST 100
9645.02
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

22 Eylül 2014

Kim bu yüzü maskeli çıldırmış insanlar!

Türkiye, IŞİD terör örgütünden kaçan Suriyelilere sınır kapısını açarak kendinden beklenen olgunlukta ve büyüklükte harikulade bir iş yaptı. Hemen ardından 49 rehinenin MİT operasyonuyla burunları bile kanamadan ülkeye getirildiği haberiyle sevindik. Türkiye içindeki pisliklerden arındıkça daha çok güçleniyor ve daha çok büyüyor. Ortadoğu'da Türkiye'nin sağlıklı bir siyaset geliştirmesinden rahatsız olanlar başka bir deyişle bölgede İsrail ve ABD'den başka kimsenin rol almasını istemeyen cuntacılar ve beslemeleri yıllardır AK Parti ülkeyi Ortadoğu bataklığına sapladı algısı üretmeye çalışıyorlar. O kadar art niyetli insanlar ki bizler 49 vatandaşımız sağ salim ülkelerine geri döndüler diye sevinirken bin bir bahane üretip rehinelerin kurtarılmasını bile gölgelemeye çalıştılar. Öyle mide bulandırıcı yorumlar yapıldı ki insanlığımızdan utandık. Örneğin New York Times'le aynı fotoğrafı kullanarak haber yapan Todays Zaman'ın Yayın Yönetmeni Bülent Keneş Twetter'da "Allah bir kulunu sevindirmeyi murad ederse önce eşeğini kaybettirir sonra buldururmuş" diyerek vatandaşlarımızın kurtarılmasını eşek benzetmesiyle yapmaya çalıştı. Kısa süreli şok yaşayan kirli ittifakın militanları benzer yorumlar yapmaktan çekinmediler. Kısacası ne diyeceklerini ne yazacaklarını şaşıran bu zevat ne kadar da art niyetli olduklarını tüm açıklığıyla bizlere bir kez daha göstermiş oldu. Neyse asıl konumuz: Ortadoğu'da tozu dumana katan IŞİD.

Son aylarda TV ekranları IŞİD'in tüyler ürperten cinayet görüntülerinden geçilmiyor. Dünyanın en zengin kaynaklara sahip bölgesinde varlık gösteren bu terör örgütü de nereden çıktı? Sahi kim bu yüzü maskeli çıldırmış gibi insan katleden adamlar? Şu ana kadar haklarında ne Türk basınında ne de yabancı basında tatmin edici bir bilgiye rastlanılmadı. Kimilerine göre vahşi bir örgüt, kimilerine göre bir intikam örgütü, kimilerine göre de Müslümanların kurtuluşunu gerçekleştirecek olan bir devlet! Ayrıca birbirinden bağımsız o kadar iddia ortaya atılıyor ki neredeyse herkesin kendine göre bir IŞİD tanımı var! Ve ilginçtir herkes IŞİD'i düşmanına mal ederek bir pozisyon belirlemeye çalışıyor. Yüzde 70'i enerji kaynaklarıyla dolu olan bir bölgede varlık gösteren IŞİD, İslami bir terör örgütü müdür? Ben öyle olduğunu düşünmüyorum. IŞİD, bölgede çıkarları olan uluslararası güçlerin kontrolünde profesyonel ekiplerden oluşan bir terör /şirketi gibi geliyor bana. Diğer taraftan IŞİD'ın zalimliklerini İslamiyet'e mal etmeye de kimsenin hakkı yoktur. Bu eli kanlı terör örgütünün İslam diniyle ve Hz. Muhammed'in öğretisiyle uzaktan yakından alakası yoktur. IŞİD'i bunlarla bağlantılı ele almak ve suçu Müslümanlara yıkmak doğru bir analiz değildir. Dünyanın en zengin bölgesinde ortaya çıkan bu terör örgütünün ardında bu bölgede hesapları olan uluslararası derin güçlerin olduğu yönünde çok kuvvetli yorumlar yapılmakatdır. Bu yüzden IŞİD'i petrolle, dolayısıyla Ortadoğu'daki dengelerle birlikte konuşmak gerekmektedir. IŞİD'i ortadan kaldırmak üzere seferber olan ülkelerin de gerçekte bu örgütü daha etkili nasıl kullanabiliriz hesaplarının olduğu düşünüyorum.

Türkiye'nin Kürtlerle birlikte içinde bulunduğu bir Ortadoğu ekonomik işbirliğinin oluşması er ya da geç vuku bulacaktır. Ortadoğu'daki pazarı bozan bu girişim kuşkusuz ABD, İngiltere ve Almanya'nın da içinde bulunduğu bir koalisyon tarafından endişeyle karşılanmaktadır. Sivil Düşünce İnternet Gazetesi'nin Kanada Temsilcisi sevgili dostum Ercüment Yıldırım tam da bu noktada IŞİD gibi bir belanın Ortadoğu'nun başına musallat edilerek Türkiye'ye, Güney Kürdistan'a ve Suriye Kürdistan'ına bir mesaj verilmek istendiğini yazıyor. IŞİD'in uluslararası derin güçler tarafından kurulduğunu yetiştirildiğini ve silahlandırıldığını ifade eden Ercüment'e göre bu örgütün temel amacı; bölge halklarının kendi kafalarına göre hareket etmesini, bir araya gelmek gibi rüyalar görmesini engellemek. İlaveten AK Parti Malatya Milletvekili Mücahit Fındıklı'nın da dikkat çektiği gibi Türkiye'nin Kuzey Irak'la yapmış olduğu 50 yıllık petrol anlaşmasından rahatsız olanlar bölgeyi tekrar kontrol altına almak için taşeron örgütlerini devreye soktular.

IŞID diğer taraftan Türkiye'deki derin yapıların da gıptayla takip ettikleri bir örgüttür. Onlar benzer bir terör örgütünün Türkiye'de nelere kadir olabileceğini iç geçirerek takip etmektedirler. Ekonominin gün geçtikçe iyiye gittiği, tüm sabotajlara rağmen barıştan taviz verilmediği bir ülkede böyle bit terör örgütüne yön vermeyi nasıl da isterlerdi! Fakat onlar daha başka bir şey deniyorlar. Geçenlerde paralel yapının kuyruğuna takılan yazarlardan biri, yazısında AK Parti'nin IŞID'la aynı ideolojiyi paylaştığını ifade etmeye çalışıyordu. Türkiye'de Gezi kalkışmasıyla başlayan içten çökertme operasyonlarında dikkat çeken en önemli ayrıntı; Kürtlerle barış konusunda kararlılığını ortaya koyan hükümetin Ortadoğu'daki terör örgütleriyle ilişkilendirmeye çalışılmasıydı. Düzmece haberlerle AK Parti'nin terör örgütlerine yardım ve yataklık yaptığı ispat edilecek ve dünya kamuoyunda Türkiye'nin kara listeye girmesi sağlanacaktı.BiliyorsunuzNew York TimesFransız haber ajansı AFP'nin fotoğrafını, Today's Zaman ise kendi muhabirinin çektiği Erdoğan ve Davutoğlu'nun aynı karede yer alan fotoğrafını kullanarak ilginç bir IŞİD haberi yaptılar. Derin yapılarzekamızı aşağılayacak şekilde bu tür tezgahlar kursa da, BBC, CNN, NYT eliyle algı operasyonları üretse de sessiz çoğunluk artık bu tür kumpaslara gelmiyor. Örneğin 11 Eylül'de ikiz kulelere yapılan saldırıdan sonra bütün algı operasyonlarına rağmen Amerikan halkının 3'te biri (83 milyon insan) bu saldırının ABD derin devleti tarafından yapıldığına inanıyor.

İsrail'in uluslararası hukuku hiçe sayarak her gün yüzlerce çocuk öldürdüğü, Esad'ın kimyasal silah kullandığı bir dünyada bu teröristlere ses çıkarmayan ülkeler ve içerideki uzantıları başından beri haklı tepkisini ortaya koyan Türkiye'yi IŞİD'le bağlantılı göstererek bölgede kendilerine alan açmak niyetindeler. Başından beri Türkiye'nin Kürtlerle Ortadoğu'da ciddi bir rol oynayacağını düşünenlerdenim. Artık yeni Türkiye kadar yeni Dünya dengeleri de konuşulacak ve bölgede yeni bir sayfa açılacak. IŞİD er ya da geç yok olacak. Fakat bunun için evvela Esad belasının gitmesi gerekiyor. Esad'ın gitmemesi demek bölgedeki yaranın sürekli enfeksiyon kapması demektir. Bu çerçevede Türkiye'nin başından beri ne kadar haklı olduğunu da belirtmek gerekiyor. Diğer taraftan Tanrı'nın kendilerini dünyayı yönetmesi için seçtiği özel varlıklar olduklarını sanan ABD, İngiltere ve İsrail gibi ülkeler de artık bölgede rol kesmeyi bıraksın. Ortadoğu'da bir devir kapanıyor. Kimsenin şüphesi olmasın, Ortadoğu'da gelecek Türkiye'nindir.

twitter.com/sivildemokrat