Kill All Muslims

Taşeronlar,Fransa'nın başkentinde, daha önce tehdit edildiği bilinen CHARLIEHEBDODergisi'ni basıp 12 kişiyi katlediyorlar. Ölenler arasında Fransa'nın en ünlükarikatüristlerinden, İslama hakaretleriyle de tanınan Jean Cabut'nun da olduğu söyleniyor.

Kabul edilebilir bir tarafıyok,

İslam adına yapılmasının ise kabul edilebilir hiçbir tarafıyoktur.

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun dediği gibi "bu terör saldırıları, bir barış dini olan İslam ile ilişkilendirilemez. Hiçbir gerekçe, bu tür terör saldırılarına mazeret teşkil etmez."

Fransız yetkililer de ilk açıklamalarında "ülkede Müslüman düşmanlığını tırmandırmakisteyenlerin işidir"dedikleri bu eylemin tetikçileri "uyuşturucu kullanan, dinden uzak" Said ve Cherif Kouachi kardeşlermiş. Biri ölüele geçen Kouachi kardeşlerin "daha önceleri de Suriye sınırını geçmek üzereyken yakalandıklarıve cezalarının bir kısmını hapis yatarak çektikleri" söyleniyor.

Güvenlik planlarınıgerçekleştirmek için vatandaşlarınıöldüren tek ülke değil Türkiye. Zira 1980 öncesi ve sonrasında güvenlikçi politikalar artsın, sıkıyönetim ilan edilsin, OHALkalkmasın, "irtica kapımızda"desinler diye ne eylemler, ne baskınlar ne cinayetler gördübu topraklar. Şimdi de Avrupa aynışeyi mi yapıyor sorusunu sormadan edemiyoruz.

Avrupa'da çok acayip şeyler oluyor.

Batan gemilerde yüzlerce mülteci öldürülüyor. Avrupa ülkelerinde yaşayan mültecilerin -ki kahir ekseriyeti Müslüman'dır- bunların hayat alanları daraltılıyor.

Avrupa'da yaşayan Mültecilerin nefreti en üst düzeye çıkarılıyor. Sonra da bu tür eylemlerle bu sefer Avrupa'da yaşayan Müslümanlara karşı nefret tırmandırılıyor.

Nasıl mı?

DEAŞAmerikan, İngiliz, Fransız gazetecileri kör bıçakla kesiyor,

M. Ali Ağca Papa'yıvurduğu ülke İtalya'ya gidiyor,

Batı'nın İslamlaşmasına KarşıYurtsever Avrupalılar oluşumu (PEGİDA) Müslümanlar'anefreti tırmandırıyor, ama aynızamanda Avrupa'da PEGİDA'ya tepki de yükseliyor.

Yine bu eylemin olduğu gün İSLAMOFOBİK konulu Soumission/TESLİMİYET adlı kitap piyasaya çıkıyor. Ünlü Fransız M. Houellebecq'in Müslümanların yönettiği bir Fransa tasviri yaptığı Soumission/Teslimiyet adlı kitabın bu terör saldırısının yapıldığı gün piyasaya çıkması çok mu tesadüf?

Birkaç yıl sonra üniversitelerde zorunlu olarak Kur'an derslerinin okutulacağı, kadınların başlarını kapatmaya zorlanacağı ve yasaların birden fazla evliliğe izin vereceği bir Fransa'dan bahseden bu kitabın saldırı günü piyasaya çıkması çok mu normal?

Kitapta ayrıca, yavaş yavaş devam eden çöküşün ardından Fransa'da bir Müslüman liderin Cumhurbaşkanlığı'na seçildiği de geçiyor. Sonunda Fransızlar da, İslami Fransa gerçeğini kabul etmek zorunda kalıyor.

İşte, Avrupa'yı, ama özellikle Fransa'yıçileden çıkaracak kitap böyle bir gün piyasaya çıkıyor. Ve Paris'in göbeğinde silahlımilitanlar 2011'den beri korunan CHARLIE HEBDOdergisini basıp 12 Fransız'ıöldürüyor. Her şey ne kadar normal!

Hayır, terörist örgütlerin işin içinde olmadığınısöylemiyorum, ama bu işsadece bir terör eylemi olamayacak kadar büyük.

Üç ay önce Fransa'da korunması gerekenlerin başında gelen Suudi Prensi soyuluyor, milyonlarca doları alıp kaçan "soyguncular" bulunamıyor. Bu kadar mı?

Devam ediyoruz, "Muhammed Paris'e gelse ne olur" sorusunu soran derginin adını tahmin ettiniz değil mi? CHARLIE HEBDO...

Şimdi sıkı durun,

Fransa, daha 38 gün önce İsrail'in bütün girişimlerine rağmen Filistin'i Devlet olarak tanıyor,

Fransa, İsrail'in bütün uyarılarına rağmen daha 9 (dokuz) gün önce (evet, yanlış okumadınız, sadece dokuz gün önce) Filistin'in Bağımsız Devlet olarak kurulması için BM'de evet oyu veriyor.

Bitmedi,

Fransa, İsrail'in bütün girişim ve uyarısına rağmen BM genel Kurulu'nda Filistin lehine oy kullandıktan saatler sonra, İsrail, Fransa Büyükelçisini Dışişleri Bakanlığına çağırıp Fransa'nın son çıkışlarını esefle karşıladığını iletiyor. Keza,

Fransa CumhurbaşkanıHollande, daha birkaçgün önce "Suriye konusunda yanlış yaptık, politikamızı gözden geçireceğiz"diyor. Ve;

Bunlar olup biterken Batılı ülkelere bir aydır mütemadiyen "İslamcı gruplar tarafından Avrupa'ya saldırıların olacağı" bilgisi akıyor. Nerden olduğunu tahmin edemezsiniz.

Mısır.

Evet, son bir aydır "radikal örgütler tarafından Batı ülkelerine saldırılar olacak" diye Avrupa'ya rapor sunan Sisi.

Peki, Sisi bunu nerden biliyor?

Merak işte!

Kaç zamandır Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan "İslam ile terörü ilişkilendirmek İslama ve Müslümanlara yapılan en büyük haksızlıktır" diyor. Çok doğru ve eğer bu tür eylemler İslam dini ile birlikte anılmaz ise, asıl faillerin işine yaramayacak bu eylemlerin "alıcı" bulması zorlaşacağı için kimse bu cinayetlere tevessül etmez. Siz bu eylemleri "çoksatar" hale getirirseniz müşterisi de o oranda artar.

Başbakan Davutoğlu; "bu terör saldırıları, tek bir ülkeye değil, tek bir guruba değil, bütün insanoğluna yapılan saldırılardır" diyerek net bir fotoğraf çekti.

Buna rağmen,

Batı'nın İslamlaşmasına KarşıYurtsever Avrupalılar oluşumu/PEGIDAAvrupa ülkelerinin yeni simgesi olmaya aday. Kaçzamandır Almanya merkezli İslam düşmanlığıüzerinden toplumsal destek alan PEGİDAson çıkışlarıyla antipatik olmuş, kimi Avrupa ülkesi Almanya için endişelendiğini bile ifade etmişti. Şimdi bu eylem ve bundan sonra gelmesi kuvvetle muhtemel eylem ve etkinliklerle PEGİDAküresel bir harekete dönüşürse şaşırmayın.

Ha,

PEGİDA'nın haklıolduğuna katılanlarda rekor artışolurken,

Fransa da Suriye politikasında değişikliğe gitmekten vazgeçirildi.

Artık Batılıfanatikler daha rahat bir şekilde killallMuslimsdiyebilir.

@ahmetay_