Dolar (USD)
34.59
Euro (EUR)
36.25
Gram Altın
2993.47
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
28 Eylül 2022

​Kılıçdaroğlu'nun terörist gazetecileri ve helalleşmeleri

Özü sözü bir olmayanların söz ve davranışlarından riyakârlık akar. Yapmacık ve zorlama davranışlara şahit olanlar bunun sahtekârlık olduğunu hemen anlarlar.Bu sahtekârlığı sergileyenlerin bu huylarından vazgeçmeleri beklenemez çünkü bunların başkaca sermayeleri yok.

Her konuda olduğu gibi siyaset alanında da yapmacık hareketler, riyakâr davranışlar, sahibinin yaşantısına dönüşmeyen sözler ahlaksızlık olarak kabul görür. Güvenini istediği vatandaşı ahlaka mugayir yollarla kandırmaya çalışan siyasetçi tipi en çok ülkemizde görülür.

Çünkü;

Demokrasiye geçmeden önce halkın güvenine ihtiyaç duymayanların, çok partili siyasi hayatta da vatandaşın güvenini kazanamayacaklarını biliyorlardı. Milletin değerlerine yabancı olan bu siyasi unsurların “yalan siyaseti”ne başvurmaları onları milletin gözünden daha da düşürdü.

Bizde siyasetini öteki partilerin ama hususen iktidar partisinin kusurlarını anlatmak, bu kusurları abartmak hatta iktidar partisine iftira atmak üzerine inşa eden bir ana muhalefetimiz var. Gerektiğinde sırf iktidarı kötülemek için ülke menfaatlerini hiçe sayan, mesela ülkesinin topraklarında gözü olan bir Yunanistan’ı kollar.

Ermenistan’dan yana olur, Yunanistan ve Rumlardan yana olur, PKK ve FETÖ’den yana olur ama iktidardaki parti zarar görsün diye ülkesinden yana olmaz.

Maalesef CHP budur!

Emin olun bunları sırf CHP’yi karalamak için anlatmıyorum. Hatta CHP’yi karalamaniyetim de yoktu ancak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun son şovunu duyunca yazmasam olmazdı.

Neydi Kılıçdaroğlu'nun şovu?

Kılıçdaroğlu önceki yıllarda DEAŞ tarafından şehid edilen iki askerimizin ailesine “helalleşme” ziyaretinde bulunmuş.

Ne alaka mı dediniz?

İşte bende tam onu diyorum; ne alaka?..

Sayın Kılıçdaroğlu’nu kastederek yukarıda “yapmacık, riyakârlık”gibi nitelemeleri kullanırken söyleyeceklerimin bilincinde olduğumu unutmayın lütfen.

Helalleşme, sebep olduğunuz bir konuda veya sizinle direkt alakalı olanların sebep oldukları bir ya da birçok konuda haksızlığa uğramış, mağdur, mazlum ve dahi maktul taraflarla gerçekleştireceğiniz “karşılıklı anlaşma” demektir. Yani helalleşme söz konusu olduğunda; en az iki taraf olacak, biri haklı diğeri haksız olacak ya da biri az diğeri çok haksız olacak ve bunlar kendi aralarında anlaşıp helalleşirler.

Peki, Kılıçdaroğlu'nun helalleşme olarak bize satmaya çalıştığı şey ne?

Algı ve riya!

Çünkü;

Kılıçdaroğlu CHP Genel Başkanı’dır. CHP ve Kılıçdaroğlu’nun direkt dahli olduğu bir mağduriyet, bir haksızlık varsa evet, Kılıçdaroğlu helalleşme tarafıdır ve gereken helalleşmeyi gerçekleştirebilir.

CHP’nin uzaktan yakından dahli bulunmadığı halde gidip DEAŞ’ınşehid ettiği askerlerin aileleriyle helalleşmesi beşinci sınıf artizlikten öte bir şey değildir.

Kabul edelim ki;

Kılıçdaroğlu CHP’nin gerçekleriyle yüzleşmekten korkuyor. Belki de o gerçekleri kendisi de doğru kabul ediyordur, bilmiyoruz.

Bakınız;

Kılıçdaroğlu’nun CHP’si daha 2 gün önce Mersin’de polis karakoluna saldırarak bir polisimizi şehid eden PKK’lı terörist Dilşah Ercan için “TUTUKLU GAZETECİ” demişti. CHP, terörist Ercan tutuklu iken onun serbest kalması için büyük çabalar göstermişti.

Diyorum ki,

Geçtim Mandacı İnönü’nün katliamlarını kınamasını, özür dilemesini ve maktullerin aileleriyle helalleşme yolu aramasını;

CHP’nin hiçbir dahli olmadığı halde DEAŞ’ınşehid ettiği askerin ailesine şov için helalleşmeye giden CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu dürüst ise işte partisi CHP’nin direkt katkı sunduğu bir helalleşme öyküsü:

Cezaevinde olan bir terörist için CHP “gazeteci” diyor,

CHP’nin de çabalarıylao teröristserbest kalıyor,

İşte bu terörist cezaevinden çıktıktan sonra terör örgütünün talimatıyla başka teröristlerle beraber karakola saldırıp polis Sedat Gezer’i şehid ediyor.

Şimdi Kılıçdaroğlu şehid Sedat Gezer’in ailesine gidip, “Biz CHP olarak oğlunuzu şehid eden teröristin terörist değil gazeteci olduğunu ileri sürerek cezaevinden çıkması için çalışmıştık. Şimdi suçumuzu kabul ediyoruz, özür diliyoruz ve sizlerle helalleşmek isteriz” diyecek mi? Diyebilecek kadar insan mı?

Yoksa terörist PKK’lı olunca CHP ve Kılıçdaroğlu için işler değişiyor mu?

Haydi göreyim insanlığını Kılıçdaroğlu!..