Kılıçdaroğlu ve yandaş yazarların korku pompalama çabaları
SADAT Paramiliter bir yapı değildir demekten, dilimizde tüy bitti…
Kamuoyunda icraatları ile değil SOSYOLOJİK SAVAŞ
çığırtkanlıkları ile gündeme gelen,
Ve kamuoyu oluşturan bir genel başkan var karşımızda,
Daha doğrusu genel başkanlar….
Kemal Kılıçtaroğlu, Meral Akşener, Ümit Özdağ ve diğerleri…
SADAT’ın kapısında içi boş iddialar…
Sonrasında Halk TV de yayına çıkan SADAT Yönetim Kurulu
Başkanı Melih Tanrıverdi…
Kimsenin beklemediği bir şey oldu; Halk TV moderatörü Şule
Aydın şoktaydı.
Öyle ya SADAT’ı bizzat kendi elleri ile Halk TV ekranlarında
aklamışlardı.
Zorlarına gitmişti.
Melih Tanrıverdi Halk TV ekranlarında Malazgirt fatihi
Sultan Alparslan gibiydi…
Kimilerine göre Şah İsmail’i deviren Yavuz Sultan Selim…
Kimilerine göre de Bizans’ı dize getiren Fatih Sultan Mehmed
Han gibiydi.
Dakikalar geçiyor ama Halk TV istediğini alamıyordu.
Yenilgiyi kabullenemediler, hezimeti asla…
Melih Tanrıverdi’ye sual etmeyi bırakmış Cumhuriyet Savcısı
gibi saldırıya geçmişlerdi.
Onu da başaramadılar, yüzlerine gözlerine bulaştırdılar.
SADAT bir anda medyanın odağı olmuştu.
BBC’den yerele tüm medya SADAT’ın kapısındaydı.
Dünya gerçekle yüzleşiyordu…
Ertesi gün Halk TV ne yapacağını şaşırmıştı.
“Melih Tanrıverdi sorulara cevap veremedi” yenilgilerini
örtbas etmeye çabalıyorlardı.
Bir sonraki gün İsmail Saymaz SADAT’taydı.
Halk TV’de sorulan soruları bir de kendisi sordu.
Cevaplarını aldı.
Ancak bu görüşmede tüm sorulara cevap almasına karşın SADAT
üzerinde karanlık noktaları işaret etmekten geri kalmadı.
SADAT aleyhinde bir tek belge gösteremeyenlere vicdanından
gelen sesin gereği hani belgeniz. Diyemedi, demedi!
Belgeniz yoksa kapatın çenelerinizi demek varken, “SADAT
cevapladı ama hala karanlık noktalar var.”
Demeyi tercih etti.
Neden mi? Siz onu anladınız…
SADAT hakkında İYİ Parti genel başkanı Meral Akşener’in
iddialarının 4 ay da kapatıldığını belirterek sözüm ona yangından mal kaçırır
gibi iddiaların çabucak örtbas edildiğini ima etmeye çalışıyor.
Yok arkadaş yok…
“Tüfek çıktı mertlik bozuldu” sözü günümüzde yeniden
mi tekerrür ediyor?
Bu yazarlar herkesin kendileri gibi düşündüğünü sanıyorlar.
Kamuoyu uyandı. Halk TV ve yandaşlarının yapmak istediği
sinsi oyunu fark etti.
Bakın Em. Tümg. Ahmet Yavuz, Halk TV ekranlarında TSK’da
Gayri Nizami Harp eğitimi yoktur. TSK da böyle bir oluşum yoktur. Bu GNH
eğitimi doğrudan teröristlere, terör unsurlarına verilen bir eğitimdir diyerek
akla ziyan bir söylem geliştirdi.
Sayın Ahmet Yavuz’u tanımasam Patagonya Harp Okulundan mezun
olduğunu düşüneceğim.
Ertesi gün Sayın İsmail Saymaz’la yaptığı bir programda
İsmail Saymaz’a gönderdiğim şu mesajla bu konuyu sordum kendisine;
“Bir kere GNH derin devlet ve gladyoya verilmez
Ahmet Yavuz Bey geçen gün GNH TSK da yoktur. TSK bu eğitimi
vermez demişti...
Bugün ise GNH işgal altındaki ülkede uygulanır diyorlar…
GNH eğitimi barış zamanında verilir.
Böylece işgale uğranması durumunda eğitimli olur birlikler.
Terörizmle mücadele GNH ile sürdürülür. PKK ile mücadele GNH
tekniği değil midir?”
Hemen çark etti sayın Yavuz;
“Ben ne demek istediğimi tam ifade edememiş olabilirim…
Evet TSK’da GNH eğitimi verilir.”
Haydaaaa…
Be ne lahana bu ne turşu…
Anlaşılan bu kesim iyice gemi azıya aldı.
Erdoğan insinde dürüst habercilik ve gazetecilik varsın
batsın.
Biz seçimi kazanalım da varsın yalanla dolanla olsun.
Yooo öyle olmayacak!
Adnan Menderes ile başlayan “Yeter Söz Milletin”
sloganı
2023’te seçimden kalıcı olarak çıkacak.