KILIÇDAROĞLU ve AKŞENER HDP'nin şartlarına ne diyecek?

Geçtiğimiz günlerde bir kulis bilgisi sızmıştı: “HDP’nin Akşener veya Mansur Yavaş’ın adaylığına karşı olduğu, eğer ikisinden biri aday olursa kendi adaylarıyla Cumhurbaşkanlığı seçimine girecekleri yönündeydi.” Bu iddia oldukça güçlü görünüyor. Ama aynı zamanda bu durumda HDP’nin 6’lı masa dediğimiz bileşenin masanın altındaki 7.ortağı olduğunu da resmen deklere eden ve bu anlamda arayışını güçlü bir şekilde ifade eden bir yaklaşım tarzı. Dolayısıyla HDP, bir pazarlık yapmaya çalışıyor. Bunun birkaç nedeni var. Birincisi seçim sathı mahalline girilirken HDP, mutlaka gündeme gelmek ister. Bu çok net. Kendilerince demokratik beklentilerle gündeme gelmek için önce siyasal alana mesaj verir. Bu siyasal alana mesaj verirken aslında kendilerine göre devlet olarak düşündükleri alanın hassas noktalarına ilişkin de bir siyaset oluşturmak isterler.

HDP’nin Türkiye siyasetinde nerede durduğu meselesi ciddi bir tartışma alanıdır. Bu Cumhur ittifakı açısından da böyledir, 6’lı masa açısından da böyledir. Ama farklı saiklerle ve farklı beklentilerle. Yani HDP, bugün Anayasa Mahkemesi’nde kapatma davası olan bir parti. Türkiye’de sürekli olarak bazı siyasi partiler tarafından ki özellikle AK Parti, MHP ve İyi Parti tarafından terörle arasına mesafe koyamadığı için eleştirilen bir partidir. Meral Akşener’in PKK ile HDP arasında bir mesafe olması gerektiğini söyleyen, kimi zaman HDP’yi PKK’nın yanına koyan ama kimi zamanda HDP’lilerden gelen laf atmalara sessiz kalan bir konumda olduğunu görmemiz lazım.

Dolayısıyla hem HDP’nin oyunu almak istiyorlar hem de HDP ile ve HDP’nin onlara önerdiği; müzakere, diyalog, mutabakat, “açıktan yapalım, meşru bir şekilde yapalım, Türkiye’nin geleceğinin nasıl şekilleneceğine beraber karar verelim, ben de masada olayım” talep ve tekliflerine açıktan evet demeye yanaşamıyorlar. HDP’nin talepleri konusunda 6’lı masa o kadar cesur değil. Çünkü bunun bambaşka bir Türkiye olduğunu, olacağını biliyorlar. Fakat öbür taraftan kayyum atamalarını tartışıyorlar. HDP’nin muhtemel kapatılmasını istemiyorlar. Yani belli konularda HDP ile işbirliğine açık bir profil sergiliyorlar.

****

HDP, 2023 seçimlerine yönelik yol haritalarını yakın bir tarihte 11 maddelik tutum belgesiyle açıklamıştı. En çok merak konusu ise 2023 seçimlerinde ittifak yapıp yapmayacaklarıydı. Yapılan açıklamada yapılacak olan seçimlerde ittifak içerisinde yer almak gibi amaçlarının olmadığı belirtilmişti. Deklarasyonda, HDP'nin ilkeleri 11 maddelik, "Güçlü demokrasi", "tarafsız ve bağımsız yargı", "kayyım rejimi değil halk iradesi", "Kürt sorununa demokratik çözüm", "barışçı dış politika", "kadına özgürlük ve eşitlik", "kamu yönetiminde liyakat", "doğaya saygı", "gençler için özgür yaşam" ve "demokratik anayasa" başlıkları altında sıralanmıştı.

Tabi ki HDP, milletvekili seçiminde alacakları tutum ile Cumhurbaşkanlığı seçiminde alacakları tutumu ayırıyor. Bunun dışında demokrasi bileşenleriyle yani Millet İttifakı dışındaki partilerle bir araya geleceklerini ifade ediyorlar. Cumhurbaşkanlığı adayı için HDP'den bir ortak aday çağrısı yapılıyordu. Tutum Belgesi'nde buna ilişkin net ifadelere yer verilmişti. Açıklamada, "Cumhurbaşkanlığı seçiminde ilkesel buluşmaların gerçekleşmesi HDP seçmenlerinin ülkenin geleceğinde söz sahibi olmaları nedeniyle günceldir. İster HDP'li ister başka bir aday olsun ilkelerin ve yöntemlerin tartışılmasının gerekli olacağı inancındayız." denilmişti. Burada muhalefetteki partilerle bir araya gelinmesi gerektiğinin mesajı verilmişti.

HDP'nin ittifak şartları arasında olası Millet İttifakı iktidarında başta Demirtaş olmak üzere cezaevinde olan tüm HDP'lilerin genel af ile serbest bırakılması, Kayyum uygulamalarına son verilmesi çağrısı da yer alıyordu. Kürt sorunu başlığında demokratik çözüm çağrısı yapılmıştı. Bu sorunun çözümü için muhataplarla diyalog kurulması gerektiği belirtilmişti. Hatırlanacağı üzere HDP'li Sezai Temelli başta olmak üzere birçok HDP’li isim İmralı yani PKK terör örgütünün elebaşı Abdullah Öcalan'ı adres olarak göstermişti. HDP kanadından da bunu destekler açıklamalar gelmişti. Gözler 2023 seçimlerine giderken artık CHP ve İYİ partide. Kemal KILIÇDAROĞLU ve Meral AKŞENER’İN HDP'nin şartlarına ne diyecekleri, nasıl bir tavır alacakları merak konusu.