Dolar (USD)
32.51
Euro (EUR)
34.84
Gram Altın
2435.33
BIST 100
9766.83
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

14 Ocak 2023

Kerametimiz kendimizden mi menkul?

Yaş elliyi geçince geçmişe dönüp eski günleri muhasebe etmeyi âdet ediniyor insan. Çoğu zaman tatmin edici bir cevap bulamasak da “Neredeydik, nerelere geldik? Eskiden böyle miydi?” gibi sorular da bu muhasebenin vaz geçilmez parçalarından…

Etrafımızda, bulunduğu konuma sadece kendi çabalarıyla geldiğini iddia eden o kadar çok insan var ki… Bu iddialar kısmen doğrudur, zira "İnsana ancak çalıştığının karşılığı vardır."(Necm: 39) hükmü ilahisi bunu teyit ediyor. Buna itirazımız yok. Fakat bu durumu “ben buraya tırnaklarımla kazıya kazıya geldim, kimseden bir destek görmedim” gibi bencillik ve hırs kokan ifadelerle izah edenleri görmek gerçekten insanı üzüyor. Acaba öyle mi?

Hayatımıza dokunan o kadar çok insan var ki oysa. Kendi hayatımdan örnek verirsem; okuma yazmayı Afife Yıldız öğretmenimden öğrendim. Yine o yıllarda Kur’an ve Osmanlıca okumayı Hamdi Uygun hocamdan... Bana kitap okumayı sevdiren adam babamdı. Daha ilkokul ikinci sınıfta iken Yılmaz Öztuna’nın Osmanlı Tarihinden okutur ve dinlerdi.

İlk şiirimi 1979 yılında öğretmenim Ahmet Özlü’nün teşvikiyle yazdım. O yıllarda Ahmet Cemil Akıncı ile tanışmış, onun Kâbe’ye Doğru serisini okumuştum.

İHL birinci sınıfta gittiğim MTTB’de Said Halim Paşa’nın eserleri ile tanıştım. Bu dönemde Necip Fazıl’ın kitapları, Mehmet Akif’in Safahat’ı, D. Mehmet Doğan’ın Batılılaşma İhaneti başucu kitaplarım arasındaydı… Kadir Mısıroğlu, Mustafa Müftüoğlu ve Yavuz Bahadıroğlu ise tarihi sevdiren üstatlar arasında.

1979-86 yıllarında İHL’de öğrenci iken edebiyat öğretmenlerim Nurettin Eftekin ve Zübeyde Saygı bana bu bedii zevki aşılayan isimlerden birkaçı. Burada beni yazmaya teşvik eden hocalarım arasında Abdulkadir Ozulu, Şakir Çıplak, Ahmet Hamdi İçöz ve Ahmet Yetim var.

Müziğe olan hevesimle ilk bağlamamı 1985 yılında aldım ve ilk hocam benden birkaç sınıf küçük olan Sezai Efiloğlu’ydu.

1986 yılında Erzurum Ziraat Fakültesine gittiğimde elimde bir bağlama ve şiir defterlerim vardı. Ancak hem şiirde hem de musiki de ilk ciddi eleştirileri burada alacaktım. Türk Dili hocamız Muharrem Güzeldir, sadece yarım saatlik ayaküstü bir ders ile o güne kadar yazdıklarımızın boş şeyler olduğunu öğretti bana. Onun deyimiyle “egosantrik dönemi” atlatamamıştım henüz. O gün şiir yazmayı öğrenecek ve kendi kabuğumu kıracaktım. Mehmed Akif, Necip Fazıl, Faruk Nafiz, Yavuz Bülent Bakiler ve Abdürrahim Karakoç şiirime etki eden üstatlarım oldu.

Musiki konusunda da “egosantrik dönemi” yaşarken TRT Erzurum Radyosundan Tevfik Soyata’nın yönettiği Üniversite korosuna katılınca yeni bir sayfa açılacaktı benim için. Sonrasında Emir Yadigâr ve Enver Leblebicioğlu ud, nota ve musiki nazariyatı hocalarım oldu.

1988 yılında Ertuğrul Akbay’ın Gölge Adam ve Ortadoğu gazetesinde şiirlerim yayınlanacak ve ilk kez telif aldım. Musikiye ilgimiz nedeniyle yazdığımız güfteler, 1988-89 yıllarında Vural Şahin yönetimindeki Müzik Magazin dergisi Mısraların Dili bölümünde yayınlanacak, bir güftem Erdal Şahin tarafında bestelenip TRT repertuvarına girecekti.

1994 yılında ise Güzide Taranoğlu’nun Gülpınar Dergisinde şiirlerim yayınlanacaktı. Uzun süren bir suskunluk döneminin ardından 2006 yılında Avukat Kenan Yaşar’ın çıkardığı Aşkın E Hali dergisi beni yeniden edebiyata bağlayacaktı. Bu dergide Kenan Yaşar’ın teşvikiyle ilk hikâyelerimi, Metin Demirci’nin teşvikiyle ilk denemelerimi ve Nuray Alper’in teşvikiyle ilk aruz şiirlerimi yazacaktım.

Şevket Erzen’in sahibi, Gülesin Ağbal Demirer’in Genel Yayın Yönetmeni olduğu Çorum Hâkimiyet Gazetesi ve Hale dergisi o yıllarda hem köşe yazılarımızla hem de edebi ürünlerimizle yer aldığımız bir başka ocaktı.

TDED Çorum Şube Başkanı Turhan Candan hocamız da farklı bir imkân sunmuştu bize. Derneğin çıkardığı Edebiyat Bülteni Dergisi ilk Genel Yayın Yönetmenliği yaptığım dergi olacaktı. Yayın Yönetmeni olduğum ikinci dergi Şehamettin Kuzucular’ın Edebiyat ve Sanat Akademisi’ydi. Bunu Künye Edebiyat takip edecekti.

Her ne kadar ilk roman denemem 1994 yılında askerlik vazifem sırasında olsa da benim daha sonraları ciddi anlamda roman yazmaya teşvik eden isim Gülşen Gazel’dir. Bu gün yayınlanmış on kadar romanım varsa bunda onun bu teşviki etkili olmuştur. Açıkkara Dergisinde yazdığımız mizahi öykülerin arkasında Tayyip Atmaca, Tacettin Şimşek ve Mehmet Pektaş’ın teşvikleri var.

Bugün; Milat Gazetesinde bir köşemiz varsa Eyyüb Azlal ve Cahit Hınıslıoğlu hocalarım sayesinde var. Yine; Bir Nokta, Bizim Külliye, Edebiyat Ortamı, Kültür Ajanda, Gergef, Yitik Bavul, Çıngı gibi birçok dergide şiir, hikâye ve denemelerimiz yayınlanıyorsa, yayınlanmış yirminin üzerinde kitabım varsa burada saydığım ve sayamadığım hayatıma ve kalemime dokunan isimler sayesindedir. Hepsinden Allah razı olsun.

Hülasat-ül kelam, kerametimiz kendimizden menkul değil yani…