Dolar (USD)
32.38
Euro (EUR)
35.00
Gram Altın
2324.90
BIST 100
9095.11
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Kendime Mektup

Hep başkasına yazmak ve(ya) başkasını yazmak yetti gayri. Yazısının merkezine ötekileri yerleştirmek kaleminin mürekkebini, daktilosunun vuruşunu, bilgisayarının tuşunu hep başkası için vurmak sanki bir marifet.

Her bir olay karşısında –velev anlamlı olsun olmasın– bir anda “ben” ötelenir “ben”in dışındakiler beri gelir. Hele bir de ülke adına, hatta insanlık adına olsa bunlar ötekinin her türlü hakkı çiğnenir. Kendine bir kerecik de olsa bakmayıverir. Bütün bunları yapanlar kendilerine bir de akil güruh adını verir. Akıllarına ne gelirse kalemleri yazı verir. Hakkın hatırı diye bir şey kalmaz. Konuşmanın şehvetiyle beraber yazmanın şehveti de sınır tanımaz.

Ağraz-ı şahsiyenin naşirleri olan gazeteciler

Hırsı ihtiras-ı siyasiye ve iktidariye olan muhalifler

Mazinin zulmünü halin çürümüşlüğünü göz ardı eden muktedirler

Nefret ve şiddetin temsilcisi anarşist ruhlu kalemşorlar

Birlik ve beraberliğin düşmanı nasyonalistler

Huzurun ve saadetin karşısında duran yarasa yapılı sanatkârlar

Kendine bilim insanı süsü veren zavallı cahiller

Avrupa meftunu Asya münafığı mukallit entelektüeller

Dinin benliklerinde yer bulmadığı ham sofular

İnançları hor gören beşerî dogmalarda hürriyet arayan sefiller

İlmin ihlasla sahiline vurmadığı cahil mollalar

Paranın kirli yüzlerinde kaybolmuş çiğ varlıklılar

Smokinin içindeki matruş ve mağşuş şehvetperestler

Masum ve mazlum görüşlü cüce kişiler dev eneler

İsminin önüne getirilenlerle övünen aciz ve zaifler

Neden “ben” diye başlamıyoruz. “Ben”i unutup her türlü hukuku çiğniyoruz. Sadece doğruyu gören bizler miyiz? O sesi çıkmayan ariflerin kimler olduğunu bilir misiniz?

Ve her gün evimize misafir ettiğimiz, aşımızı soframızı paylaştığımız, cebimiz ve cüzdanımızı sizler için boşalttığımız hatta bütün mahrem mekanlarımızı dahi sizlere açtığımız ekranın meyyit-i müteharrikleri ve ceridelerin zehirli balları…

Nolursunuz bir ayna alalım elimize. Önce bir selam verelim kendimize. Sonra da aynayı tutalım her yönümüze.

Kendimizde gördüğümüzü ve kendimizi ne gördüğümüzü dökelim yazımıza.

Ellerimiz titremeye, dillerimiz kekelemeye, gözlerimiz buğulanmaya, kulaklarımız uğuldamaya ve ayaklarımızın bağı çözülmeye mi başladı o halde “ben”deyiz.

Gördünüz mü başkasını anlatmak veya yazmak kolay, hele bu tenkit ve tahkirse. Ama kendimizi yazmak ve kendimize yazmak çok zor.

Başkasına malumat ve marifet vermek hem heyecanlı hem de gurur saikalı. Ama kendimizi bilmek ve tanımak ne sıkıntılı ve netameli.

Ayıbımızı ve eksikliğimizi görmek elem ve endişe verici. Başkalarının kusurlarını ve noksanlarını ifşa etmek lezzet ve ümit verici.

Olayların merkezine “ben”imizi koymak yiğit işi kalenderlik meşrebi. Lakin ötekilerini merkezileştirmek korkaklık ve kaypaklık meşalesi.

Ey mahremimizi ve maddemizi paylaştığımız ekran ve sayfalardakiler. Lütfen bir mektup da kendinize yazın. Bir selam da kendinize verin. Hatta bu yazıyı okurken dudak bükerek ve öfkelenerek ‘benim işim başkasına bakmak ve aynayı dışarı tutmak diyen’ zavallı! Kendine apaçık bir mektup yaz! Çünkü “ben”in bedenini öyle sarmış ki hep “ben”ini başka bedende aramaktasın. Entelektüel sorumluluk yaftalamalarındasın. Bilim adamı vartalarındasın. Sanatkâr aforizmalarındasın. Sen hazreti insanı anlamayan bir anlamdasın.

Ey ötekilerini yıpratanlar, n’olursunuz gelin enemizi yırtalım. İnsanlığımızı ortaya koyalım. Okları hep başkasına atmak yerine kendimizi tanıyalım. Kusurun bizde olduğunu bilelim. Toplumu inşa eden birey olarak kendimizden kaçalım ve kendimize kaçalım. Pelikanvarî bağrımızı yaralım. Hem kendimiz yaşayalım hem de başkalarını yaşatalım. Başkalarına yazalım ve başkalarını yazalım derken insanlığı ve insanlığımızı karalamayalım. Başkalarına açık veya kapalı mektup yazacağımıza insanlık var olalı en gizemli ve anlamlı bir mektup olduğumuzu unutmayalım.

Sen ki bir cücesin başkasında olursun dev

Başkalarına(ı) anlatacağına kendini bil.

Başkaları hakkında böyle söylenip durma

Kendi hakkında söyleyeceklerini unutma

Kemalât kendini nakıs başkalarını kâmil görmendir

Gerçek kâmil olanlar daima eksikliklerini görenlerdir

Bir varmış bir yokmuş diyecekler bize de

Gök kubbeyi yaldızlasın yazılan benliğimize

“Biz”imle halvet edenler daima ağlayıp dursun

“Ben”imize yazdığımız mektubu herkes okusun.

Sözün özü ve kıssası mektubu kendine yaz

Hakiki mektup olan “ben”ini daima aleme kaz.

 
ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan