Dolar (USD)
35.24
Euro (EUR)
36.77
Gram Altın
2965.67
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
02 Haziran 2018

Kendi çalıp kendi oynayanlar

Sosyal medyadan bahsetmek istiyorum. Bayağı gaza gelmiş bir güruh rüyasında darı gören aç tavuklar gibi ortama düşen haberlere ve görüntülü kirli bilgilere balıklama atlıyorlar. Öyle bir atlayış ki, sonunda kafa göz yarılması bile onların umurunda değil.

Her gün yüzlerce uydurma montaj ve şantaj kokulu görüntülü ve yazılı kirli belge olur olmaz yerde kullanılarak hayali algılar beslenerek durumdan vazife çıkarıcı paylaşımlar RT edilerek milyonlara ulaştırılıyor.

Hedeflenen bilgi karartma ve algı satmak olsa gerek. Yalancının mumu yatsıya kalmadan sönecek ama amaç bu değil elbette. Çamur at izi kalsın.

Elbette atılan çamurların izi kalıyor. Ancak kalan iz, sahibi için de bir yüz karası olarak ömür boyu alnında kara leke olarak duracak. Silse de yok etmeye çalışsa da bu izden bir türlü kurtulamayacak. Hatta bazen başına hukuki belalar da açabilecek.

Peki bu pespayeliğe rağmen insanlar neden bu kadar cesur ve aptal. Sanırım bu psikolojik bir sorun. Psikopatik bir davranış bozukluğu. Acıma, empati yapma veya haksızlığını kabullenme gibi bir kaygısı da yok çoğunun. Yada yıkanmış beyin sağlıklı düşünme yetisini kaybetmiş.

Bir kısmında ise güç zehirlenmesi var. Makamına mevkiine hatta parasına güvenerek sonunda bin bir pişman olacağı rezilliklere imza atıyor.

Diğer bir kısmı ise büyük ihtimal kara cahil ve cehaletinin farkında olmayacak kadar da embesil.

Sosyal medyada döndürülen fırıldaklar işe yaramasa bu kadar çok meraklısı ve kullananı olmaz elbette. Atılan çamurların bıraktığı izler bir çok insanın kafasında oluşturacağı kaos yanlış kararlar vermesine sebep olabilecek.

Bizler vatandaşlarımıza şunu telkin etmeliyiz. Gözünüzle gördüğünüz ve kulaklarınızla işittiğiniz her türlü bilgiyi akıl süzgecinden geçirmeyi ihmal etmeyin. Hatta iki kez geçirerek çek edin kendinizi.

Yoksa burnu pislikten çıkmayan kılavuz kargaların maskarası olur gider, konuştukça batar battıkça düştüğünüz gülünç duruma iç çeker durursunuz.

Her ne olursa olsun paylaşılan her asparagasın ve her yalan dolan ve iftiranın hukuki mesulü olmak gibi bir geçeklikle yüz göz olmak istemiyorsanız yoğurdu üfleyerek yemenizi salık veririm.

Parlementer sisteme dönmek

Seçim sath-ı mahallinde olmazların olduğunu gördükçe aman ALLAHIM diyorum. Son 40 yılı çok iyi bildiğimi iddia edebilirim. Her açıdan zengin bir bek-raundum var. Ülkemizin çalkantılı dönemlerinde bir arpa boyu yol almak için ödediği faturalarında bilincindeyim.

Koalisyonlar, kaos, kargaşa ve her kafadan çıkan avazlar yetmezmiş gibi ikide bir asker dipçiği ve düdüğü ile uyanmakta sanki kaderimizdi. Son 15 yılda tüm engellemeler rağmen bu günlere gelebildik.

Düne göre iyi olmamız elbette yetmez. Daha çok özgürlük, daha çok demokrasi hak ve hukuk için önümüzde bir fırsat var.

Eski Türkiye ve irticaya pirim vermemek için durmak yok yola devam diyor ve Reisimizin elini kuvvetlendirerek kalan eksikliklerinde tamamlanmasına destek olalım. Sağlık ve mutluluk dileklerimle.