KAVMİYETÇİ VE TERÖR YANLISI İMAMLAR
Geçenlerde Doğu'dan muhterem bir hocamız (biz molla diyoruz, orada mele deniyor) ziyaretime geldi. Çeşitli konulardan sohbet ederken tabi söz o bölgede süren ve oraları kasıp kavuran terör konusuna geldi.
Kendisine cami imamlarının terörü bitirme konusunda aktif olup olmadıklarını sordum. Aldığım cevap şok ediciydi. Maalesef hocamız bölgede devletten maaş alan ve camilerde görev yapan hocaların bir çoğunun bölücü terör örgütü yanlısı olduğunu ifade etti. Ve böyle hocalar oldukça terörü bitirmenin zor olacağını haklı olarak sözlerine ekledi.
Gerçekten duyduklarım şaşırtıcı idi. Yüce dinimiz kavmiyetçiliği yasaklıyor, bu hocalar kavmiyetçiydi.
Yüce dinimiz terörü lanetliyor, bu hocalar terörden yanalardı. Dinsiz ve ateist örgütten yanalardı. Bütün dünyada terk edilmiş ilkel ideoloji olan Marksist Leninist Stalinci örgütten tarafalardı.
Devletin askerini polisini şehit eden, vatan evlatlarına saldıran; insanlarımızı yaşına, cinsiyetine bakmadan bombalayan terör örgütünü savunuyorlardı.
Şehirlerimize barikatlar kuran, yer altını patlatılmak üzere cephanelerle donatan, kurtarılmış bölgeler oluşturan, dindarları düşman kabul eden, ezan okunmasına engel olan, camilerimizi kapatan acımasız örgütten yanalardı. Üstelik düşman ve savaşılması gerektiğini iddia ettikleri devletimizden maaş alıyorlardı.
İnanasım gelmedi. Nasıl olurdu imamların terör örgütünden tarafa olması?
Ancak gerçekler maalesef böyle idi. İnanılması zor da olsa, imkansız deseniz de bu imamlar terör örgütünü masum görüyorlardı. Yarabbi ne acı durumdu bu?
Hocamıza çözümün nasıl olacağını sordum. Merhametli ve insafı fazla olan hocamız onların işlerine son verilerek ekmek paralarının kesilmesine yüreği elvermiyordu. Bu hocaların batıda görevlendirilmesini teklif ediyordu. Hem değişik insanlarımızı tanırlardı hem de bölücülük yapamazlardı.
O bölgelere ise terörden yana olmayan, şiddet ateşine körük sallayan değil de su döken hocalarımız tayin olması şarttı.
İlgililere bildirelim.
DR. MUSTAFA ERASLAN NEREDE?
Geçen hafta yazdığımız yazıda kendisini sağlık alanında Nobel Ödülü'ne layık gören Dr. Mustafa Eraslan'ın aniden kaybolduğunu belirtmiştik. Yer gök isim ve resimleriyle dolu iken, ünü şöhreti yurt sınırlarını aşmış ve ülke dışına taşmış iken ne oldu da ortadan kayboldu?
Artık televizyonlarda boy göstermiyor, satış bürolarında ismi cismi yok.
Yatalak hastaları merdiven çıkabilecek, üstelik yardımsız çıkabilecek şekilde şifaya kavuşturduğunu iddia eden, bunamışlara akıl ve zeka veren, felçlileri ayağa kaldıran, iktidarsızlara cinsel güç ve kuvvet bahşeden, kısırlara çocuk vadeden bu önemli tıp adamımız kayıp.
Neredesin Mustafa Eraslan? Cevap lütfen.
Ayrıca bilenlerden de merakımızı gidermelerini istiyoruz.