Dolar (USD)
34.55
Euro (EUR)
36.23
Gram Altın
2963.68
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
30 Ağustos 2022

Kastamonu'da 2023 Sohbetleri

Bizim Kastamonu çok renkli bir yerdir.

Tarihini, kültürünü, tabiatını, merhum evliyalarını, kıvrak zekâlı hoş sohbet insanlarını yakından tanımanızı isterim.

Bir vakitler, Üsküdar’a kadar Kastamonu’ymuş.

“Kastamonu’nun düşman işgalinden kurtuluşu” diye bir günün olmaması da dikkat çekicidir.

Kastamonu hiç işgal görmemiştir zira.

İşgal edilen topraklarımızı kurtarmak için koşmuştur.

Çanakkale’de en çok şehit veren illerimiz arasında Kastamonu.

Kurtuluş Savaşı’nda da tablo böyle, Kastamonu yine en önlerde.

Şehir, evliyalarıyla, âlimleriyle meşhur.

Çanakkale ve Kurtuluş savaşlarında Kastamonu’nun ilim, bilim tahsil etmiş gençlerinin büyük bir bölümü şehit olunca, haliyle büyük bir boşluk meydana gelmiş.

Bu boşluğu bugün de hissediyor Kastamonu.

Bugün, memleketin sayılı ilim ve bilim merkezleri arasında değilse, oralardaki kayıpların büyük etkisi var tabii…

Kastamonu’nun kadın kahramanlarını da rahmetle, hürmetle, minnetle yâd etmeliyiz.

Merhume Şerife Bacı’nın şahsında bütün kahraman hanımefendileri…

Allah bütün şehitlerimizden, gazilerimizden razı olsun.

*

Kastamonu’nun “Şapka giydirilen ilk Şehir” olduğunu bilirsiniz.

Şapka bakımından ihmal edilmemiş ama, ne yazık ki Cumhuriyet Tarihi boyunca negatif ayrımcılığa tabi tutulmuş bizim buralar.

On yıl evveline kadar birçok köyünde doğru dürüst yol olmadığını çok iyi bilirim.

Arabayla köy yollarında kalmışlığım çok olmuştur.

Beni kurtaranlar her seferinde, “Bir de kışın buralardan acil hasta yetiştirmek mecburiyetinde kaldığını düşün” demişlerdir.

Çok fakirlik çekmiş Kastamonu.

*

Ben Kastamonulularla Kastamonu’da sohbet etmeye bayılırım.

Geçtiğimiz hafta sonu da böyle yaptım.

Kalabalık ortamlarda, ben sordum onlar cevapladı, onlar sordu ben cevapladım

Bana gelen sorular genellikle, “Ne olacak bu Ankara’nın hâli?” kıvamındaydı.

Daha çok da, “2023’te ne olur?” meselesi hakkında.

***

ÇOK RENKLİ BİR ŞEHİR!

Kastamonu’nun siyaseti de çok renklidir, unutmadan söyleyeyim.

Her partinin kaleleri vardır, Kastamonu hiçbir partinin kalesi değildir.

Buradan Demokrat Parti de, CHP de, Adalet Partisi de, Doğru Yol Partisi de, MHP de, Refah Partisi de, Ak Parti de yüksek oranlarda oy çıkarmayı başarmıştır.

Parti tercihleri böylesine renkli olan insanlarımızla, siyaset üzerine sohbetler de renkli oluyor haliyle.

Kastamonu’daki Kastamonuluların bir ayakları da, İstanbul’da ve diğer büyük şehirlerde olduğundan memleketin neresinde ne var çok iyi biliyorlar.

Bu seyahatimde gördüğüm, Kastamonulular, enflasyondan büyük ölçüde etkilenmişler.

Bu etki de diğer şehirlerin çoğundan fazla olmuş.

Gündemdeki diğer meselelerle ilgilenenler de yok değil ama, yüzde 80’inin dilinde “geçim sıkıntısı” var.

Öyle ki, küçük bir ilçede memur olarak çalışan bir Kastamonulu, “Yemin olsun abi, 7500 lira maaş alıyorum, kira vermiyorum, köyden de bir şeyler geliyor ayıptır söylemesi… Yine de ucu ucuna yetiştiriyorum.” dedi.

Küçücük yerleşim biriminde ev kiraları 1000 liraya varmış, üç sene evvel 300 liraya en güzel evi kiralayabiliyormuşsun oysa.

Buralarda şehir, kasaba hayatıyla köy hayatı iç içe.

Birçoklarının köyü var; oralarda ekip biçme, bostan yapma işleriyle de uğraşıyorlar.

Birinin köyde inekleri varmış.

Dedi ki,

“Abi geçen gün hayvanlardan biri hasta oldu, veteriner çağırdım. Geldi bir muayene etti, ilaç yazdı, 500 lira aldı!”

Hayvanlara kış boyu saman lâzım, köylerde üretim pek kalmadığı için, köylüler birleşip başka yerlerden saman getirtiyorlarmış büyük kamyonlarla.

Böyle idare ediyorlarmış ama, kamyoncular da haklıymış sürekli olarak fiyat arttırmakta.

“Mazot fiyatları ve diğer masraflar malûm.”

İğdir isimli bir “nahiye”de hayvan pazarları kurulurmuş her perşembe.

Küçükbaş, büyükbaş hayvanların alışverişi için pazar.

Biri dedi ki, “Hayvan pazarı artık kurulmuyor. Tacir var, köyden telefon ediyorsun, gelip hayvana bakıyor. Bir fiyat veriyor, o ne derse o. Pazar varken daha iyiydi ama köylerde pek hayvan kalmadığı için Pazar da kurulmuyor.”

*

Buralar emekli maaşlarıyla dönüyor.

Her dört kişiden üçü yaşlı ve her üç yaşlıdan ikisi emekli.

Emekli maaşı olmayanlar da, 65 aylığı alıyor.

Yaşlı ya da engelli bakımı için de aylık alanlar var.

Bazıları diyalize giriyor.

Köyden minibüs alıyor, şehre diyalize götürüyor.

Eskiden olmayan hizmetler bunlar.

Pek çok vatandaş devletten bir şekilde destek alıyor.

İktidar değişecek olursa bu desteklerin kesilmesinden endişe edenler de çok.

Emeklilerin bazıları, 5 bin civarındaki maaşları için “yettirmeye çalışıyoruz, bereket versin” derken bazıları da çektikleri sıkıntıları sıralıyor.

Her on cümleden dokuzu geçim meselesiyle ilgili.

Gündem bu.

İşte böyle;

Gördüğümüz şu ki, geleneksel olarak CHP’ye oy verenler ve kesin olarak “Cumhur İttifakı”ndan yana tavır alanlar dışındaki çok geniş bir kitle, “Bekle gör!” politikasını uyguluyor.

CHP’liler haricindekilerin büyük bölümü, siyasi iktidarın “dış politika” hamlelerini “iyi” ya da “güzel” bulduklarını söylüyor.

Terörle mücadeleden memnun olduklarını söyleyen CHP’liler de gördüm.

Bu arada, “Ekonomi bir şekilde hallolur, mühim olan ülke güvenliği ve Türkiye’ye saldıran dış güçlere karşı yaptıklarımız” diyenler de var.

İki mesele;

Bir “ekonomi”, iki “beka” meselesi.

Diğer mevzular pek gündemde değil.

“Seçime giderken, dargelirli vatandaşın günlük hayatında, geçim durumunda epeyce rahatlama sağlanabilirse ne olur?” diye sordum.

Çoğu, “O zaman Cumhur İttifakı kazanır” dedi.

Vatandaş için zor seçim.

Kastamonu da çok düşünceli.