Dolar (USD)
34.53
Euro (EUR)
36.15
Gram Altın
2963.60
BIST 100
9367.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
30 Ekim 2018

Kaşıkçı cinayetinden sonra ABD''de olanlar

ABD’de Ulusalcılarla Küreselcilerin rekabeti Kaşıkçı cinayetinden sonra iyice kızıştı.

Trump’ın Suudi Prensine olan yakınlığı nedeniyle Kaşıkçı cinayetinden sonra, Trump ve damadı Kushner tartışmaların hedefi olunca, birden eski Başkanların da aralarında olduğu bir dizi bomba kargoyla adreslere gönderildi.

Artık neredeyse Kaşıkçı cinayeti unutuldu ABD’de herkes bu bombaları konuşmaya başladı. Tabi ilginç olan gönderilen bu bombaların adreslerin tamamı Trump’a karşı olan Küreselcilerdi.(NPR)

Bu ürpertici mafya usulü olaydan sonra ABD’de ‘’Deep State’’ dedikleri yani ‘’derin devlet’’ anlamına gelen bir tartışma başladı. Bu tartışmaların doğal sonucu olarak ABD’deki ‘’Siyonizm’’ yapılanması ABD-İsrail ilişkileri tartışılmaya başlandı.

ABD’de bu tartışmalar sürerken 11 kişinin ölümüyle ve birçok kişinin yaralanmasına yol açan Robert Bowers isminde bir Hristiyan’ın Pennsylvania’nın Pittsburgh kentinde Sinagog’a yaptığı saldırı gündeme oturdu.

Bu olaydan sonra Yahudi asıllı Amerikalı yazar David Simon, şunları söyledi: ‘’ Netanyahu’nun ABD siyasetindeki müdahaleleri, Donald Trump’ın seçilmesinde ve beyaz milliyetçiliğin, faşizmin ham ve acımasızlığına neden oldu. Amerika’daki Yahudi toplumu şimdi İsrail başbakanın ellerinde kanıyor. Artık çoğumuz bunu biliyoruz.’’(The Jerusalem)

Gerçekten Simon’unun dediği gibi bu saldırıda hayatını kaybedenler Siyonist Netanyahu’nun neden olduğu beyaz ırkçılığın kurbanları mıydı yoksa Amerikan’ın ‘’derin devletinde’’ Siyonistlerin etkisinin tartışılmasını engellemek için kurban mı edildi? Sonuç ne olursa olsun her iki durumda da Siyonistlerin neden olduğu bir katliam var ortada.

Burada iki hususun altını çizmek istiyorum. Birincisi; David’in: ‘’Artık bunu biliyoruz.’’ ifadesi önemli bir aşamadır ama sadece Sinagog’da ölen Yahudiler mi İsrail’in elinde kanıyor? Filistin, yıllardır İsrail’in elinde kanadığını da artık bilmeleri gerekir. Umarız dünya, Siyonistlerin bu ifsat edici yüzünü görür artık.

İkincisi; Batı medyasının çifte standart tavrıdır. Bu saldırıyı Müslüman kökenli biri yapsaydı ‘’İslami terörist’’ deyip İslam ile terörü özdeşleştirme çabalarını görecektik. Ama saldırıyı Hristiyan biri yapınca ‘’Beyaz ırkçı’’ deyip geçiştiriyorlar.

Geçenlerde, değerli edebiyatçımız Mustafa Kutlu abiyle sohbet ederken konu medyanın toplumdaki gücüne gelince, Mustafa abi şöyle çarpıcı bir ifade kullandı: ‘’Medyanın gücü mü gücün medyası mı?’’ Gerçekten de Batı medyasının büyük bir kısmı belli güçler adına yayın yaptıkları hem bu olayda hem de geçmişte birçok olayla ilgili yayınlarında gördük.

Cemal Kaşıkçı cinayetinden sonra, Suudi rejiminin bundan nasıl etkileneceğini göreceğiz ama ABD’de küreselcilerle ulusalcıların arasındaki rekabetin kızışmasına neden olduğu net görülüyor.

ABD’li bir dış politika uzmanına bu son olaylar çerçevesinde bazı sorular sorduğumda bana özetle şunları söyledi: ‘’ ABD eninde sonunda Siyonizm’le yüzleşecektir. Ya ABD Siyonizm’le hesaplaşacak ya da Siyonizm ABD’yi dünyada izole edecek.’’

Öyle görülüyor ki, Cemal Kaşıkçı cinayetiyle Türkiye’yi zor durumda bırakmak isteyenler, kendileri zor durumda kalacaktır.