Kara göz, siyah saçlılara kimler acıdı?
İnsan dışkısına batmamak için yüksek topuk giyinip, parfümle pis kokularını bastırmaya çalışan Batılılar, acımadan Afrikalıları katletti, Kızılderilileri soykırıma uğrattı, hiç kullanılmayacak silahı iki kez Japonların tepesine attı, milyonlarca Müslüman’ı inancından dolayı zalimce öldürdü, Bosna’yı ve Filistin’i kasapların eline teslim etti, şimdi kalkmış; Ukrayna’ya mavi gözlü, sarı saçlılara yalancıktan üzülmekte… Siyah derili Afrika’yı aç susuz bırakanlar, fokların, balinaların, köpeklerin hatta LGBT alçaklığının haklarını savunur oldular...
Çok büyük
bir hinoğlu hinlik sergileniyor... Irak'ta ki, Suriye'de ki katliamlarını ve de
Afganistan faciasını belleklerden silip, yenidünya sisteminde yeniden
kendilerini en insancıl, medeni göstermek, z kuşağının karşısında inandırıcı
olmak için; Ukrayna'yı kendi elleriyle ayının pençesine teslim edip, acırmışçasına
ağıtlar yakmaya başladılar. Merhametsiz Batı, gaza getirip, Rusya'ya karşı çemkirttiği
Ukrayna'yı bombalara teslim etti. Elbette Ukrayna'daki masum sivillere
acıyacağız, ama iki asra yakın zulüm gören Müslümanlara kim acıyacak? Afrika ve
Asya'daki mazlumlara kim acıyacak? Evet, acımak ve mazlum insanlara el uzatmak
sadece Türkiye’ye ve şuurlu Müslümanlara bırakılmış; biz merhamet ediyoruz biz
adil davranıyoruz. Kara gözlülere ve kara
saçlılara olduğu gibi zulme uğramış bütün mazlumlara göz ve saç rengi ayırt
etmeksizin bizler acıyıp, bizler yanıyoruz…
Kim Milyoner
Olmak İsterde ki “1980'lere kadar
hangi ülkedeki yetim, gayrimeşru doğmuş, ebeveyni alkolik, ayrılmış veya fakir
olan çocuklar devlet tarafından bazen açık artırmada satılarak çiftliklerde
zorla çalıştırılmıştır?” sorusunun şıkları sırasıyla, “Danimarka, Norveç,
İsviçre ve Belçika” olmuştu. Cevabının
İsviçre olması belki İsviçreli bilim adamlarını bile yerin dibine sokmuştur.
Aslında onlar gerçek bilim insanı olsaymış; dünya zulüm görmezmiş. Bilim ve barbarlık bir arada bulunmaz ki.
Yıllarca böyle bir hakikati bile bile bizden saklamışlar, inadına batıyı medeni
diye bizlerin gözüne sokmuş, İslam’dan ürkmeyi, uzak durmayı sağlamışlar…
Batı hiç bir
zaman medeni olmadı. Batı ırkçı, pire
için yorgan yakan; girdikleri savaşta çocuk öldürüp, kadınlara tecavüz eden, hastane
ve okul bombalayan vahşi ruha sahiptir ve erkeği erkekle; kadını kadınla yatağa
sokan, her daim karanlıklarda kalmış bir dünyadır. Asla hiçbir kuralı
olmayan, savaşlarda sivil ayırt etmeyen Batının geldiği son durumu Rusya'nın
yaptıkları ortaya koymuştur. Şimdi Batı kalkmış, utanmadan Ukrayna'ya merhamet
modası başlatmış... Savaşı tetikleyen, katliam arzu eden hatta dünyanın
nüfusunun 500 milyonlara inmesini sapık düşüncelerle isteyenler, Ukrayna'nın
mavi göz, sarı saçına üzülüyor, kahroluyor. Vallahi hiç medeni ve insan
değilsiniz ve kusura bakın: Çok kahpesiniz!... Türkiye Suriye'de yaptığı
operasyonlarla tek bir sivilin burnunu bile kanatmamakla gerçekten medeni ve
adil olduğunu ve tek derdinin teröristleri etkisiz hale getirmek olduğunu bütün
dünyaya yeniden ilan etmiştir. Zaten binlerce yıl hiçbir millete kahpelik etmemişiz…
Türkiye tek başına milyonlarca Suriyelilerin
barınmasını, ısınmasını, doymasını ve de giyinmesini sağlayarak, hem dünya
lideri olduğunu hem de gerçek medeniyet sahibi olduğunu bütün insanlığa
göstermiştir. Üstelik
dünya mazlumları için daima eli cebinde olarak, gerçek zenginin kim olduğunu da
göstermiştir. Batı fakir, Batı zalim, Batı ahlaki değerlerden mahrum, Batı
kendi amaçları için insanlığı yok etmeyi düşünecek kadar alçaklıktır. Batı
savaşırken sivil alan vurur, Batının askerleri itler gibi kudurur, her türlü
ahlaksız ve canavarlıkla daima ve mutlaka zirveyi bulur.