Kandil'e bayrak
Gencecik yaşta kanlı terör örgütü tarafından kahpece şehit edilen Mehmetçiklerin nişanlıları, anneleri, babaları, yavruları, kardeşleri, yakınları, dostları, komşuları istiyor ve bekliyor: "Kandil'e Türk bayrağı dikilsin!"
Doğu hizmeti için gözünü kırpmadan köylere mezralara giderek çocuklarımızı yetiştiren, onları ilim/ irfanla donatan fedakar öğretmenlerimizin meslektaşları, talebeleri yıllardır gözlüyor: "Kandil söndürülsün."
Geri bırakılmış bölgeleri kalkındırmak, o kardeşlerimizin de eksikliklerini tamamlamak ve eşit şekilde huzur içinde yaşamalarını sağlamak için şantiyelerde ter döken şehit mühendislerimizin hakkı için, "Kandil kuşatılsın."
İmam veya müezzin olarak en ücra yerlerde görev yapıyorlardı. Ama teröristlerin dini imanı yoktu. Onlardan olmayan herkes düşmandı. Camide dilinde Allah kelamı ebediyete yürüyenlerin hatırına, "Kandil dümdüz edilsin."
Büyük bir cesaretle bölgede yıllardan beri görev yapan hakimlerimiz, savcularımız, avukatlarımız, esnafımız, memurlarımız, subaylarımız ve diğer meslek mensuplarının ahı yerde kalmasın. İstek bir, talep tek: "Kandil bitirilsin."
İhanet örgütü, 1984'ten beri Eruh Baskını'ndan itibaren halkımızın kanını döküyor. "Bebek katilleri"nin elbette yaşamaya hakları yok. Zira amaçları insanları yok etmek. Mitinglerde atılan slogan aynı: "Kandil katilleri vurulsun."
Bir avuç kandırılmış, diğer törer örgütleri gibi sapkınlığa itilmiş bu güruh, şükürler olsun ki, Kürt halkımız tarafından artık lanetle anılıyor. Tabansızların destekçileri kalmadı. Duracak zaman değil artık, an bu an: "Kandil yok edilsin."
Hendekler kazdılar, çukurlara gömüldüler. İnsanlarımızı istismar etmek istediler ama başaramadılar. Bin yıllık kardeşliği bozamadılar, dayanışmayı çözemediler, dış devletlerden destek aldılar ama çuvalladılar: "Kandil bitsin."
Ordumuz FETÖ belasından kurtulduktan sonra artık daha güçlü. Mehmetçik düşmana karşı daha güçlü, mukavemetli. Kendi silahlarımızla hasımlarımızı vurabiliyoruz şükürler olsun. Dua hep aynı: "Kandil temizlensin."
Gözü yaşlı analar, kederini içine gömen babalar, şehit eşinin yasını tutan gelinler, doyamadığı babasını toprağa veren evlatlar, kardeşinin hasretini buram buram yüreğinde hisseden kardeşlerin, gözleri şaşkın çocukların, al bayrağa sarılı tabutların etrafında hüzünlerini yüreklerine akıtanların Devletimizden talepleri var: "Kandil'deki canilerin hesabı görülsün, içimizdeki ateş söndürülsün."
Ben bu mutlu haberi yakında alacağımıza inanıyorum. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere devlet büyüklerimiz bu işareti verdiler, yakında müjdeyi de duyarız inşallah. Anadolumuzu 34 yıldır matem evine dönüştüren bu rezil topluluk, bu çirkef güruh, bu kanlı örgüt yakında tamamen yok edilecek. Buna vatan evlatları canü gönülden inanıyor.
İster Mahmur, ister Sincar, ister Kandil farketmez. Ordumuz bu insanlık düşmanlarını inlerinde vursun artık. Bu harekat dostlara güven, düşmanlara korku salacaktır. Şehitlerimizin ruhu şad olacaktır. Şehit yakınlarının yüreği serinleyecek, anaların gözyaşları duracak, babaların acıları dinecektir.
Önümüzde büyük bayram var. Ramazan Bayramı bütün coşkusu ve heyecanı ile yaklaşıyor. Aynı gün Cuma, müminlerin haftalık bayramı. Ben o mübarek günün ordumuzun zaferi ile taçlanmasını ve bayrama dönüşmesini diliyorum. Böylece millet olarak üç bayramı birlikte idrak etmiş olacağız. Yahya Kemal'in o muhteşem şiiriyle bitirelim: "Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya Rabbu00ee / Senin uğrunda ölen ordu budur ya Rabbi / Ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın / Galib et çünkü bu son ordusudur İslam'ın."