Kamu Personel Sınavı ve Hayaller
Atama bekleyen öğretmene 8 bin lira maaş teklif edersen ne olur! Birisi çıkıp da diyebilir iyi ki üç harfli marketler var. Üç harfli marketler ne de olsa üniversite mezunlarına 20 bin ile 30 bin arasında maaş veriyor. Gerçi üç harfli marketler üniversiteden mezun olmayan ilkokul mezunlarına bile bu maaşı veriyor. Burayı geçelim. Eğitim şart bir kere. Para için de okumayalım lütfen! Bu üç harfli marketler olmasaydı öğretmen adaylarını-üniversite mezunlarını “sınava hazırlık kursları ve KPSS kurs merkezleri” sömürüp giderdi.
Bu da nereden çıktı diye soran olmuştur. Geçtiğimiz hafta KPSS sınav merkezlerinin önünde öğrencilerin sınavına gözlemcilik yaparken bunu düşündüm. Benim için aslında iyi ki KPSS var. Yoksa öğrencileri, daha doğrusu öğretmen, mühendis ve daha başka meslek adaylarını bu üç harfli marketler de sömürürdü. Sömürmek nasıl olurdu? Anlatayım. Adam tarih mezunu, coğrafya mezunu, sağlık bilimleri mezunu, röntgen teknisyeni, hemşir-hemşire ama üç harfli marketlerde kasiyer, mağaza sorumlusu, depo sorumlusu olarak görev yapıyor. Keşke üniversiteler kendi bölümlerinde güncelleme yapsalardı. Fizik bölümü, kimya bölümlerini kapatacağına kasiyer, mağaza sorumlusu gibi bölümler açaydı. En azından iş alımlarında bu adaylar sıkıntı çekmezdi.
KPSS demişken zülfü yâre dokunmak da varmış. Üniversite mezunu adaylar mesela Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin gibi bir yerlerde sıcaklığın 55 derece olduğu bir ortamda klimaların da çoğunun olmadığı, olanların da yarısından fazlasının çalışmadığı okullarda öğretmen adayları, mühendis adayları ve diğer üniversite mezunu olan adayların sınavda neler çektiğini bizzat gözlerimle şahit olduydum.
Şimdi soruyorum. Kamu Personel Seçme Sınavını (KPSS) temmuz ayında yapmak şart mı? Yüce Mevla’m diğer zamanları da biz insanların emrine vermemiş mi? Geçmiş, şimdi ve gelecek… Geçmişle sorgulanacağız. Şimdi yürüme vakti. Geleceği Allah bilir. Dememiş miyiz? Yani demem o ki Allah'ın başka günü, başka zamanı yok mu? Rize'de, Erzurum'da yirmi derecede insanlar sınava giriyor. Buralarda sınavlarını sağlıklı bir şekilde tamamlandığını biliyoruz.
Sınava giren bir yakınım biraz da kilolu olması hasebiyle sınavın tam ortasında sıcaklığın da etkisiyle fenalaşıp bayılmıştı. Okula ambulanslar gelmişti. Doktorlar, hemşireler, sağlık çalışanları sınavın olduğu salona gelmişler sedye üzerinde bu sınavzedeyi taşımışlar. Ama ne çare... Sınavın olduğu salonda bütün öğrenciler etkilendi, Sınava odaklanamadılar. Sınavzede hastanede müşahede altına alındı. Kendisi de sağlıkçı idi, branşı fizyoterapist idi. Şayet sıcaklığın etkisiyle rahatsızlanmasaydı-bayılmasaydı o da sınavda başarılı olup kendisine müdahale eden sağlık memurları gurubuna katılacaktı.
Bu manzaraya benzer olaylar Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Siirt gibi vilayetlerde sıcaklığın en üst seviyede olan bu yerlerde çokça yaşanmıştır. Aynı durum İstanbul, İzmir gibi vilayetlerde farklı versiyonuyla ortaya çıkıyor. Yaz aylarında buralarda sıcaklığın neme dönüşmesiyle sınavlar yaşanmaz hale gelmiyor mu? Öğrenci sınava mı girmiş hamama mı girmiş, belli değil.
Teklif… Durumu ÖSYM başkanımız Sayın Bayram Ali Ersoy Hoca ile görüştük. Yılda altmış sınavın yapıldığı bilgisini verdiler. Ama bu bir sorun değil. Önemli olan çözüm odaklı olacaklarını söylediler. Mesela KPSS Aralık ayında, TYT ve AYT nisan ayında yapılabilir. Buna göre on ikinci sınıf müfredatı yeniden düzenlenebilir. Biz, eskiden mart ayında ÖSS’ye Nisan ayında da ÖYS sınavına girmemiş miydik? Bunun yanında sınavın gündüz yerine akşam vakitlerinde de yapılması da düşünülebilir. Dünyada futbol müsabakaları eskiden gündüz yapılırken şimdi gece vaktine alındı. Eskiden büyük konserler gündüz verilirken şimdi gece vakti konserleri daha çok tercih edilmiyor mu?
Takdir büyüklerimizin…