Kalp
Vücutta sadece kan dolaşımını sağlayan bir organ olarak görmeyin kalbi. Bir et parçasından ibarettir belki ama o bilgi ve düşüncenin kaynağı veya aracıdır. “Rabbânî latife” ve “ilâhî cevher” dir o. İnsanın anlama, kavrama, düşünme ve eşyanın hakikatini bilme yönünü belirleyen, imanın ve küfrün, sevginin ve nefretin, cesaretin ve korkaklığın, iyiliğin ve kötülüğün, yani bütün duyguların merkezidir o. Başka bir ifadeyle insanı insan yapan ve diğer canlılardan ayıran, idrak, ilim, marifet ve düşünme aracıdır kalp.
Allah’a karşı sorumluluk duygusu, gerçeği algılama hissi, günah ve sevap ayrımı, haram ve helal farkı, doğru ve yanlış hareketler, kin, şüphe, nifak, aldatma ve kötü niyet, zikir, takva ve salih amel kalp ile bilinir. İyiye yönelen kalp huzur bulur. “Bilesiniz ki gönüller ancak Allah’ı zikrederek huzura kavuşur.” (Ra'd; 28) Kötüye yönelen kalp ise mühürlenir. “Yahudiler "Kalplerimiz perdelidir!" dediler. Aksine, inkârları sebebiyle Allah onlara lânet etmiştir; o yüzden çok az inanırlar.” (Bakara; 88)
Allah’ın yarattıklarına bakıp ibret almayan, Allah’a karşı sorumluluklarını bilmeyen, iman nurundan ve ışığından uzak kalan kalp körleşir. “Yeryüzünde hiç dolaşmıyorlar mı ki ibret almış kalplere yahut işitmiş kulaklara sahip olsunlar! Şu bir gerçek ki gözler körleşmez, fakat göğüslerdeki kalpler körleşir.” (Hac; 46)
Hakikatten yoksun, hassasiyetini yitirmiş, günah deryasına batan kalbin üstü örtülüdür, kilitli ve üzerine perde çekilmiştir. Gerçeği algılayamaz. “Onlardan seni Kur’an okurken dinleyenler de vardır. Fakat onu anlamalarına engel olmak için kalplerinin üstüne örtüler çektik, kulaklarına da ağırlık verdik. Onlar her türlü mûcizeyi görseler bile yine de ona inanmazlar. Hatta o kâfirler sana geldiklerinde, “” Bu Kur’an eskilerin masallarından başka bir şey değildir” diyerek seninle tartışırlar.” (En'âm; 25)
Günaha dalmış kalp paslanır, gerçeği göremez ve katılaşır. Aşırı hırs ve dünya sevgisi kalplerii katılaştırır. “İman edenlerin, Allah’ı anmak ve vahyedilen gerçeği düşünmekten dolayı kalplerinin heyecanla ürperme zamanı gelmedi mi?" Onlar daha önce kendilerine kitap verilmiş ve üzerlerinden uzun zaman geçip kalpleri katılaşmış kimseler gibi olmasınlar. Onlardan birçoğu yoldan çıkmışlardır.” (Hadîd; 16)
İnkara ve inada devam edenlerin kalpleri ise mühürlenir. Mühürlenen kalp imandan mahrum kalır ve güzel duygulardan uzaklaşır, kötülüğe dalar. “Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir, gözlerinde de kalın bir perde bulunmaktadır ve onlar için büyük bir azap vardır.” (Bakara; 7)
Allah’ı çokça zikretmek ve ibadetlere devam etmek kalbe hayat verir ve onu temizler. “Müminler o kimselerdir ki, Allah’ın adı anıldığında yürekleri titrer, kendilerine Allah’ın âyetleri okunduğunda bu onların imanlarını arttırır. Onlar yalnızca rablerine güvenirler.” (Enfâl; 2) Ebedi alemde ise ancak böyle kalpler kurtulur. “İnsanların diriltileceği gün ve Allah’a temiz bir kalple gelenler dışında malın da çocukların da fayda vermeyeceği gün beni mahcup etme!” (Şuarâ; 87-89)
Peygamber Efendimiz kalbin önemini şöyle açıklar. “Vücutta bir et parçası vardır; o iyi olursa bütün beden iyi, kötü olursa bütün beden kötü olur, bu et parçası kalptir” (Buhârî, “Îmân”, 39; Müslim, “Müsâḳāt”, 107)
Kalpleri nurlandıran, kalplere sekinet indiren, kalpleri itminana erdiren, kalpleri kaynaştıran, kalpleri merhametli, şefkatli ve insaflı kılan, kalplere hidayet veren, kalpleri değiştiren, evirip çeviren Allah’tır.
“Ey kalpleri değiştiren, evirip çeviren Allah’ım! Kalbimizi dinin ve sana bağlılık üzerine sabit kıl” (Müslim, İman, 1)