Kafası karışık ittifak
Türk siyasî tarihinde seçim ittifakları ve seçim sistemi itibariyle 16 Nisan 2017’de Cumhurbaşkanlığı Sistemi referandumu, ardından ise 24 Haziran 2018’de seçim odaklı bir şekilde kurulan ve öncelikle seçimlerde tek bir çatı altında ortak siyaset yapmak için iki önemli blok oluştu.
CUMHUR İTTİFAKI( AK PARTİ ,MHP)
MİLLET İTTİFAKI ( CHP, İYİ PARTİ , SP)
Ve gölge ittifak HDP
Ancak bu iki blokun kurdukları ittifaklar arasında hem yapısal hem de yaklaşım olarak önemli farklar bulunuyor bu fark, gerek güncel gerekse 2023 seçim odaklı siyasetin yürütülüş biçimine ayrı şekillerde yansımakta. Özellikle Millet İttifakı tepkisel bir seçim ittifakı olarak kuruldu.
Siyasal ikna, demokratik toplumlarda siyasal iletişim alanının başlıca unsurlarından biridir. Millet ittifakının liderlerinin kendi seçmenlerini ikna etme konusunda ciddi bir kafa karışık Millet İttifakı’nın üzerinde uzlaştığı temel prensip ise yalnızca Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtlığı olarak öne çıkmakta. Her ne kadar güçlendirilmiş parlamenter sistem gibi altı doldurulamayan bazı ortak hedefler ortaya konulsa da bunun içini henüz doldurma hususunda bir uzlaşının olmadığı ve hatta güncel meseleler ve tartışmalarda farklı reaksiyonların verilmesi sonucu sürekli çatlak ve ikilemlerin yaşandığı bir blok yapısında…
Millet İttifakı cephesindeki en karışık ve netleşmeyen ilk sorun : “Muhalefet ortak aday mı çıkaracak yoksa herkes kendi adayını mı koyacak?’’ HDP'nin ittifak dışında kalacağını ve ilk turda kendi adayını koyacağını söylemişti. Geçen günlerde Akşener’de bunun altını kırmızı kalemle çizerek belirtti. Millet İttifakı'nda şimdilik “ortak aday” eğilimi var. Ancak o adayın kim olacağı konusunda ciddi bir “çıkmaz” söz konusu.
En önemli çıkmaz da kimin aday olacağı?
Bu konuda özgüven ve cesaret eksikliği olsa da en yakın aday CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu !! aday olursa ve ikinci tura kalırsa, HDP tabanının oyunu alabilir. Ancak, geçmişte AK Parti'ye, milli görüş partilerine oy vermiş muhafazakar Kürt seçmenin Kılıçdaroğlu'na oy verip vermeyeceği meselesi biraz karışık. Kılıçdaroğlu'nun muhafazakarlardan ve Kürtlerden oy alma başarısını gösterebilecek mi ? Malum bazı zümreler “Stockholm sendromuna yakalanmış “Millet ittifakında aday bolluğu mevcut…
Erdoğan ile Ekrem İmamoğlu, Erdoğan ile Mansur Yavaş, Erdoğan ile Meral Akşener. Bu talipliler içerisinde en çok isteyen Meral Akşener olsa gerek.. Muhalefet blokunda sürekli ittifak ve gelecek senaryolarının tartışıldığı, en gizli saklı konu ise HDP’nin gölge ittifakının açık ve aşikar bir ortaklığa dönüşme senaryosudur. Akşener’e rağmen bu ittifak HDP ‘yi kucaklar mı göreceğiz. Yoksa denize düşen yılana sarılacak mı? Akşener, Millet ittifakının en zorlanan siyasi aktörü görünümünde, HDP konusunda sorunsal yaklaşım dilini kullanmaktan vazgeçmiyor .” HDP Cumhurbaşkanı adayı çıkarmalı “diyen Akşener’e HDP sözcüsünden cevap gecikmedi .”sizin aklınıza ihtiyacımız yok”
Kamuoyu karşısındaki bu atışma, Millet ittifakına ne kadar yansıyacak göreceğiz. Belki de karşılıklı “danışıklı dövüşlü “bir strateji yürütülüyor, Malum bu gölge desteğe ihtiyacın var olduğu aşikar... Akşener ince siyaset yaparak topu Kılıçdaroğlu’na bırakıyor…
Farklı ideolojilerin ve ikilemlerin yaşandığı Millet ittifakının her şeye rağmen doku uyuşmazlığı mevcut. Bunun altında yatan temel sebep ise (CHP), İYİ Parti, (HDP), (SP) ve yeni kurulan partilerin oluşturduğu muhalefet blokunun tabanları arasındaki uzaklık ve ideolojik farklılıktır. Her ne kadar Erdoğan karşıtlığı, ulusalcı, seküler, liberal, sol-sosyalist, Kürt milliyetçisi, muhafazakar gibi oldukça farklı tabanlara sahip bu partilerin seçimlerde ittifak kurmasının temel motivasyonu olsa da bu sebep yegane birleştirici unsur olarak kalmakta, liderler arasında ortaklık üretebilecek farklı motivasyon kaynakları bulunamamakta. Bu çıkmaz da Millet İttifakı’nın seçim ittifakı olması ötesinde bütüncül bir siyasi ittifaka dönüşmesini engellemekte.
Bu kafa karışıklığına ve aday bulmacasına bir şarkı sözü gider
BEN TEK ,SİZ HEPİNİZ !!
Anayasa Mahkemesinin eksikliklerin tamamlanması istemiyle iade ettiği HDP'nin kapatılması istemli iddianame, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yeniden hazırlandı. HDP’nin kapatılmasına en çok HDP sevinecektir. Kendi içindeki “ güvercin - şahin” kavramı yerine APO’cular - Demirtaş’cılar savaşı başladı. Bu konuyu, önümüzdeki günlerde daha kapsamlı tartışacağız.