Dolar (USD)
32.47
Euro (EUR)
34.73
Gram Altın
2440.77
BIST 100
9915.62
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE


Kadına dair

Yaz kadın

Bağrına dürülen kışları da yaz

Üşütmemek için ne denli üşüdüğünü de

Aslında hep yazdın sen kadın

Mevsimin kadar yaz'dın

İçine birikenleri

Başını alıp gidenleri

Gitmesini istediklerin ama gitmeyenleri

Sesini soluğunu

Solanı dolanı...

Saçını süpürge ettiğinden çok yolanı

Yazdın...

Kim nasıl bilirse bilsin

Tomurcuklarını örtmüş

Yazdan kalan tüm gülücükleri gülleri kurutmuş

Yazdan kalan bir anıydın artık sen

...

Kayısı işçisi olarak gelmişlerdi. Bahçemizin yan tarafında oldukları için, ben de çalışırken uzaktan izledim onları . Bitirmişlerdi mesailerini. Gün de bitmek üzereydi.

Kurdukları çadırların önünde çocuklar oyun oynuyor, çamaşırlar yıkanıp seriliyordu birer birer.

Kim bilir şimdi de yemek yapmaya koyulacaktı onlarca kadın.

Elimi yüzüme yaslayıp kendimle de muhasebe ettim onların ahvalini.

Zordu, çok zordu aslında onu yaşayanlar bilirdi. Hem evde yoğun, hem dışarda çalışıyor olmak.

Mesai bitti deseler kim inanır...Bir o kadar da evde görünmeyen saatler var.

29 yıllık öğretmenlik hayatımda çoğu vakit sabah kahvaltı bile yapmadan ilk işimin yemeği koymak olduğu bilgisini kalbim öyle bir içselleştirmiş ki, tatillerde bile böyle devam etti gitti.

Çocukları büyütme onlarla beraber çalışma hayatı kısmına da şimdilik girmeyelim.

Anne kadın, işçi kadın, çalışan kadın hele bir de desteği yoksa diğer mesailer de göz yaşıyla dost kadın, naçar kadın, yorgun kadın, ama hep güzel kalmaya çalışan vefakar kadın .

Anne olmak, üreten olmak tarifsiz güzel de o bitmeyen mesailerde de mutlu edilmeli kadın "derim

Ve en çok da yar deyip yaslanılan omuzlar, ar deyip temizliği, sadakati kuşanmalı.

Ve kadın kırık düşleri tek tek geçirdi kumaşına. Belirsiz eyledi vaktin koynunda. ağır ve s'ağır ...

Makine dikişi edasında küçük adımlar ve beyaz

Şiddetten uzak bir toplum hayal ediyoruz bugün için mücadele ediyoruz. Şiddet cinsiyet meselesi değil şahsiyet meselesidir. Evlat yetiştirirken analar, merhamet, sevgi, fedakarlık aile olma bilinci hususlarında bilhassa öncü olmalıdır.

Üstünlük cinsiyette değil, liyakat adalet ve ahlak üzere olmaktan geçer.

Bu minvallerde fıtrata sadık kalarak, anne ve kadın bireyler Rabbin bakın dediği pencerelerden bakıldıkça, huzurun sevginin toplumsal yansıması olacaktır.

İnsan eşref-i mahlukat olarak değerini yaratılıştan alır.

Kadınlarımız, çocuklarımız, erkeklerimiz birbirine huzur katarak bir arada oluş sırrıyla mutlu olurlar. Bu ruh ile yürüdüğümüzde güzelliklerle hemhâl olacağız vesselam

...

Nilüfer Zontul Aktaş