İzole edildik

Haftada bir gün yazdığımızdan, ‘sevgili okurlar’ diye başlayıp ardından “Korona testimiz 15 Şubat Salı günü pozitif çıktığı için yazılarıma bir süre ara vermek mecburiyetindeyim” ifadesini kullanmadık ve durumumdaki tüm hastalarımıza şifa dileyerek başlıyorum.

Rahatsızlığın ‘derdimizin derman olduğu’ şuuruyla izole kırk yılı aşkın senedir kahrımızı çeken hatunla çocuklarımız ve torunlarımızla görüşemeden muhasebe yapma fırsatını yakaladığımız için Rabbimize şükrettik.

Böylece kalan ömrümüzün geçen ömürden daha sağlıklı, daha temiz, daha duru hatta daha da günahsız ve berrak geçmesi için çaba göstermemiz lazım geldiğinde antrakt kalıp izoleli günlerimizi hayırla geçirmiş olduk.

Virüsteki değişimin farklı boyutlara geçmesi yanında aşılarımızı vaktinde olmamız, dünyayı kasıp kavuran bu illetle tanışmamızın gecikmesinin iyi olduğunu uzmanlar söylüyorlar.

Doktorlarımızın tavsiyeleri arasında bol sıvı tüketimi yanında hakiki bal, keçiboynuzu pekmezi, çörek otu yağı ve vitamin katkılı içecekleri ihmal etmedik. Şifalı bitkilerden oluşan bitki çaylarının tadına bakmayı ihmal etmeksizin ülke gündemindeki gelişmelerden de uzak kalamadığımız bir gerçek.

Muhalif partilerden altısının CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun davetine icabet edip yuvarlak masada buluşmaları gündemdeydi Ankara’da CHP’li Çankaya Belediyesi’ne ait Ahlatlıbel Sosyal Tesisleri’nde buluşma sonrası pozları medyaya servis edilen malum isimler arasında sadece HDP temsilcileri yoktu.

Masanın örtüsünü kaldırıp altına bakmayı akıl edemeyenlere hatırlatmamız geç mi olur acaba? “HDP’liler orada saklanmış olabilirler mi?” sualimle cevabını da kendim buluverdim: kandil partisi Anayasa Mahkemesi tam karşısındaki o mekâna zaten gelemezdi. Ayrıca, her parti tek temsilciliydi, eş başkanı olanların iki kişi gelmesi durumunda masada yer bulamazdı.

Oy almak istedikleri insanlara şirin gözükme derdindeki ortaklar terörle aleni olarak dans eden parti temsilcileriyle aynı karede gözükmek istemeyen sorunlu ve zorunlu ortaklar bu konuda ne düşünür bilemem.

Temelinin sağlamlığı tartışılan Sivaslı, yuvarlak ve masa ayakları konusunda tenkit yapanlara sosyal medyadan veryansın edip, kahraman ilan ediverdi.

Tuncelili ev sahibi, milliyetçi, muhafazakâr, mukaddesatçı, millilik adına kim varsa post modern darbeden nasiplendiğini bildiğinden ortaklığın sadece masadakilerle olmadığını, adı değişecek olan ittifak içindeki konumunu açıklık getirerek göz kırpmayı ihmal etmedi.

28 Şubat buluşmasının nasıl olacağı konusunda yapılan açıklamalara öylesine bir göz attığımızda hiçbir şey olmayacağı aşikâr.

Ancak gördüğümüz kadarıyla, geçen hafta bu masada yemek yiyenlerin bazılarının önümüzdeki günlerde teşkilatlarında çözülmelerin ardından yemek çeşitlerinde farklılıklar olabileceği görüşünü serdedenler var.

Bekleyelim, görelim.

Mevlâ’m neyler, neylerse güzel eyler.