Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
27 Temmuz 2013

İyileştirme Sanatı

Tıp ilimi sanatı hikmeti hüneri kültürü ve dini içinde barındıran ve sadece bilimsel verilerle yetinmeyen bir disiplindir. Günümüz Ortodoks batı tıbbı nerede ise sadece bilimsel verileri referans alarak insan gibi bir muammayı tedavi etmeye kalkarak baştan kaybetmeye mahkum.

Hastalıkla mücadele ve şifa arama tarihçesi çok eskilere yani yaratıldığımız günlerden başlar. Zaman içinde bir çok değişikliğe uğramasına rağmen hastalıkların tedavisinde kullanılmayan bir nesne de nerede ise yok . Binlerce yıldır insanlar doğar hastalanır yaşar ve ölür. Hastalıklar tedaviler hastalıklara toplumun biçtiği rol zamana kültüre medeniyete dini inançlara bağlı olarak hep değişir.

Tıp tarihi tedavi yöntemlerinde oldukça zenginlikler ile aslında günümüz hastalıklarında da referans olabilmeli. Sadece kanıta dayatılarak hekimlik mesleğinin sanatsal yönü göz ardı edilmemeli diyorum. 30 yılı aşkındır devam ettiğim bu mesleğe iyilik yapmanın insanların şifasına vesile olmanın en kolay ve kestirme yolunun bu olduğu kanaatindeyim.

Aslında hastalar genellikle içinde taşıdıkları doktorları ile biz hekimlere müracaat ediyor.Bize düşen en önemli sorumluluk hastalarımızın bir çoğunda hazır bulunan bu tedavi iksirini ortaya çıkartmaktır. Tedavi etme sanatının en önemli unsurunun bu olduğu gerçeği son yıllarda batı tıbbındaki açmazlarla daha iyi anlaşıldı.Tıbbın ticarileştirilmesi nedeni ile hastalarda oluşan güven erazyonıu sonucu ortada cirit atan şarlatanların önünü kesmeninde yolu bazı meslektaşlarımızın at gözlüklerini çıkartarak hasalara ve hastalıklara daha bütüncül bakabilmeleri çözüm gibi geliyor bana .

Tüm teknolojik gelişmeler ve üretilen çağdaş ilaçlar ve tedavi metodları belli bir yere kadar yarar sağlarken çoğu vakada beklenmedik bir çok olumsuz gelişmenin sonucu sorgulanır hale gelmiştir.. Yüzyılımızın başında heyecan ve büyük ümitler bağlayarak sarıldığımız bir çok tedavinin daha sonraki yıllarda aynı zamanda ölümlere veya nesilden nesile sakat kalmalara sebep olduğunu görmemiz bizi bu gerçeklilikle karşı karşıya getirdi.

Hastalık başta da belirttiğim gibi tüm canlı yaratıkların vazgeçilmez yazgısı .İnsan bitki hayvan fark etmez canlı ise hücrelerden yaratılmış ise muhakkak mükemmelliğinin yanında fıtratı gereği çeşitli hastalıklara yakalanacak ve tedavi içinde çareler peşinde koşacaktır.

Şifayı ararken arı misali her çiçekten bir katre almak gerekiyor. Günümüz tıbbın kaynağı olan Ortodoks batı tıbbında dua meditasyon yoga Tibet tıbbı ayurveda akupuktur ozon kuantoloji gibi uygulamalar yeni yeni giderek artan bir rağbet görüyorsa bunun açıklaması yukarda arz ettiklerim olmalıu2026. Uzaktan dua seansları ile hastalıkların tedavisi.. Bu tedavilerin olumlu sonuçları ve ilgili çeşitli araştırmalarda görülen inanması güç gerçekler ..

Tüm bunların ortak adresi insanın et ve kemik dışında olan yapısı yani zihin ruh ve maneviyatıu2026Bu güne kadar yapılan çalışmaların çoğu biyolojik bedenimizle ilgili . Astral bedene yönelik çalışmaların yetersizliğinden olsa gerek bu son çalışmaların olumlu sonuçları önümüzdeki yıllarda bu alandaki bir çok boşluğun doldurulması gerekliliğini desteklemeye devam edecektir.

Yukarda özetlemeye çalıştığım gerçekler biz hekimlerin aynı zamanda birer sanatkar olması gerekliliğini ortaya çıkarıyor. Bunun adı iyileştirme sanatıu2026.Bu sanatsal zenginlik ile biyolojik bedenimize yönelik tedavi girişimlerine paralel olarak enerji bedenimizdeki kilitleri açmanın yollarını aralamalıyız diyorum. Bu sanatta hekimlik ilimi , doğru yönlendirme , hastalıkları hastalarının anlayacağı seviyede tanımlama ve tedavide de arı misali her şeyden yararlanma becerilerini taşıma olarak açıklanabilir. Hekimlik sanatı tarih öncesi yıllarda da insanları tedavi etmeyle uğraşmış.Günümüzde de bu uğraşısında çok mesafeler kat etmesine rağmen hala açmazlar çıkmaz sokaklarda çaresizlikler içinde olmaya devam ediyor.

Haddi aşmadan sağlığı ticarileştirme bataklığına düşürmeden empati ve sempati kanallarını sonuna kadar açık tutarak önce zararlı olmama ilkesi ile yolumuzu aydınlatmaya devam edersek bir çok olmazı oldurabiliriz diyorum. Sağlık ve mutuluk dileklerimle.Dr ali akben milat 27-7-2013