İyi şeyler oluyor diye korkmak...
Bildim bileli insanlar, "Bugün çok güldüm, kesin kötü bir haber alırım" ya da "Bugünlerde iyi haberler alıyorum, kesin kötü bir şeyler olacaku2026" diyorlar. Bazen öyle de çıkardı. Bundan 6-7 yıl önce olmalı, bir yazımın başlığı "İYİ ŞEYLER OLUYOR, KORKUYORUM" idi.
İyi haberleri, iyi gelişmeleri çok bekledik. Hayır olmuyor değildi, olan güzellikler kursağımızda kalıyordu. Tekin bir bölge, tekin bir ülke değildi Türkiye. 7 değil, 27 düvelin istihbaratının cirit attığı bir ülkeden bahsediyoruz. Bizi kendimize bırakmadılar ve bu millete iyi olmayı çok gördüler.
Bu yüzden mesela Türkiye Avrupa kupalarında iyi bir sonuç mu alıyordu?
Ondan hemen sonra bir saldırı ile hevesimiz kursağımızda kalıyordu.
Hüku00fbmet ülke barışı için bir adım mı attı? Tam buna sevinecek iken bir patlama ve maalesef sevinemeden hayatını kaybedenlerin yasını tutmaya başlardık.
Son 20 aydır peş peşe iyi haberler alıyoruz, önceleri kötü haber gelir diye bekleyenler, "oh, bugün de bir şey olmadı" diye şükrettiler. Lakin FETÖ elebaşısı Pensilvanya alçağının hiçbir sözü tutmayınca insanımızda iyi haberden sonra kara haber beklentisinin bir kader olmadığı inancı hakim oldu. Bu da toplumun inancını, dinamizmini kavileştirdi.
2018'den başlayalım:
Afrin'e düzenlenen Zeytin Dalı Harekatı gün be gün planlandığı gibi geçti, bazılarının beklentisi "Harekat başarılı olur ise iç savaş çıkar, başarısız olur ise darbe olur" şeklinde idi. Kimi gün şehidlerimizden dolayı yüreğimiz yansa da genel gidişat iyiydi ve buna seviniyorduk.
Mart'a geldiğimizde ABD'nin dayatmalarına eyvallah etmeyen Türkiye, önemli bazı şartlarını ABD'ye kabul ettirerek tam bağımsız ve bölgesinin en güçlü devleti olduğunu gösterdi. Bu gelişmeler sevincimizi katlıyordu.
17 Mart Günü Türkiye tarihinde görülmemiş bir kalabalık ve coşkuyla Ak Parti Diyarbakır İl Kongresi gerçekleşti. Yaklaşık 100 bin kişinin katıldığı programlar sevincimize pik yaptırdı.
18 Mart Çanakkale Zaferi'nin yıldönümü törenlerinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan "Zeytin Dalı Harekatında sona gelindiğini, Afrin'in YPG/PKK'dan temizlendiğini" öğrendik, bu da sevincimizi taçlandırdı. Bunlar bütün Türkiye için sevindirici olan gelişmeler idi.
Bu sevincin bir de yerel ayağı var:
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye Kupası final maçının Diyarbakır'da oynanacağı müjdesinin sevinci devam ederken, bölgeye her gelişinde kötü olayların yaşanmasına vesile olan ABD Adana Başkonsolosu ve Büyükelçilik görevlileri bu ilde görüşecek pek kimse bulamadılar.
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi on binlerce çocuğu sosyal etkinliklerde buluşturdu. Tiyatro, sineme, gösterilerle çocuklar ve öğrenciler hem eğlendiler hem sahip olmaları gereken değerleri öğrendiler.
Kayapınar Belediyesi öğrencilere ve okullara 500 bin (yazı ile "beşyüzbin") kitap dağıttı.
Büyükşehir Belediyesi türkülere konu olan Kırklar Dağı üzerindeki beton yığını gökdelenleri yıkarak çevreyi ucubeden kurtardı.
Değerler eğitimi ile güzellikler yaşatan Yenişehir Belediyesi 9-18 Nisan tarihlerinde Diyarbakır'da bir benzerine tanık olmadığımız çapta ve evsafta Kitap Fuar'ı düzenledi.
Geçen Çarşamba günü (21 Mart 2018) Mardin Büyükşehir Belediyesi'nin düzenlediği Nevruz etkinliğine katılmak üzere Diyarbakır'dan Mardin'e doğru giderken Diyarbakır'daki bir parkın yanından geçtik. Allah'ım, bu ne güzel bir park dedim. Kavşaktan döndüm yeniden baktım, araçla parkın etrafını dolaştım, muhteşemdi.
Oradan Mardin'e geçtik. Mardin muhteşem bir Nevruz kutlamasına tanıklık etti. Her ilçeden Halk Eğitim Merkezleri ve kimi STK'ların katıldıkları etkinlikle baharın coşkusu huzurun sevinciyle yoğruldu.
Dün Diyarbakır'daki o parkın içini de dolaştım, daha yakından göreyim dedim, en ince ayrıntısına kadar özen gösterilmiş. Kent Ormanı'nın güzelliğinin mutluluğunu yaşarken telefonum çaldı, karşıdaki ses "Abi yarın 2 milyon çiçek ve 500 bin fidan dikimiu2026" diye devam etti, lakin ben devamını anlamadım. Diyarbakır Kayapınar Belediyesi'nden arkadaşımın "2 milyon çiçek" haberi beni öyle çarptı ki gerisini anlama imkanım olmadı. (Bu haberi yakında gazetemizde detaylı okuyacaksınız)
Evet, artık ard arda güzel şeyler, sevindirici şeyler oluyor diye Allah'a şükredelim, dua edelim ki daha çok hayır ve hasenat üzerimize yağdırsın. Bize bu güzellikleri yaşatan Rabbulalemine hamd ederken, bu güzelliklere vesile olan yetkililere de teşekkür ederiz.