Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
21 Aralık 2020

İyi ki doğdun beethoven!

İnsanlığın en büyük bestecilerinden olan Ludwig Van Beethoven (17 Aralık 1770-26 Mart 1827), 250. doğum yıl dönümünde dünyanın her tarafında çok yönlü sanat ve müzik etkinlikleriyle anılmaktadır. 250. Doğum yıldönümü dünyanın bütün ülkelerinde kutlanan Beethoven, bugün her yerde bütün dünya insanlarıyla beraber olmaya devam etmektedir.

“Dünya yok olur, Dokuzuncu Senfoni sonsuza kadar kalır” diyen Bakunin, Beethoven’in bestelerinin çağlarüstülüğünü isabetli şekilde ifade etmiştir. Doğumundan 250 yıl sonra besteleriyle insanlara esin kaynağı olmaya devam eden Beethoven, 20 yaşında işitme duyusunu kaybetmesine rağmen, gerçek anlamda evrensel müzik yapıtları üretmiş büyük bir sanat dehasıdır. İşitme rahatsızlığından kurtulduğu takdirde bütün dünyayı kucaklamak istediğini söyleyen Beethoven, gerçek bir hümanisttir. Öldüğünde yatağı başındaki dostlarına “Alkışlayın dostlarım, gösteri bitti” demesine rağmen, Beethoven’in hikayesi bitmemiştir. 250 yıl sonra bütün dünya, büyük insanlık aşığı Beethoven’i kucaklamaktadır. 9 Senfoni, 32 piyano sonatası ve bir opera yazan Beethoven, 722 müzik eseri üretmiştir.

16 Yaşında Viyana’yı ziyaret eden Beethoven, Mozart için çalar. Mozart, çevresindekilere şunu söyler: “Buna dikkat ediniz. Bu çocuk, bir gün dünyanın konuşacağı eserler ortaya koyacaktır.” Mozart, Beethoven hakkında yapmış olduğu değerlendirmede haklıdır. Dünyanın 250 yıldır kendisinden bahsettiği Beethoven, 7 yaşında ilk konserini vermiş, 12 yaşında ise ilk bestesi basılmıştır. Ruhu müzikten oluşan Beethoven, 4 yaşından itibaren tuşlu müzik aletlerini, keman ve viola çalmaya başlamıştır. Beethoven için müzik, var oluşunun en derin tutkusudur. O çalarken, tutkuyla çalmıştır. Beethoven’a göre “tutku olmadan çalmanın hiçbir mazereti yoktur.” Beethoven, despotik baskılar sonucu müzik yapmayı reddetmiştir. Onun için müzik, kendini gerçekleştirmenin yoluydu. Kendisine baskıyla müzik yaptırmak isteyen bir prense Beethoven, şöyle demiştir: “Prens! Sizin asaletiniz doğuşunuzdaki tesadüfe bağlıdır. Oysa ben kişiliğimi kendim oluşturdum. Yeryüzünde yüzlerce prens var, daha binlercesi de gelip geçecek, ama bir tane Beethoven var!”

Özgürlüğü müzik olarak üreten Beethoven, insanlık değerlerini müziğe döken çağlar üstü bir müzik, sanat ve düşünce mirası bırakmıştır. Müziği geleneksel kalıpların ötesinde yaratıcı bir şekilde icra eden Beethoven, müzik okyanusunun kaşifi ve yeni bestelerin mucididir. Müzik, hoş seslerden ibaret değildir. Beethoven, müziğin hayat, hareket ve hürriyet olduğunu insanlığa göstermiştir. Üçüncü Senfonisi Eroica’da (Kahramanlık Senfonisi) Beethoven, devrimci özgürlüğü anlatmaktadır. Beethoven, tiranlığa ve despotizme karşı özgürlüğü savunmayı Egmont Overture isimli bestesinde yapmaktadır. 1956 yılında Sovyet işgaline direnen Macar devrimcileri, işgale ve totaliteryanizme karşı Egmont Overtur’ü direniş marşı olarak kabul etmişlerdir. Sanatın, yeniliğin ve müziğin özgürlük olmadan olamayacağı mesajını Beethoven, Dokuzuncu Senfoni’de vermektedir. Beethoven şöyle demektedir: "Özgürlük ve ilerleme sanat dünyasında da evrensel yaratılışta olduğu gibi amaçtır." Beethoven’in eserlerinde duygu her şeydir. İnsan varlığının duygu okyanusu, Beethoven’in eserlerinde müzik olarak karşımızdadır.

Özgürlük olmadan insan olmamızın mümkün olamayacağını düşünen Beethoven, insan olmak ile özgür olmanın birbirine özdeş olduğu mesajını çağlar üstü besteleriyle vermektedir. Beethoven, hayat ve özgürlüğün bütünselliğinin insanda gerçekleştiğini Dokuzuncu Senfoni’de Goethe’den yaptığı şu alıntıyla anlatmaktadır: “Özgürlüğe ve hayata kavuşmak/ Bu iki unsuru her gün yeniden fetheden /İnsana ancak nasip olur.”

Beethoven için müzik ve sanat, insanın özgürlük iradesinin ifadesidirler. Özgürlük olarak müzik, insan hayatında sürekli hareket ve yenilenme anlamına gelmektedir. Beethoven, ruhunu müziğin hareketi ve hürriyetiyle sükuna ulaştırmaktadır. Beethoven, müziği hayat, hareket ve hürriyet olarak tecrübe etmiştir. Beethoven’in müziği özgürlüğün sesi, çağrısı ve mesajıdır. Beethoven, ruhumuzun, bilincimizin ve duygularımızın özgür olması gerektiğini evrensel besteleriyle insanlığa anlatmaktadır.

Beethoven, özgürlüğün bestecisidir. Beethoven için özgürlük, insanın, kendisinden farklı insanlara açılması, ulaşması ve karşılıklı olarak birbirlerini keşfetmeleridir. Öteki görülene yabancılaşma ve kopma, insanlığımızı ve özgürlüğümüzü birlikte ortadan kaldırmaktadır. Beethoven, Schiller’in Özgürlüğe Övgü şiirini Dokuzuncu Senfoniye yerleştirerek özgürlüğün insanın insanla kardeş olması ve yardımlaşma içinde olması mesajını vermiştir. Dokuzuncu Senfoni’deki Özgürlüğe Övgü şiiri, bizi özgürlüğe ve kardeşliğe davet etmektedir:

“Kardeş olun ey insanlar,

Bunu ister tanrımız!

Bu dünyada her şey geçer,

Yalnız sana dost kalır.

İnsanlığına, doğruluğa,

Göğsünü aç korkma sakın.

Hür doğmuştur insanoğlu

Hür yaşamak hakkıdır.”