İyi Hal
İstanbul, İBB Kültür Daire Başkanı Abdurrahman Şen'in katkıları ve gayretleriyle kültür sanat faaliyetleri alanında göz doldurmaya devam ediyor. Önceki akşam Dr. Metin Eriş için bir saygı toplantısı yapıldı. Konuşmalar güzel ve seviyeli, dinleyiciler ilgiliydi. Edebiyat Sanat ve Kültür Araştırmaları Derneği (ESKADER)'nin katkılarıyla düzenlenen toplantıda adı en çok geçenler arasında Necip Fazıl, Ali Fuad Başgil, Mümtaz Turhan, Süleyman Yalçın, Erol Güngör, Ahmet Kabaklı, İbrahim Kafesoğlu, Muharrem Ergin gibi isimler vardı. Metin Eriş, Salih Tuğ, Rasim Cinisli, Gürbüz Azak ve Üstün İnanç konuştular.
Şüphesiz bu tür faaliyetler vefa borcudur, kıymet takdiridir. Millete hizmet etmiş kültür çınarlarımıza teşekkürdür. İyidir, anlamlıdır. Halkımızın büyük ekseriyeti bu hizmetlerden son derece memnundur. Nitekim toplantıya iştirak edenler de bu mutluluklarını belirttiler. Elbette, ülkemize, devletimize, milletimize, gençliğimize hizmet etmiş büyükler için böyle saygı toplantıları yapılmalıdır. Kabul etmek gerekir ki, bu vefa rüzgarı, son 15 yılda büyük oranda arttı. Bu da mevcut iktidar sayesinde olmuştur. Herkes hakkı teslim etmek zorundadır. Bunu reddetmek değerbilmezliktir, hatta nankörlüktür.
Bu dönem içinde kültür sanat vakıfları büyüdüler, geliştiler, hizmetlerini arttırdılar. Bunu basiret sahipleri görüyor. Ama göremeyen nadanlar da var. Yüreğini kin bağlamış, gözünü hırs bürümüş yarı aydınlar mevcut ne yazık ki. Onlara ne denebilir? Ancak "Allah akıl fikir versin, basiret nasip etsin." diye dua etmek gerek. Bu sözlerime inanmayanlar İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin aylık kültür sanat bültenini incelesinler. Ne kadar çok yazarımız, sanatkarımız, mütefekkirimiz, akademisyenimiz konuşturuluyor. Ne kadar çok sergi açılıyor, film gösteriliyor, paneller ve sempozyumlar düzenleniyor. Eh gözü olan bunları görür. Ama kalp gözü kapalı olanlar, şüphesiz bu gerçekleri de inkar edecektir.
Sanılmasın ki sadece İstanbul'da oluyor bu faaliyetler. Türkiye'nin her yerinde, hatta yurtdışında da benzer hizmetler oluyor. Bugün yurtdışında TİKA, Maarif Vakfı, Yunus Emre Ensitüsü gibi müesseseler dünyanın dört bir bucağında sesimiz, soluğumuz oldu. İrfanu00ee faaliyetler artık dünyanın dört bir yanında yaygınlaşıyor. Zihin dünyaları geride kalmış, günümüzü takip edemeyen sağda veya solda bazı yarı aydınlar, devletimize, devlet büyüklerimize ulu orta çatmayı çirkin adet haline getirdiler. Yazıklar olsun. Halbuki bu devlet ve millet sayesinde adları duyuldu, kitapları satıldı, her yere davet edildiler, konferanslar verdiler. İsimlerine isim, namlarına şöhret kattılar. Ama hala acımasızca, haksızca, insafsızca tenkit ediyorlar. Bu ne merhametsizlik, insafsızlıklık, umarsızlıktır. Geleneğimizde, bu çirkinlik olmaz.
Neyse biz bedbinler, karamsarlar, kötümserler güruhunu bir kenara bırakalım. Varsın kara düşünceleriyle oyalanadursunlar. Biz aydınlık Türkiye'nin, yeni Türkiye'nin mesut insanlarına ve ülkemizdeki müspet gelişmelere, inkişafa bakalım. Tarihimizi keşkefettik, yani kendimizi. Mazimizle artık iftihar eden bir nesil yetişiyor. Bu nesil, düne kadar ecdadına düşman edilmek istenen bir kuşaktı. Şükürler olsun ki, şimdi İslam tarihiyle, Selçuklu ve Osmanlı tarihiyle yakından alakadar oluyor gençler. Okuyor, okuduklarını anlıyor. Yarı aydınlar gibi hafıza kaybına uğramamışlar. Saf, temiz, pırıl pırıl bir zihne ve zekaya sahipler. İşte bu gençlik insanı ümitlendiriyor. Şükürler olsun.
Taksim Camii'nin temeli atıldı. Buna millet olarak hamdediyoruz. Büyük edebiyat tarihçimiz Nihad Sami Banarlı'nın 67 yıl önce kaleme aldığı o muhteşem yazıyı okudunuz değil mi? İstanbul'da bir rüya gerçekleşiyor. Devlet milletiyle, idareciler halkıyla bütünleşiyor. Bir zamanlar hayal edilenler, hakikate dönüşüyor. Buna yürekten şükredilmez mi? Ne diyor Hazret, "Nimet şükür görmezse gider." Biz millet olarak şükredenlerden olacağız inşallah.
Kitap fuarları Türkiye genelinde coşkuyla devam ediyor. Bugün Üsküdar Belediyesi tarafından düzenlenen 3. Üsküdar Kitap Fuarı'nın son günü. 24 Şubat'ta Dünya Ticaret Merkezi'nde kitap fuarı açılacak. Bursa, Samsun, Kocaeli ve Anadolu'nun diğer illerinde bu şölenler devam edecek. Artık kültür hayatımızın zayıflığından değil zenginliğinden, gücünden bahsetmek gerekiyor. Medeniyetimizin inşasında çalışanlara, ulu yapıya tuğla taşıyanlara selam olsun!