İyi bayramlar
Hangi kültürde olursa olsun pek çok insan geçmişe özellikle de çocukluk dönemine derin bir özlem duyuyor. Bu duygunun altında yatan en güçlü etken hiç kuşkusuz o dönem yaşanan sorunların yaşımız gibi küçük olmasıdır. Örneğin benim çocukluğumda, millî ve dinî bayramlar ile yılbaşı, hafta sonuna denk geldiğinde çok üzülür, haksızlığa uğramış gibi hissederdik. Bilmiyorduk ki hayatımızın en güzel zamanları, okulda geçirilen vakit olduğunu. İşte bu yüzden gençler bilseydi, yaşlılar yapabilseydi sözü son derece anlamlı.
Öte yandan istisnasız her bayram aile
büyüklerimizden duyduğumuz nerde o eski bayramlar lafı da hâlâ güncelliğini
korumaya devam ediyor. Bugünkü aklımla düşündüğümde, iki dünya savaşı görmüş ve
hayatlarının büyük bir bölümü yoksulluk ve kıtlıkla geçmiş bir neslin neden
geçmişe özlem duyduğunu hâlâ anlamış değilim.
Ancak bugünün çocukları için aynı şeyi
söylemek zor. Son üç yıl ele alındığında, 2020 yılında başlayan küresel salgının
ve 06 Şubat tarihinde meydana gelen büyük deprem felaketinin, çocukları son
derece olumsuz yönde etkilediği görülüyor. Umuyoruz bu acılar tekrar yaşanmaz
ve çocuklarımız daha mutlu ve güvenli ortamlarda büyürler.
TÜİK her yıl çocuk istatistiklerini
yayımlıyor. Verilere göre; 2022
yıl sonu itibarıyla, Türkiye nüfusu 85 milyon 279 bin 553 kişi iken bunun 22
milyon 578 bin 378'ini çocuklar oluşturdu. 0-17 yaş grubunu içeren çocuk nüfus, 1970 yılında toplam nüfusun yüzde 48,5'ini oluştururken bu oran
1990 yılında yüzde 41,8 ve 2022 yılında
yüzde 26,5 oldu.
Nüfus
projeksiyonlarına göre çocuk nüfus oranının 2030 yılında yüzde 25,6, 2040
yılında yüzde 23,3, 2060 yılında yüzde 20,4 ve 2080 yılında yüzde 19,0
olacağı öngörülüyor.
Yıllar itibariyle bakıldığında, çocuk
nüfus oranının dramatik olarak gerilediği görülüyor. Tıptaki gelişmeler
sayesinde insan ömrünün uzadığı göz önüne alındığında gelecekte yaşlı nüfus
oranının artacağı anlaşılıyor.
Geçmiş verilerle kıyasladığımızda,
eğitim ve sağlık alanında yapılan icraatların çocuk istatistiklerine olumlu
yönde yansıdığını söyleyebiliriz.
Sağlık
Bakanlığı verilerine göre hastanede gerçekleşen doğumların oranı, 2010 yılında
yüzde 91,6 iken 2021 yılında yüzde 97,5 oldu.
Okul öncesi
eğitim seviyesinde beş yaş net okullaşma
oranının, 2020/'21 öğretim yılında yüzde 56,9 iken 2021/'22 öğretim yılında yüzde 81,6 olduğu görüldü.
İlkokul tamamlama oranı 2016/'17 eğitim ve öğretim döneminde yüzde 98,3 iken
bu oran 2021/'22 eğitim ve öğretim döneminde yüzde 98,4 oldu. Ortaokul
tamamlama oranı 2016/'17 eğitim ve öğretim döneminde yüzde 88,9 iken bu
oran 2021/'22 eğitim ve öğretim döneminde yüzde
96,4 oldu. Ortaöğretim tamamlama
oranı ise yüzde 62,9'dan yüzde 77,9'a
yükseldi.
Zorunlu
eğitimin de katkısıyla 16-17 yaş
grubunda olan kız çocuklarının resmi evlenmelerinin toplam resmi evlenmeler
içindeki oranı 2002 yılında yüzde 7,3 iken bu oran 2022 yılında yüzde 2,0'ye düştü.
Yarın 23 Nisan. Bu vesileyle herkesin
hem Ramazan Bayramını hem de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk
Bayramını kutluyoruz.