İTİBARSIZLAŞTIRMA İLLETİ
İnsan itibarına düşkündür. Hatta öylesine düşkündür ki, bazen itidalden uzaklaşarak, başkasını itibarsızlaştırarak itibar devşirmeye kalkışıru2026
Eğer başka biri, daha fazla bir şeye sahipse; biliyorsa, yapıyorsa, seviliyorsa, saygı görüyorsa, başarıyorsa bunu kendisi için tehdit olarak görmeye başlaru2026
Bu defa ''Ben özelim, önemliyim, üstünüm'' izlenimini vermek için başkasını itibarsızlaştırma yolunu seçeru2026 Kendini sürekli öne çıkararak; akıl, yetenek ve şahsiyet farkını vurgularu2026
Yani başkasını yok sayarak, var olma güdüsünün güdümüne giriveriru2026
Bunu besleyen virüs ise gurur ve kibirdiru2026
Gurur, kendini değerli görme duygusuduru2026
Kibir ise büyüklük taslama, başkasına yüksekten bakma, kendini herkesten üstün tutma tutumuduru2026
İşte, başkasını fark edemeyen bir ''ben'' in varacağı nokta, ben idraki değil, bencilliktiru2026 Bencillik ise ötekini yok sayma sefaletidiru2026
Yok saymak; önemsememek, değersizleştirmektiru2026 Yok saymak en büyük cezadıru2026 İnsan yok sayılmayı zor kaldırıru2026 Birçok isyanın, kinin, kahrın gerisinde bu illet vardıru2026
Kimi insanlar başkalarını aşağılayarak, küçümseyerek, eleştirerek ve bunu genelleyerek büyüyeceklerini ve başaracaklarını sanırlaru2026
Bunu yaparken birçok kişiyi kendimize yabancılaştırdığımızı ve yalnızlaştırdığımızı bile fark edemiyoruzu2026
Evet, soru şu; başkalarını yok sayarak, kendimizi var edebilir miyiz?
Uzatmadan söylemek gerekirse; birbirimizi yok saymanın sonu, yavaş yavaş yok olmaktıru2026
Marifet, başkalarını yok saymak değil, birlikte var olmanın erdemine yürümektiru2026
Hatta birbirimizi beğenmiyor, birlikte hareket etmiyor olabiliriz, ama yok sayma hakkımız ve lüksümüz olamazu2026
Sakın öfkemiz, kinimiz, kıskançlığımız, vehimlerimiz, vesveselerimiz bizi esir almasınu2026
Kardeşliğimizi enaniyet, nefsaniyet, asabiyet aymazlığına kurban vermeyelimu2026
Bizler birbirimize düşkün iken güçlüydüku2026
Birbirimize düştükçe, didiştikçe hızla düşüyoruzu2026 Peki kazanan kim?.. Sadece düşmanlarımızu2026
Hısım olmamız gerekirken hasım olduku2026
Refikliğimiz bitti, rakip kesildiku2026
İtibarsızlaştırma sendromunu nasıl savacağız, yoksa savruluyoruz!..
Bu iflah olamaz hastalıktan ne zaman kurtulacağız?
Bugün harici nedenler değil, dahili marazlardır bizi bitirenu2026
Sistemin ''Müslümanları itibarsızlaştırma'' sınavını bir şekilde savdık; şimdi, Müslümanlar arası itibarsızlaştırma salvolarına karşı kendimizi nasıl savunacağız?
Ehli kıble arasındaki kıyım, yıkım kesintisiz devam ediyor.
''İtibar suikastı'' boyutunda kampanyalar, kumpaslar, tasfiye operasyonları, linç girişimleri, giyotin argümanlarıu2026 Topyeku00fbn tehdit altındayızu2026
Sosyal medya üzerinden gelen dezenformasyon, manipülasyon, ajitasyonu2026 Alanımız daralıyor, aşağılanıyoruzu2026
Suçun kendisi değil o suç üzerinden kişi, kurum, cemaat, cemiyet, hareket hedef alınıyoru2026 İslami yapıları yıpratma, yanıltma, yalnızlaştırma yol ve yöntemleri yok oluşun habercisidiru2026
Güvenirliliğimize vurulan her darbe, düşmanın elini güçlendiriyor. Hile, şike, şaibeler, şeref ve haysiyetimizi zedeliyoru2026
Kendi mahallemizde bitmeyen manipülatif süreçler; güven, umut, hız ve heyecan bırakmıyoru2026
Hasar büyüku2026 Temelinde ise bitmeyen haset ve husumetler varu2026
Nefret içeren söylem, kin yüklü yorumlaru2026
Aşağılık yöntemlerle kimse yücelemez, bunu unutuyoruzu2026
Bazen birbirimize çektirdiğimiz kadar, düşmanlardan bile çekmiyoruzu2026
Ve bilelim ki, kendi aramızdaki ayak oyunları bitmezse ne ağırlığımız kalır ne de saygınlığımızu2026 Savruluruzu2026
Birbirimizin itibarı ile oynayarak kimin oyununa geldiğimizi unutuyoruzu2026
İtibar savaşının kazananı kim?
İltifat etmiyorsak bari birbirimizi itibarsızlaştırmayalım!..
Hırpaladıklarımız, harcadıklarımız, hor gördüklerimizin ahını aldıktan sonra hayatta hayır göreceğimizi mi sanıyoruz?
Müslümanların ortak başarı ve kazanımları üzerinden kişisel ve grupsal itibar devşirme seviyesine düşenlerin devranı olmaz diye biliyorumu2026
Kendine yontan, kendine eder... 'Ego'dan arınmış 'ben' lazım.
Didişmeler, dedikodular, düşmanlıklar son bulsun; siz o zaman görün Müslümanların gücünü ve güzelliğiniu2026 Ruhunu ve rüzgarınıu2026
O halde geliniz, yeterince birbirimizi tanımadan, tanımlama yoluna gitmeyelim...
Yeterli bir iletişim kurmadan, ilişkilendirmeyelimu2026
Birbirimize acımasızlaşırsak, aşağılanırızu2026
Kardeşlerimizi suçlayarak, sorgulayarak, saldırarak saygınlık kazanamayızu2026
Birbirimize acırsak, şu acınası hallerden kurtuluruzu2026
'Mü'minin onuru onurumdur', 'namusu namusumdur' dediğimiz gün birlikte doğruluruz ve yürürüzu2026
İzzeti başka adreslerde değil, kullukta ve kardeşlikte buluruzu2026
Cennetin bile referansı kardeşliğimiz değil midir?..
Vahyin öğretisi bize hatırlatmıyor mu?
Üstünlük tanınır olmakta değil, takvadadıru2026
Bu bağlamda birbirimizi tamamlamamız gerekirken, aramızdaki bu tahammülsüzlük neden?
Sevdiren, onurlandıran, olduran O değil mi?
O halde neyin peşindeyiz?..
Kabil, Habil'i yok etmekle muradına erdi mi? Yoksa hüsranı mı oldu!..
Sare, Hacer'i itmekle Hacer silindi mi? Hayır. Allah onu yazdı, hem de Hacer'in ayak bastığı yere 'şiarım' dediu2026
Yusuf'u çukura atanlar yüceleceklerini sandılar değil mi? Ama kendileri çukurlaştılar!..
Haksız yere çamur atanlar, çamurlaştıklarının keşke farkında olsalaru2026
''De ki: Ey mülkün sahibi olan Allah'ım! Sen mülkü dilediğine verirsin, dilediğinden de mülkü çeker alırsın. Dilediğini aziz edersin, dilediğini zelil edersin. Hayır senin elindedir. Şüphesiz sen her şeye hakkıyla gücü yetensin.'' (Al-i İmran, 26)