İstiklale İzzetli Yürüyüşün Adıdır: 15 Temmuz

Lider, milleti ile beraber son 15 yılda büyük bir değişim, yenilik ve birliktelik sergiliyordu. Güçlü ve izzetli bir millet ve güçlü bir Türkiye doğmuştu.

İşte istenmeyen buydu. Darbe girişimi de en kısa ifadeyle buna yönelikti: Güçlü millet ve güçlü Türkiye'yi bitirmek. Hatta iç savaşa sürüklemeku2026

Bunun için de ellerinde bir örgüt vardı: Son kullanma tarihi gelen, yıllardır büyük bir gizlilik ve titizlikle hazırlanan: FETÖ.

Aklını başkasının ve başkalarının cebine koyanların gerçekleştirdiği bu darbe girişimi, tüm ihanet rakorlarını altüst etmiştir.

Nasıl mı?

Milletin silahını, topunu, tankını, uçağını düşman yerine millete çevirerek, canına kast edereku2026

Bu millet bu ihaneti unutmayacak ve unutturmayacaktır.

Bu aziz millet darbeci teröristlere ve arkasındaki destekçilerine 15 Temmuz gecesi şunu haykırdı:

"Ben ekmeksiz yaşarım, ancak hürriyetsiz yaşamam. Hatta İZZET olmazsa hürriyeti de istemem."

Kanaatimce 16 Temmuz Cumartesi ortaya çıkan nihai "Ulviyetin", "Kahramanlığın", "Zaferin" ve "Hakikatin" adı da budur: "Bağımsızlık ve özgürlükle beraber izzet'ine sahip çıkmak."

HALKIYLA BERABER MEYDANLARDA OLAN LİDER

Darbe kalkışmasının iki hedefi vardı: Millet ve Lideri Erdoğan.

Ancak her ikisi de,

"Bir azm, eğer iman dolu bir kalbe girerse,

İnsan da o imandaki son sırra ererse,

En azgın ölümler ona zincir vuramazlar,

Volkan gibi coşkun akıyor durduramazlar."

Kıtasındaki duruşu göstererek tam anlamıyla ayakta kaldı. 16 Temmuz ve sonrasında da şaha kalktı.

Her ikisi karşılıklı birbirine moral oldu. Diri ve dinç kalınmasını sağladı.

Evet.

Bu zaferin kahramanı millet ve her bir ferdi, mimarı Cumhurun Başkanıdıru2026

Lider şapkasını(!) alıp gitmedi... HD TV'nin karşısında olanları izlemediu2026

Halkını meydanlara çağırırken, kendisi de meydanda yanlarındaydıu2026

16 Temmuz ve sonrası, Milletin Lideriyle nasıl "biz" olduğuna, nasıl müteyakkız kalındığına, her zaman ve mekanda nasıl bir ve asilleştiğine şehadet etmiştiru2026

LİDER VE MİLLETİ NEDEN HEDEFTEYDİ

FETÖ'cü hain ve destekçilerine göre Recep Tayyip Erdoğan gitmeliydi.

Çünkü Erdoğan, daha önceki liderlerden çok farklıydı.

Milletine hedefler koyuyor ve bir bir gerçekleştiriyorduu2026

Korkmuyordu, BÜYÜK HAYALLER kuruyordu ve BÜYÜK DÜŞÜNÜYORdu.

Sadece bugünü değil geleceği de inşa ediyordu: 10 yıl, 20 yıl, 50 yıl sonrasını konuşuyor ve hedefler koyarak plan ve programlar geliştiriyordu.

Halkıyla konuşurken aynen Ertuğrul Beyler, Fatihler, Yavuzlar gibi duygularını dolu dolu yaşıyor ve milletinin gönlüne giriyordu.

Daha da önemlisi; büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştiriyor; ille de izzet, mutlaka izzet diyordu; öleceksek adam gibi ölelim, haykırıyordu.

Halkı onu bağrına basıyor, gönlünde ağırlıyor ve misafir ediyordu. Millet sahipleniyor ve "Erdoğan, benim gibi kızıyor, benim gibi ağlıyor, benim gibi Kur'an okuyor ve en önemlisi beni ve benim çıkarlarımı koruyor" diyordu.

Ya Milletu2026 Bu toprağın memesinden süt emen evlatu2026

900 yıl boyunca insanlığa pişdarlık ve liderlik eden bu toprakların memesinden süt emen evlatları, Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde yeniden doğuyordu.

Millet, girişimcileriyle yatırımlar yapıyor, üretimini artırıyordu.

Milli gelirini 800 milyar dolarlara çıkarıyor, ihracatını, 30 milyar dolarlardan 160 milyar dolara yükseltiyordu.

Millet askeri ve savunma alanında devrimler gerçekleştiriyordu.

Milli roketler, füzeler, silahlar geliştiriyor; donanmasına kendi imkanlarıyla milli gemiler kazandırıyordu.

Millet tarihteki genleriyle barışıyor, tabularını yıkıyor ve kabuğunu kırıyordu. Ecdadının tarihte yaptıklarını hatırlamaya başlıyordu.

Millet büyük bir özgüven değişimi gerçekleştiriyor ve izzetli bir duruş sergiliyordu. Bunu da girdiği tüm seçimlerde artan bir oranla bu kazanımların mimarı olan liderleri Erdoğan'ın arkasında ve yanında durarak gösteriyordu.

İşte bu yüzden Millet perişan edilmeliydi ve Erdoğan da gitmeliydi.

Hz İNSANA HİZMET İÇİN: ESKİ HAL MUHAL İLLE DE YENİ HAL MUTLAKA YÜKSEK HAL

Bu aziz millet, artık "yüksek ve yeni" geleceğine muntazırdıru2026

Evet.

Eğer bu millet;

Yüksek yarınlara hazırlanmasaydı; 15 Temmuz gecesi yapılan darbeyi, kalkışma aşamasında engelleyip kesemezdi.

Eğer aydınlık bir geleceği nasiplenmeseydi, F-16'lara vücudunu siper edemezdi.

Eğer izzetli bir istikbale hazırlanmasaydı, kendine sıkılan kurşunlara yüreğini cephe ederek çelikleştiremezdi.

Bu sebeple; sadece ekonomiye değil bu ülkenin birliğine, dirliğine, kardeşliğine, geleceğine, düzenine ve bölünmez bütünlüğüne kast eden hainlerin kötü amaçları, aks-ül amel etmiştir.

Milletimiz kazanmıştır. Milletimizin ve ülkemizin geleceği kazanmıştır. Milletimizin birliği kazanmıştır. Milletin "Yüksek İstikbali, İzzeti" muzaffer olmuştur. Ekonomimiz kazanmıştıru2026

Hani şair söylüyor ya, "kaderin üstünde bir kader vardır" diyeu2026

İşte "istikbali yüksek olan O Kader" kazanmıştır.

LÜTFEN HERKES O YÜKSEK İSTİKBALE VE İZZETE İNANSIN

Lütfen; herkes ruh-u canıyla "yüksek istikbalimize" inansınu2026 Ve o "yüksek geleceği" daha hızlı kazanmak için teyakkuz halinde elden geldiğinden çok daha fazlasını yapsınu2026

16 Temmuz sabahı bize gösterdi ki; necip milletimizin gelecekteki kaderi;

Çok daha ihtişamlı
Çok daha yüksek ve
Çok daha büyük

olacaktır.

Bu aydınlık ve muhteşem kadere muntazırız ve intizar etmeye de devam edeceğiz. Ölsek bile mezarımızda seyredeceğiz.

Ancak bu muhteşem geleceği beklerken; millet olarak gayret gösterecek, çaba sarf edecek ve yılmadan devamlılık arz edeceğiz. Çalışmanın neticesinde elde ettiğimiz seviyeye kanaat edecek, ancak asla yetinmeyeceğizu2026 Ta ki, bir üst seviyeye ulaşmak için çalışma aşkımız ve gayretimiz olsun.

YA BU DÜNYA BİZİ YER YA DA BİZ BU DÜNYAYI

Sayın Cumhurbaşkanımız, gerek ekonomik gerek politik ve gerekse askeri olsun iktidara geldiği 2002 yılından bu yana birçok kriz ve olumsuz durumla karşılaşmış, hepsini Allah'ın yardımı ve "milletinin de desteğiyle" başarıyla yönetmiştir.

Tarihimiz, lideri ve milletiyle bütünleşmiş nice zaferlerle doludur. Ve kazandığı yüksek medeniyetleri bu sayede de uzun yıllar devam ettirmiş ve insanlığın şaşaalı dönemlerini işleyen tarihin ihtişamlı sayfalarında haklı bir konuma yerleşmiştir.

Tabi bunlar çok kolay olmamıştır:u2026

Lideri ve milletiyle bütünleştiğimiz u2013ki, 16 Temmuz itibariyle bu bütünleşmeyi sağladıku2013 dönemlerde hep farklı ve yeni gelişmeleri gerçekleştirerek yüksek medeniyetler inşa ettik.

Bu sebeple şu dört hususta çok üstün çalışmalar göstermemiz ve başarmamız gerektiği kanaatindeyim:

Farklı bir üretim ve ekonomi modeli.
Farklı bir ulaşım yolu.
Farklı bir askeri teknoloji.
Farklı bir enerji maddesi veya enerji tekniği.

Allah'a inanan ve yüksek geleceğe hazırlanan bu necip milletin ve mensuplarının başaramayacağı şey yokturu2026

Zira bu "Büyük Millet" 15 Temmuz günü Fatih'ten ilhamen şunu haykırdı: "Ya bu dünya bizi Yer; ya da biz bu dünyayıu2026"

Dünyada insanlığın kan ağladığı bir dönemde "hazreti insan cevherini" ortaya çıkarmak ve yaşatmak için, fazilet ve erdemlik denizinde güzel emsaller göstermek için, adalet için, insanlık için, eskisinden çok daha fazla çalışmak zorundayızu2026

BÜYÜK DÜŞÜNMEYE DEVAM

Yatırımlar yapmaya, büyük düşünmeye, büyük hayaller kurmaya devam edeceğizu2026

Unutmayalım; varsa Millet, vardır Ahmet; varsa Millet, vardır Mehmet; varsa Millet, vardır Rahmetu2026

Şükürler olsun ki, Milletimize aydınlık bir istikbal düştüu2026 Evet, her birimiz büyük düşünmeliyiz. Büyük düşünelim ki, Milletimiz büyüsün. Milletimiz büyürken devletimiz büyüsün, yarınlarımız aydınlık olsunu2026

Artık küçük hayaller kuramayızu2026 Zira bu saatten sonra küçük düşünmek, "yek-u yek yıkılmak" demeku2026

Biz her zaman adalet için, insanlık için var olduk. Ve "hazreti insan cevherinin" ortaya çıkması için çalıştık.

Batıyı da bu hizmete ortak olmaya davet ediyoruz. Aydınlık yarınlarda yer almak istiyorlarsa, buyursunlaru2026

EY ÜMİT, SEN DE ÇEKİL

Kim ne yaparsa yapsın, bu büyük millet yüksek geleceğine muntazırdır. Ve öyle intizar ediyoruz ki, Allah'la aramızda olan ümidi dahi kaldırarak çalışıyor ve bekliyoruz.

Bu aziz millet ateşe atılırken Hz Cebrail'den geçip direkt Allah'a kendini muhatap eden İbrahim gibi, 15 Temmuz gecesi adeta şu mısraları haykırdı:

Ey göğün yıldızları

Ey esintinin güzel kokuları

Ey umut bulutları

Ey Harem-i Şerifin kuşları

Ey kışın gök gürültüsü

Ey Ümit

Şahit olun ki, ben yeminimi söyledim

Biz burada kalacağız

Acıların bitmesi için

İyiliğin hayat bulması için

Güzelliğin yeşermesi için