Dolar (USD)
35.43
Euro (EUR)
36.50
Gram Altın
3052.52
BIST 100
10025.01
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
30 Aralık 2019

İstikbal Türkiye’nindir

Türkiye, çağları atlıyor.

Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin! ”

Altmış yıl önce Devrim otomobilini dinamitleyenler, (Sayın Cumhurbaşkanı’nın ifadesiyle) ‘Devrin’ otomobilini de istemiyorlar. Yıllardır tenekeleri ‘otomobil’ diye satanlar, düzenin devamı için sipere yattılar.

Haftercilik, Rüşvetçilik, Kanal İstanbul karşıtlığı ve Cemal Kaşıkçı’nın katillerinin sekülerliği, Ilımlı İslamcılığı…

Rüşvet: Gerçeği değiştirmektir.

Oy rüşveti: Oy karşılığı terörü, zulmü alkışlamak, terör örgütünü sivil toplum olarak göstermektir.

Yaptırmama, temel atmama da rüşvetin karşılığı değil mi?

Sezen Aksu’nun şu şarkısı bu zihniyeti tarif ediyor:

Senin için harcanan zamana yazık

Sen en güzel duyguların katilisin.”

Türkiye’nin otomobili’ ( TOGG) 27 Aralık’ta tanıtıldı. Fevkalade gururlandırıcı bir gelişme.

Türkiye, yeni hükümet sistemiyle istikrara kavuştu; istikbale emin adımlarla ilerliyor, dostlarına güven verirken düşmanlarını çatlatıyor.

Türkiye’nin denizaltısı, gemisi, hava aracı, tankı, füzesi, uydusu, silahı; merhameti...

17-25 Aralık darbe girişimi, Kanal İstanbul karşıtlığı ve Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi arasında sıkı bir ilişki var. Hafter’i desteklemeleri de bu işbirliğinin delilidir.

Hafterciler, Trablus’u işgal ederlerse Deniz Yetki Anlaşmasını, Türkiye’deki Sekülerciler de iktidar olursalar Kanal İstanbul’u iptal edecekler.

17-25 Aralık 2013’ten üç ay sonra 30 Mart’ta belediye seçimleri yapıldı. Bu darbe girişimi doğrudan seçimleri etkilemeye dönüktü.

7 Şubat’ 2012’de yapamadıklarını Gezi’de denediler. 17-25 Aralık’ta yargı ve emniyeti kullanarak yine darbeye giriştiler. Kalkınma projelerinin yüklenici firmalarının sermayelerine el koymak istediler. Şimdi ilk fırsatta yine yapacaklarından bahsediyorlar.

Cemal Kaşıkçı’nın 2 Ekim 2018’de katledilmesi de yine 31 Mart 2019’da yapılacak olan seçimleri sabote etmeye yönelikti. Cinayet, bunun için Türkiye’de işlendi. Cinayet sonrası Gezici / darbeci güruhun Türkiye’yi katil ilan etmesi planın parçasıdır. Gazetecilerin tutukluluğu söylemi üzerinden bu cinayete zemin hazırlandı.

Somali’de bombalı saldırı, Suriye’de İdlib’deki Esed rejmi ve destekçilerinin katliamları, yeni göç dalgası arasında doğrudan bağlantılı: “ Güvenli bölgeye dönmeyin.” mesajıdır. Bu, mülteci düşmanlığı üzerinden kargaşa çıkarma, nefret söylemine malzeme temin etme, Libya ile Türkiye arasında imzalanan Deniz Yetki Anlaşması’nı geçersiz kılma girişimidir.

Türkiye’nin güçlenmesinden kurt görmüş eşek gibi korkuyorlar.

Olaylar, birbirleriyle irtibatlı.

4 Nisan’da Hafter saldırıya geçti. Sudan’da 11 Nisan 2019’da darbe yaptılar. Şu an itibariyle Libya’da Sudan’dan beş bin, İki bin de Rusya’dan gelmiş katil var.

27 Mayıs 2013’te Taksim ve Tahrir’de aynı anda düğmeye bastılar. Gezi İddianamesi ’nde zanlıların hem Türkiye’de hem de Mısır’da toplantılar yaptıklarından bahsediliyor. Mursi’yi öldürdüler. 15 Temmuz’da da Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’nı öldürmek istediler.

Petrolü ve kanı seviyorlar.

Yollara, köprülere, havaalanlarına, SİHA’lara, İHA’lara karşılar.

Yatırımların referanduma sunulmasını da ülkede erken seçim atmosferi ve kaos oluşturmak için istiyorlar.

Sekülerciler, Kaşıkçı’nın, Diyarbakır’daki annelerin, Uygurların haklarını neden savunmuyorlar?

Rüşvet olarak ne aldılar?

Cinayetin planlayıcılarının ifadesini bile almayan Suudi Yönetim, hukukla, insanlık haysiyetiyle alay ediyor.

Kaşıkçı öldürülünce baykuş takımı ( rüşvetçiler) ötmeye başladı: Bu cinayetten Türkiye’nin rüşvet aldığını iddia ediyordu.

Türkiye, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçmekle de pek çok kriz riskini ortadan kaldırdı, tuzakları boza boza istikbale daha güvenle yürüyor.

Merhum , Üstat Necip Fazıl’ın ifadesiyle:

“ Sen bir devsin, yükü ağırdır devin!

Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin!

Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte!

Ölsek de sevinin, eve dönsek de!

Sanma bu tekerlek kalır tümsekte!

Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir!

Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!”