Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
20 Mart 2015

İstihdam üretim yatırım ve faiz

Aralık 2014 dönemine ilişkin işsizlik verileri açıklandı.

İşsizlik oranı, geçen yıl1 milyon 400 bin istihdam yaratıldığı halde maalesef çift haneden bir türlü aşağıya çekilemiyor.

Yüzde 10,9'a yükselerek son 4 yılın zirvesine tırmandı.

İşsiz sayısı 1 yılda 355 bin kişi artarak 2 milyon 790 binden 3 milyon 145 bine çıktı.

Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) verilerine göre tarım dışı işsizlik yüzde 12,9 olurken 15-24 yaş grubunda bu oran yüzde 20,2 oldu.

Her 5 gençten birinin işsiz olması son derece üzücü.

Hele eğitim seviyeleri itibariyle değerlendirildiğinde tablo daha da kötü.

Okuryazar olmayanlarda işsizlik oranı yüzde 7,1 iken üniversite mezunlarında oran yüzde 11,3 olarak ölçüldü.

Sayı ile ifade etmek gerekirse 688 bin üniversite mezunu işsiz.

Bunların 376 bini kadın, 312 bini erkek.

Yıllarca okul sıralarında dirsek çürüten, zorlu sınavlardan geçen, eğitimleri boyunca ailelerin bütçelerine yük olan bu genç insanların en verimli çağlarında üretim faaliyetlerine katılamamaları ekonomi için büyük kayıp.

Halbuki iktisat literatüründe beşeri sermeyenin nakdi ve fiziki sermayeden daha önemli bir üretim faktörü olduğu kabul edilmektedir.

Azami ölçüde yararlanılması gerekir.

Zira ekonominin büyümesi için şarttır.

Büyüme bir ekonominin vazgeçilmez hedefidir.

Ne yazık ki son yıllarda ekonomik büyüme, küresel durgunluğun da etkisiyle hissedilir derecede yavaşlamıştır.

2002-2007'de ortalama büyüme yüzde 7,2 gibi yüksek bir hıza ulaşmışken, 2007-2013 döneminde yarı oranında düşerek yüzde 3,5'e inmiştir.

2014 yılında ise yüzde 3'ün altında bir büyüme bekleniyor.

Bu ortamda eğitimli 688 bin gencin üretim dışı kalması israftır.

Öte yandan gerçek işsiz sayısı, açıklanan rakamların çok üstündedir.

Zira TÜİK işsiz sayısını anket usulüyle tespit ederken iş bulmaktan umudunu kestiği için iş aramayan kişileri işsiz saymamaktadır.

Bunların sayısı da 2 milyon civarındadır.

Dolayısıyla gerçekte işsiz sayısı 5 milyonu geçmektedir.

İşsizlik ekonomik olduğu kadar toplumsal barışı tehdit eden sosyal bir sorundur.

İşsizliğin ilacı üretimdir, büyümedir.

Yalnız her sektör yeterince ve sürekli istihdam yaratamaz.

Teşvik edilmesi gereken imalat sanayi üretimidir.

Hem düzenli ve sürekli istihdam sağlar hem de döviz kazandırıcı özelliği vardır.

Hizmet ve inşaat sektörü bu özelliği tam olarak taşımaz.

Ne var ki son dönemde milli gelir içinde sanayi üretiminin payı giderek azalmaktadır.

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz da "İmalat sanayinden hizmet sektörüne kayış yaşandığını" doğrulayarak istihdam ve üretimi artırmaya yönelik bir paket hazırladıklarını ifade etmiştir.

Üretimin artması yatırımla mümkündür.

Tasarruflar yetersiz olduğundan yatırımın finansmanı için krediye ihtiyaç duyulmaktadır.

Ama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın vurguladığı gibi faizlerin yüksek olması yatırımcının hevesini kırmaktadır.

Tabii yatırımı sadece faiz belirlemez, başta güven ve istikrar olmak üzere çok sayıda faktör rol oynar.

Ezcümle; istihdam için üretim, üretim için yatırım, yatırım için düşük faiz gerekir.

Not:

Merkez Bankası Salı günü yaptığı toplantıda faizleri sabit tuttu, FED faiz artırımında''sabırlı olacağız'' ifadesini kaldırdı.

Laf uzadığından yorumu gelecek yazımıza bıraktık.

[email protected]