İstatistiklerle Gençlik
Geçtiğimiz Pazar günü başta İstanbul ve Samsun olmak üzere tüm yurtta kutlanan 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı, bu yıl Milli Mücadele’nin 100.yılı olması nedeniyle diğer yıllara kıyasla daha da coşkulu geçti.
Gençlerimize armağan edilen bu anlamlı gün vesilesiyle Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) genç nüfusumuza ait istatistikleri yayımladı.
Buna göre; Türkiye’nin toplam nüfusu 2018 yılı sonu itibariyle 82 milyon 3 bin 882 iken 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 12 milyon 971 bin 396 oldu. Genç nüfus, toplam nüfusun %15,8'ini oluşturdu. Genç nüfusun, %51,2'sini erkek nüfus, %48,8'ini ise kadın nüfus oluşturdu.
Nüfus projeksiyonlarına göre, genç nüfus oranının 2040 yılında %13,4, 2060 yılında %11,8 ve 2080 yılında %11,1 olacağı öngörüldü.
Büyükşehirlere göç, doğurganlığın azalmasına neden oluyor. Bunun sonucunda da genç nüfusumuzun oranı önümüzdeki yıllarda düşmeye devam edeceği görülüyor.
Toplumun diğer yaş gruplarına nazaran daha fazla tüketim yapması ve istihdam piyasasındaki-özellikle hizmet sektöründeki-yeri açısından gençler ülke ekonomisi için önemli bir kesim. Bu oranın azalması ekonomimiz için olumsuz bir durum.
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre; 2018 yılında genç nüfus oranının en yüksek olduğu il, %25,4 ile Hakkari oldu. Bu ili, %23,5 ile Şırnak ve %22,7 ile Siirt izledi.
Genç nüfus oranının en düşük olduğu iller ise sırasıyla; %12,8 ile Muğla, %13 ile Balıkesir ve %13,5 ile İzmir oldu.
Bu illerde oranın düşük çıkmasının nedeni, büyükşehirlerde yaşayanların emekli olunca sahil beldelerine yerleşmesi. Bu bölgelerde yaşlı nüfus arttığı için oransal olarak genç nüfus oranı düşük kalıyor.
Ölüm nedeni istatistikleri sonuçlarına göre; 2018 yılında 15 ve üzeri yaştaki bireylerin ölüm nedenleri incelendiğinde; ölüm vakalarının %40,2'sinin dolaşım sistemi hastalıkları nedeniyle oluştuğu görülürken gençlerde ise ölüm vakalarının %48,8'inin dışsal yaralanma ve zehirlenme nedeniyle oluştuğu görüldü. Dışsal yaralanma ve zehirlenme nedeniyle ölüm oranı, genç erkeklerde %54,9 iken genç kadınlarda %32,9 oldu.
Gençlerimiz yaşları itibariyle hastalıktan ziyade kaza neticesinde vefat ettiklerini görüyoruz. TÜİK bu verileri yayımlarken ayırmamış ancak sanıyorum ki bu ölümlerin büyük bir kısmı iş kazaları nedeniyle gerçekleşiyor. Buradan iş sağlığı ve iş güvenliğinin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz.
Gençlerde iyi huylu ve kötü huylu tümörler nedeniyle gerçekleşen ölüm oranı %12,1 olurken bu oran genç erkeklerde %10,7, genç kadınlarda ise %15,7 olarak gerçekleşti.
Neredeyse her 8 gençten birinin tümör yüzünden ölmesi çok üzücü. Özellikle büyükşehirlerde yaşayanların doğal gıdaya ulaşamamasına ve gençlerin fast food merakına bir de hareketsizlik eklendi. Akıllı telefonlar ve bilgisayar oyunları gençleri ve çocukları spordan uzaklaştırıyor. Bu durum da istenmeyen sonuçlar doğuruyor. Bu konuda ailelere ve öğretmenlere iş düşüyor.
