İstanbul'a reva görülen grafitiler...
Dikey duvar bahçelerin kaldırılmasının ardından yerine reva görülen ruhsuz grafitili duvarların önünden geçtim, geçmez olaydım…
Mevcut İBB başkanı seçildikten sonra bir yandan halkın tercihinde bir hayır vardır derken, bir yandan da bu zihniyetten hizmet adına bir şey beklemediğim için içten içe mevcudun muhafazasını kafi görüyordum. Lakin son dikey bahçe katliamı ile mevcuda da göz dikilmiş olduğunu gördük ne yazık ki...
Kendi tarafında bulunan hakkaniyetli insanların bile tepki verdiği bu durumun tekrar değerlendirilmesini gönülden arzu ediyoruz. Zira görüntü yaşını başını almış, oturaklı bir amcaya çocuk kıyafetleri giydirilmesinden pek de farklı değil maalesef.
Binlerce yıllık tarihi olan güzelim İstanbul’umuz ruhsuz ve garip bir anlayışa kurban edilemeyecek kadar kıymetli...
İstanbul Otogarının 25 yıllık yap-işlet-devret süresinin dolması yeni başkanın seçildiği tarihin hemen sonrasına denk gelmiş, İBB otogarı devralmıştı. Rutin bir prosedür olan b u devir alma süreci, sanki otogar mafyanın elinden kurtarılmış gibi lanse edilmişti. Bu durumu hatırlayınca acaba dikey bahçeler için nasıl bir açıklama gelecek diye dört gözle bekledim açıkçası...
Seçim öncesi ve sonrasında dillerine doladıkları, her mevzuda joker hakkı olarak kullandıkları israfı engelleme mizansenini sahneye koymazlar mı yine...
güler misin, ağlar mısın ...
İsraf olmamış mıdır önceki dönemler de? Kim hiç olmamıştır diyebilir ki... İnsanın olduğu yerde elbette hata olur. Ama emin olun Türkiye Cumhuriyeti için en büyük israf, CHP yönetimleri ile başbaşa kaldığı günler olmuştur.
Peki sormazlar mı? İsraf israf dediğiniz bütçeler ile sizden öncekiler neler yapmış?
Geldiğiniz günden beri, önceki dönem tamamlanmak üzere olan projeleri aç aç bitiremediniz.
Peki bir buçuk yıllık zaman zarfında, engel olduğunuz israf ile oluşturduğunuz ek bütçeler ne tür yatırımlara gitti ya da hangi projelere başladınız?
İstanbul’daki toplam metro ağını 630 km’ye çıkaracaktınız hani...
Bir metro hattının projelendirmesinden bitişine kadar geçen zamanı düşünürsek, metro hattı hedefinde de tasarrufa gittiniz muhtemelen.
Hem o kadar milyar doları metroya harcamak israf değil de ne?
Eski körüklü İETT otobüslerinde kucaklaşarak gitmek varken, ne gerek var metro gibi lüks ve şatafatlı yatırımlara...
Seçim vaatlerini hatırlıyorum da hızını alamamış, ülkenin bir şehrine belediye başkanı seçileceğini unutmuş ve hayatı ucuzlatma vaatlerinde bulunuyordu.
Bir kitlede çılgınlar gibi ucuzlat bizi başkanım diye alkışlıyordu…
Şimdi bu ucuzcu kitleye, ‘’ya sizin başkan geldiğinden beri bırak ucuzlatmayı, her şeye zam yapıyor dediğinizde ise, koro halinde ‘’ne yapsın peki, hükümet her şeye zam yapıyor, o da mecbur yansıtıyor’’ cevabını veriyorlar.
Sormazlar mı ? Belediye başkan adayınız hayatı ucuzlatacak vaadinde bulunduğunda, ’’kardeşim sen nasıl ucuzlatacaksın, hükümete başkan seçmiyoruz ki dediniz mi hiç? ‘’
Bir buçuk yıldır, billboardlarda şunu yaptık, bunu yapacağız benzeri ifadeler yerine muğlak ve yuvarlak ifadeler görmeye alışınca, acaba başkanımız çok mu mütevazi biri de biz mi bilmiyoruz diye sormadan edemiyor insan...
Belki de başladığı yeni projelerin reklamını yapmayacak kadar hizmet aşığı biri diye düşünmek istiyoruz bir an…
Sonra bir musluk açılışını bile genel başkanın katılımı ile yaptığını hatırlayınca, açılışına konduğu projelerden birini başlatıyor olsa 40 gün 40 gece etkinlik yapar vallaha diyoruz istemsizce ..
Soru çok net?
Bir buçuk yıldır engellediğiniz israf sayesinde oluşturduğunuz ek bütçe ile ne gibi yeni hizmetler yapıldı?
Yoksa israf olur diye yeni hizmetlere pek sıcak bakmıyor musunuz?
