İŞSİZLİK SON 44 AYIN ZİRVESİNDE
Eğer insanların karnını doyuracak bir işi yoksa makro ekonomik göstergeler ne kadar parlak olursa olsun bir mana ifade etmez.
Her ekonomide belli oranda işsizlik olur.
İşsizliğin sıfırlandığı ülke yoktur.
Yüzde 5'e kadar normal kabul edilir, işsizlik öncelikli sorun olarak görülmez.
Ülkemizde ise işsizlik her zaman bir numaralı sorundur.
Çünkü genellikleçift hanelerde gezinir.
Eylül ayı istihdam rakamları da bu tespitimizi doğruluyor.
Türkiye İstatistik Kurumu(TÜİK) verilerine göre, Eylül'de mevsim etkilerinden arındırılmamış işsizlik oranı yüzde 10,5'e, arındırılmış işsizlik oranı ise yüzde 10,7'ye tırmandı.
Bu oran son 3,5 yılın en yüksek seviyesi.
15 ve daha yukarıdaki işsiz sayısı bir önceki aya göre 120 bin, geçen yıla göre 233 bin kişi artarak 3 milyon 64 bine ulaştı.
Tarım dışı işsizlik yüzde 12,8, gençlerde işsizlik yüzde 19,2 oldu.
Eğitim durumuna göre işsizlik verileri daha da düşündürücü.
Eğitim düzeyi yükseldikçe işsizlik artıyor!
Okuryazar olmayanlarda işsizlik yüzde 6,3 iken, yüksek öğretim görmüş olanlarda işsizlik yüzde 12,9'u buluyor.
Her ne kadar okuryazar olmayanlarda işgücüne katılım oranının düşük olması, bu dramatik tablonun oluşmasına sebebiyet veriyor ise de yine de diplomalı işsiz sayısının yüksek olmasını açıklamaya yetmiyor.
Keza kadınlarda da işsizlik genel ortalamanın üzerinde, 1 milyon 200 bin kadın işsiz.
Ayrıca işgücüne katılım oranı da yüzde 31 gibi son derece düşük seviyede.
Avrupa'da bu oran yüzde 62.
Rakamlar işsizliğin ekonominin en temel sorunu olduğunu gösteriyor.
Ama durum, resmi rakamların çizdiği grafikten daha vahimdir.
Çünkü anket yoluyla belirlenen işsizlik verilerinde, iş aramaktan umudunu kestiği için iş aramayanlar işsiz sayılmıyor.
Bunların sayısı 2 milyon 485 bin.
Bu kişiler de dahil edildiğinde işsiz sayısı 5 milyon 549 bine çıkıyor.
İşsizlik oranı da yüzde 20'ye dayanıyor.
İşsizlik neden artıyor?
Nüfus artışının yanı sıra işgücüne katılım oranının da artması işsizliği tırmandıran başlıca faktör.
Son 1 yılda iş arayanların sayısı 594 bin arttı, iş arayanların 361 bini iş buldu.
233 bini işsizlere katıldı.
İşsizliğin azalmamasının bir diğer nedeni de ekonominin son yıllarda yüzde 3-4'lerde büyümesidir
Ekonomide yüzde 6 civarında büyüme gerçekleşmeden işsizler ordusunu eritmek mümkün değil.
Ne var ki bu yıl ve önümüzdeki birkaç yıl bu oranda bir büyüme beklenmiyor.
Zira küresel durgunluk, Rusya krizi, FED'in faiz artırım kararı, cari açık, jeopolitik riskler, iç siyasi gerginlikler engel teşkil ediyor.
Dolayısıyla işsizlik uzun süre daha ekonomi gündeminin en üst sırasındaki yerini koruyacaktır.
