İsrail'e resmen CİHAD (savaş) ilan ettik
İslam
dünyası Türkiye liderliğinde İsrail'e CİHAD (Savaş) ilan etti.
Evet,
Müslümanlar dünyanın dört bir tarafından Kudüs için ayağa kalktı.
Ümmet
adeta tek yürek oldu.
Başta
Türkiye olmak üzere; Ürdün, Pakistan, Lübnan, Bangladeş…
Azerbaycan,
Avrupa Ülkelerindeki Müslümanlar, …
Kudüs
için ayağa kalkarak İsrail’e karşı CİHAD (SAVAŞ) ilan etti.
Cumhurbaşkanı
Recep Tayyip Erdoğan, 19 ülke devlet başkanıyla görüşerek, bir diplomasi cihadı
rekoru kırdı.
Öncelikle
diplomasi cihadı verildi.
Erdoğan
bütün dünyayı Kudüs için ayağa kaldırarak, bütün dünyayı rahatsız ederek
uykusuz bıraktı.
Diplomasi
cihadı iman cihadını başlattı.
Müslümanlar
ayağa kalktı.
İman
cihadı tam manasıyla başarıya ulaştı.
Büyük
uyanış başladı.
Şimdi
sıra ekonomik CİHAD’da.
İslam
ülkeleri ve dünyanın dört bir tarafındaki Müslümanlar, İsrail ve İsrail’in
dostlarına ekonomik ambargo uygulamalı.
Ekonomik
cihad İsrail ve dostlarını dize getirebilir.
İsrail
ve dostları büyük bir sarsıntı yaşayabilir.
*
İsrail ile savaşılabilir mi?
İsrail'e
karşı doğrudan savaş ilan etmek, elbette kolay değil.
Çünkü
İsrail sadece İsrail’den ibaret değil.
İsrail
demek, Haçlı İttifakı’nın İslam dünyasının bağrına sapladığı hançer demek.
*
Kanlı terör devleti İsrail
İsrail
60 yıldan fazladır kan döküyor.
Kurulduğu
günden beri kan döküyor.
İsrail,
temelleri kanla atılmış bir kanlı terör devletidir.
Başkenti
cehennemin dibi olan bir terör devleti.
İsrail
yıllardır kan döküyor ve bütün dünya buna sessiz.
BM
en az 40 yıldır İsrail’i kınıyor.
BM’nin
bir işe yaramadığının en önemli kanıtı da İsrail’dir.
Yıllardır
İsrail’e bir tek söz geçirebilmiş değil.
*
İsrail’in gücü kendinden değil,
dışarıdaki güçtür
Nükleer
silah
Himayeci
ABD, AB, … ve bazı korkak yönetimli İslam ülkeleri
Finans
Masonik
yapılanmalar
Medya
gücü
Sosyal
medya platformları
Bunlar
İsrail’i güçlü yapan ve güçlü gösteren dayanaklar.
*
Filistin nasıl kurtulur?
Filistin'i
ancak İslam dünyası ve dünya insanlığının lideri olan Türkiye kurtarır.
Uluslararası
meşruiyet açısından Türkiye, İsrail'e doğrudan savaş açamaz.
Lübnan,
Suriye, Ürdün, … gibi bir devlet İsrail ile doğrudan savaşabilir.
Özellikle
Suriye, Türkiye'nin desteğiyle İsrail'e savaş açarsa, … Filistin’in kaderi
değişebilir.
Suriye'nin
toprakları İsrail işgalinde.
Suriye,
uluslar arası meşruiyet açısından İsrail’e savaş ilan etmede haklıdır.
*
Eyyubi Filistin Devleti ya da
Filistin Eyyubi Devleti
Ya
da Filistin yönetimi, başkenti Kudüs olan Eyyubi Filistin Devleti (Filistin
Eyyubi Devleti) olarak bağımsızlık ilan eder ve bütün İslam dünyasından destek
alarak, İsrail’i yener. Topraklarını işgalden kurtarır.
Şuanda
en mantıklısı ise; Suriye'nin İsrail'e savaş ilan etmesidir.
Çünkü;
İsrail Suriye'nin topraklarını işgal etmiştir.
Suriye
haklıdır.
Suriye
İsrail'e savaş ilan ederse (Türkiye dahil), İslam ülkeleri Suriye'yi destekler.
Esed
de prestij kazanır. Suriye’nin birliğini de büyük ölçüde sağlayabilir.
İSRAİL'e
savaş ilan etmek dışındaki hiçbir yaptırım, çözüm değildir.
Bütün
bu olasılıklar gerçekleşmediği takdirde, …
Türkiye
zamanı geldiğinde İsrail’e savaş ilan edecektir.
*
İslam alemi diye bir şey var mı?
İslam
alemi diye bir şey yok maalesef.
İslam alemi, Türkiye (2. Eyyubi Devleti) ve ERDOĞAN
(2. SELAHADDİN EYYUBİ)'dan ibaret.
İslam
alemi büyük bir uyanışla, kukla yönetimlerini değiştirmediği müddetçe, İslam
alemi huzur bulamaz.
Kudüs
direnişi bunu sağlayabilir.
*
İçimizdeki İsrail (zavallı)
beyinliler
Bir
yandan İsrail’in zulmüyle uğraşırken, bir yandan da içimizdeki İsrail
beyinlilerle uğraşıyoruz.
Bazıları
adete beyinlerini ve kalplerini İsrailleştirmiş.
Bir
yandan Türkiye (Erdoğan) Filistin konusunda pasif diyorlar, bir yandan Araplar
zamanında bizi arkamızdan vurdu diyorlar.
Türkiye
İsrail’e CİHAD (Savaş) etse, Türkiye’nin İsrail’de ne işi var diyecekler, kuru kuru
konuşmakla olmaz diyorlar.
Türkiye
(Erdoğan) İsrail’e savaş ilan etse, Erdoğan’ın arkasında duracak mısınız
dendiğinde, Filistin bizim toprağımız mı diyorlar?
Evet
Filistin de, Libya da, Suriye de, Irak da, … İsrail de bizim toprağımızdır.
1.
Dünya Savaşına İttihat ve Terakki girdi, faturasını bizimle birlikte Araplar
da, Filistin de ödedi.
Bütün
İslam dünyası, İttihat ve Terakki’nin faturasını, bedelini ödüyor.
*
Çerkez Ethem ve etnik lakaplar
sorunu
Yıllardır
Ethem’in, Kurtuluş Savaşı’nda Yunanlılar tarafına geçerek kendi ülkesine ihanet
ettiğini tarih kitaplarımızdan okuyoruz.
Bu
aynı zamanda bir grubun (Çerkezler) tamamını rencide etmektedir.
Kısacası,
Çerkez Ethem’in Çerkez lakabı Tarih kitaplarından
kaldırılmalıdır.
Ayrıca;
Kürt,
Çerkez, Laz, … mafya,
Ülkücü
Mafya, ülkücü baba,
Mardinli,
Vanlı, Maraşlı, Ordulu, Karadenizli, Doğulu, … mafya
Gibi
tanımlamalar yanlıştır.
Bu
gibi tanımlamaların kullanılması yasaklanmalıdır.
Mafyanın
Türkü, Kürdü, Lazı, Mardinlisi, Vanlısı, Ülkücüsü, CHP’lisi olmaz.
Aynı
şekilde taciz ve tecavüzün, yolsuzluğun, rüşvetin de partisi olmaz.
Bir
grubun, partinin, halkın, … tamamı suçlanarak suçla, suçluyla, mafyayla, taciz
ve tecavüzle mücadele edilemez.
Zaman
zaman hepimizin yaptığı bu hatalar bir yaptırıma bağlanmalıdır.
Kişilerin
hataları kurumsal kimliklerle anılmamalıdır.
Bunun
için yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
***
Muhalefet ateşle oynuyor.
PKK’nın
oylarını almak için, Türkiye’nin parçalanmasını bile göze alan bir
muhalefetimiz var.
Aklını
siyasi ihtiras yapıp, bu aklını yiyen bir muhalefetimiz var.
Kürtlerin
oyunu almak için, PKK’lı olmaktan bile çekinmiyorlar.
Kürtlerin
oyunu almak için, PKK’lı olmaya hazırlar.
PKK’lı
Selahattin Demirtaş’a, PKK (HDP)’ya yalakalık yapma sırasına/yarışına
girmişler.
Kürtlerin
oyunu almak için PKK (HDP)’lı olmanıza gerek var mı?
Kürtlerin
oyunu almak için;
PKK’lı
olmanıza gerek yok.
PKK’lı
Selahattin Demirtaş’a yalakalık yapmanıza da gerek yok.
PKK’lı
Selahattin Demirtaş’ın çizgisini beğenmenize de gerek yok.
PKK’lı
kadınlarla tiyatro çevirmenize, tiyatro izlemenize de gerek yok.
PKK
(HDP)’ya Kürt siyasi hareketi demenize de gerek yok.
PKK’lı
Selahattin Demirtaş ile kahvaltı yapmanıza da gerek yok.
PKK’lı
Pervin Buldan ile ağaç dikmenize de gerek yok.
Kürtleri
PKK (HDP)’ya itmenize ise, HİÇ gerek yok.
Bölgeye
gidip Kürtleri ikna ederek oy istemeniz yeterlidir.
Kürtleri
kazanmak yerine, PKK (HDP) ile ittifak yapma yoluna giderek ateşle
oynuyorsunuz.
Böyle
yaparsanız, oy alacak Kürtler de bulamazsınız.
PKK
(HDP)’yı cazibe merkezi haline (çözüm sürecinde olduğu gibi) getirerek, bütün
Kürtleri PKK (HDP)’ya itip PKK’lı yaparak, Türkiye’yi Suriye’den daha beter bir
duruma getirirsiniz.
*
Hangi Kürtleri destekliyorsunuz?
Selahattin
Demirtaş, Pervin Buldan, Mithat Sancar, Cemil Bayık, Murat Karayılan, Duran
Kalkan gibi PKK’lı, PKK’yı destekleyen Kürtleri mi önemsiyorsunuz, yoksa PKK’ya
karşı mücadele eden Kürtleri mi önemsiyorsunuz?
Sizin
dostlarınız, PKK’lı Kürtler mi, yoksa PKK’ya karşı mücadele eden Kürtler mi?
PKK’yı
destekleyenler, sizin yanınızda olduğu için mi, PKK’yı destekleyenlerin
yanındasınız?
*
Hangi Kürtlerin yanındasınız?
Muhalefetimize
soruyoruz;
Türkiye’nin
birlik ve beraberliğinden yana olan Kürtlerin mi yoksa, Türkiye’yi bölüp
parçalayarak Suriye’den daha beter bir duruma getirmek isteyen (HDP-PKK)
Kürtlerin yanında mısınız?
*
Haftanın twitter mesajım
“PKK'yı
destekleyen Kürtler hapse giriyor.
PKK'ya
karşı çıkan Kürtler, PKK tehditlerine maruz kalarak bedel ödüyor.
PKK ile seçim ittifakı yapan CHP ve İYİ Partililer (Ekrem İmamoğlu, ... gibi) ise milletvekili ve belediye başkanı oluyor.
Kürtler ne yapsın?”, 12 May 2021