İslamofobi, ilkellik, vahşilik ve gericiliktir
İslamofobiyi sadece İslam ve Müslüman karşıtlığı, korkusu veya düşmanlığı olarak anlamak yeterli değildir. İslamofobinin temelinde, insanın bizzat kendisine duyulan öfke, nefret ve düşmanlık vardır. İnsanın insana düşman oluşunun ideolojisi olarak İslamofobi, bütün insanlık için büyük bir felaketin ve karanlığın çağrıcısıdır.
İnsanı insana düşman yapan ideolojilerin, tutumların ve anlayışların temel özelliği dehümanizasyondur. Yani kendisini üstün, erdemli ve güçlü gören grup, olumsuz olarak baktığı bir grubu insan olma açısından daha düşük, değersiz ve aşağılık gören bir zihinsel ve ruhsal zehirlenme yaşamaktadır. İslamofobi, insanlığın ruhunun zihninin ve ilişkilerinin zehirlenmesidir. İslamofobi ideolojisi, İslam ve Müslümanları, insanlığa düşman, yok edilmesi gereken bir grup olarak kurgulayarak insanlığı İslam düşmanlığıyla zehirlemektedir.
Bir dini ve onun mensuplarını insanlık düşmanı insan olmayan mahluklar ve inançlar olarak konumlandırmak, büyük bir sapkınlıktır ve yozlaşmadır. Allah, herkesi Eşref-i mahlukat nitelikte insan olarak yaratmıştır. Bir grubun veya ideolojinin, bazı insanlar hakkında insan değil hükmünde bulunma yetkisini kendisinde bulması, Şeytani zihniyetin bir tezahürüdür. Rahmani perspektif, yeryüzünde yaşayan herkesi, Allah'ın kulları olarak onurlu ve şerefli insanlar kabul etmekte, hiç kimsenin kendisinden farklı olanı ötekileştirmesine izin vermemektedir. Şeytani zihniyet, düşmanlık, ötekileştirme ve yok etme üzerine kurulduğu gibi, Rahmani zihniyette insanların birbirine şefkat duymasını, birbirine yakın olmasını ve birliğini savunmaktadır. İnsanı insana ötekileştiren bir ideoloji olarak İslamofobi, İlahi ve insani birliğin inkarı anlamına gelmektedir. İnsanı insana düşman eden bütün Şeytani anlayışlar, sadece insanı inkar etmekle kalmıyorlar, aynı zamanda Allah'ı ve fıtratı bir bütün olarak inkar etmektedirler.
İnsanlığın İslam ve Müslümanlara düşman olması için küresel düzeyde korkunç bir faaliyetin olması insanlık adına kaygı vericidir. Amerika'da faaliyet gösteren Center for American Progress isimli düşünce kuruluşu "Nefret Üretmeye Çalışan İslamofobi Ağları" isimli bir rapor yayınladı. Rapora göre Amerika toplumunu İslam ve Müslüman karşıtı yapmak için bağışlarda bulunan 8 büyük finansör bulunmaktadır. Bu 8 finansör, 2001 yılından bugüne kadar 57 milyon dolar gibi büyük bir meblağı İslamofobinin Amerika toplumunda yayılması için faaliyet gösteren kurumlara bağışladılar. İslamofobik kuruluşların sponsorları İsrail ve Siyonist lobileriyle ilişkili kurumlar olmaları dikkat çekmektedir.İslamofobik kuruluşlara büyük paralar bağışlayan vakıflar şunlardır: Donors Capital Fund and Donor Trust, Scaife Foundation, Lynde and Harry Bradley Foundation, William Rosenwald Family Found, Middle Road Foundation, Russel Berrie Foundation, Fairbrook Foundation, Alan and Hope Winter Family Foundation. Russel Berrie Foundation, sözde Yahudi sosyal hayatının zenginleştirilmesi ve devamının sağlanması için mali kaynaklarını kullandığını iddia ediyor.Newton D. & Rochelle F. Becker Foundation and Charitable Trust isimli kurumun kurucusu Newton Becker, İsrail'e finansal yardıma bulunan çok önemli bir kuruluşun ayı zamanda başkanlığını yapmaktadır.Adı geçen vakıflardan büyük bağışlar alarak İslamofobi ideolojisini yayan düşünce kuruluşları şunlardır: Clarion Projesi, David Horowitz Özgürlükler Merkezi, Ortadoğu Forumu, Güvenlik Politikası Merkezi, Amerikan Ulusal Varoluş Topluluğu.
Milyonlarca dolar harcayarak Amerikalıları İslam'a ve Müslümanlara düşman etmek isteyen insan karşıtı kuruluşlar, Amerika toplumuna korkulara dayalı bir İslam imajını ve mitini yerleştirmeye çalışıyorlar. İslam karşıtı kuruluşlar, Müslümanların Avrupa'yı ve Amerika'yı istila etmeye hazırlandığını ve buralarda bir Şeriat düzeni kuracakları korkusunu bütün topluma yayıyorlar. İslam'ın Batı'yla sürekli olarak savaş içinde olduğu teması ısrarla işlenmektedir. Abartılı ve temelsiz korkular üretildiği gibi, İslamo-faşizm adını verdikleri radikal İslam'ın Nazizm gibi Batıyı tehdit ettiği propagandası yapılmaktadır.Kurgusal Şeriat korkusuyla Siyonizm, Amerika toplumunu esir almaktadır. İsrail ve siyonizm, İslamofobi ideolojisiyle Amerika ve Avrupa'da ayrıcalıklı hakimiyetini korumaya çalışmaktadır.Avrupa ve Amerika'yı Ortadoğu'ya ve İslam'a karşı savunduklarını ve koruduklarını iddia eden bu kurumlar, aslında Batıda İsrail ve Siyonizm hakimiyetini savunmaktadırlar.İslam'ın ve Müslümanlaın Batı için devasa bir problem oluşturduğu kurgusunu yayan İslamofobik kuruluşlar, aslında İsrail ve siyonizmin insanlık için oluşturduğu tehdidi karartma amacındadırlar.
Amerika'da vakıfların yapmış olduğu toplum yanlısı bağışlar ve faaliyetler filantropi yani insan sever aktiviteler olarak tanımlanmaktadır. İslamofobiyi destekleyen ve yayan vakıfların ve düşünce kuruluşlarının faaliyetleri insan sever değil, insanı insandan nefret ettiren faaliyetlerdir. İslamofobinin Amerika ve Avrupa'da yaygınlaşması için harcanan büyük paralar, özgürlüğün, adaletin ve barışın dünyada gelişimine katkı sunacak aydın ve ilerici fikirlerin değil, İslamofobi gibi ilkel, barbar ve fanatic bir ideolojinin gelişimine hizmet etmektedir.