İslâm dini
Bazen düşünüyorum da gündemi meşgul eden konular aslında ne kadar boş, ne denli gereksiz, hatta zararlı. Faydalı, gerekli mevzularla ilgilenmiyorsanız zararlı işlerle uğraşıyorsunuz demektir. Esasen, “Faydasız ilimden Allah’a sığınırım.” sözü bize ışık tutmalı. Televizyonlarımız ve basınımız en az iki üç yıldan beri sürekli olarak ‘erken seçim’ tartışması yapıyor. Birileri bu meslektaşlarımıza dönüp sormuyor mu acaba: “Yahu bu anlamsız tartışmalardan bıkmadınız mı? Daha kaç yıl havanda su döğecek, çenenizi beyhude yere yoracaksınız?” Hâlbuki isterlerse ne güzel gündemler oluşturulabilir? Neyse biz de onlarla meşgul olup değirmenlerine su taşımayalım.
Bazı
eserler vardır ki yıllar sonra da karşılaşırsınız onlarla. Sizde derin izler,
unutulmaz çizgiler bırakmışlardır. Belki bu kitapların kapakları değişmiş, kâğıtları,
mizanpajları farkı hâlde tabedilmiştir ama siz onu ilk hâliyle hatırlarsınız.
Zira zihin dünyanızda o şekli, o hâli ve hüviyetiyle yer tutmuştur.Ahmet Hamdi
Akseki’nin İslâm Dinî adlı eserini
daha ortaokul yıllarında almış, okumuş ve muhtevasından çok istifade etmiştim.
Yıllar boyunca benim el kitabım, başvuru kaynağım olmuştu. Sadece benim mi,
hayır neredeyse herkesin müracaat kitabıydı. Hem zaten o zamanlar böyle çok
fazla kitap da basılmıyordu. Kitapçılara uğrayıp yeni gelen kitapları inceliyor
ve bize hitap edenleri seçip alıyor ve okuyorduk. Bir okuma iştahına, hatta
hırsına sahiptik.
Bugünlerde
Kapı Yayınları’ndan bu eserin yeni baskısının yapıldığını görünce o kadar
sevindim ki, tarif edemem. Eski aşina bir dostunuzun yolda aniden önünüze
çıkması gibi bir duygu bu. Kapağı özenilerek hazırlanmış, içi de öyle. Rahat
okunabilen seçkin bir eser olmuş. “Günümüz Türkçesiyle Tam Metin” olarak
hazırlayan ise Mustafa Aydın. Bilindiği gibi merhum Ahmet Hamdi Akseki, Türkiye
Cumhuriyeti’nin üçüncü Diyanet İşleri Başkanı. Osmanlı’nın sen devrinde yetişmiş
ama Cumhuriyet döneminde de mühim hizmetlerde bulunmuş din adamıdır. İslâm Dini, onun Türkiye’de en çok
okunan eserlerindendir. İlk olarak 1933 yılında basılan kitabın 2 milyonun
üstünde baskı yaptığı tahmin ediliyor. Takdimde şu satırları okuyoruz:
“Ülkemizin temel mayası olan İslâm dininin en sahih ve tartışmasız hâliyle
bilinmesi bakımından büyük kıymete sahip olanbu eserin yayınevimizce özel bir
edisyonla neşrediliyor olması, bu neşir vesilesiyle kazanılacak sevaplarda
hissemizin bulunması bizler için en büyük manevi pay olacaktır.”
Akseki,
kitaptan ‘Türkçe bilen her Müslümanın yararlanabileceği’ni belirtiyor.
Hakikaten her okur, inanç, ibadet ve ahlâk konularını bu kitaptan kolaylıkla
öğrenebiliyor. Birinci Bölüm’de dinin önemi üzerinde duruluyor ve şöyle
deniliyor: “Din, her türlü ahlâkî erdemin hem kaynağı hem de yaptırım kuvvetidir.
Ahlâkî kuralların geçerli olması ve toplumdaki düzenin sağlanması için yaptırım
kuvveti ancak kutsal bir temele dayanan dindir.”
Kitapta
yüzlerce konu var. Mesela “Kul Hakkı” başlığı altında okuduğumuz şu satırlar ne
kadar önemli: “Gözümüzü dört açalım. Dünyadayken hem Allah’a olan görevlerimizi
hakkıyle yapalım hem de insanlara karşı borçlu olduğumuz görevlerimizi yerine
getirelim. Hiç kimseyi hiçbir şekilde incitmeyelim. İnsan yalnız kendisini
değil başkalarını da düşünmelidir. Bunu düşünmeyenler görevlerini tam yapmış
sayılmazlar.”
Şu
başlıklar kitabın ana bölümlerini oluşturuyor: “Dinler ve Mezhepler Hakkında
Genel Bilgi”, “İslâm Dininin İnanç Temelleri”, “İslâm”, “İyi Bir Müslüman
Olmanın Gerekleri”. İlmihal bilgilerinin
mükemmel bir şekilde anlatıldığı eser, “Müslümanım” diyen herkese hitap ediyor.
“İmanın Şartları”, “İslâm’ın Şartları” ve “İbadetler”… Yalın bir dille
anlatılan konuları kavrayanlar öğrenilen imani hakikatlerin aynı zamanda
yaşanılması gerektiğini de bize gösteriyor. “Dilini Terbiye Etmek” başlığı
altındaki satırlarda, “Müslümanlık bize konuşmanın, söz söylemenin usulünü ve
dilin temiz kalmasının yollarını da göstermiştir.” deniliyor ve maddeler
hâlinde bunlar sıralanıyor. Bir kaçını okuyalım: * Söylediği sözün nereye
varacağını düşünerek konuşmak. * Dünya ve ahiret için faydası olmayan sözleri
söylememek, * Sözleriyle kimsenin gönlünü kırmamak. * Konuşurken başkasının
sözünü kesmemek. *Büyüklerin yanında yüksek sesle konuşmamak. * Boşboğazlık ve
gevezelik etmemek. * Kendisine emanet edilmiş olan birsırrı başkasına
söylememek. * Yalan yere bir söz vermemek, yapamayacağı bir şeyi söylememek. *
Yalan söylemekten, yeminden, gıybet etmekten ve laf taşımaktan sakınmak. *
Başkalarıyla alay etmemek, kimseye kötü bir lakap takmamak.
Akıcı
ve sade bir dilin hâkim olduğu bu kıymetli eseri, hem iyi bir Müslüman, hem de
mükemmel bir insan olmak isteyenler okunmalı.