İşgale Direnen Şiirler
Edebiyat, tarihin izini sürer. Büyük olaylar, felaketler, savaşlar, zaferler edebiyatın konusu haline gelir.
Şairler, bu büyük toplumsal olayları öncelikle ruhlarının derinliklerinde hissederler. Toplumun yaşadığı gerçeğe ilgisiz ve duyarsız kalanlar da sanatçı olamaz. Bu bağlamda düşündüğümüzde ülkemizin ve insanımızın yaşadığı büyük toplumsal olayların başında ne yazık ki darbeler geliyor.
Darbe dönemlerine bir göz atalım.12 Eylül böyle bir dönemdi. 28 Şubat Postmodern Darbesi de yine bir darbe edebiyatını doğurdu. Ancak dönemin ağır şartlarından dolayı sanatçılarımız daha kapalı ve imgesel bir dil ile buna tepki koydular. 28 Şubat Darbesi'ne ilişkin en kapsamlı çalışmaların başında şair ve eleştirmen Cevat Akkanat'ın hazırladığı "28 Şubat Direniş Şiirleri Antolojisi" vardır. Bu döneme ilişkin Akkanat, "28 Şubat şiirleri, bir zaferin muştusundan ziyade, her şeye rağmen bir direnişin yahut sabırla geçecek bir uzun vadede geleceğine inanılan bir kutlu zamanın terennümüydü" diyor.
Gelelim 15 Temmuz FETÖ ihanetine ve ediplerimizin durumuna.
Meydanlardan yükselen sesler her zaman "şiir" ile güçlendi. Yazılan bu şiirler sonunda bir antolojide toplandı. Bu iş yine Cevat Akkanat'a nasip oldu. Darbeye Direnen Şiirler adı altında "15 Temmuz Direniş Şiirleri Antolojisi" basılan kitap en kapsamlı eser oldu.
Ne olur olmaz düşüncesiyle makamından, pozisyonundan, karından, kariyerinden, şahsu00ee istikbal hesabından dolayı 15 Temmuz'a mesafeli yaklaşan yazar, akademisyen, siyasetçi ve sanatçılar da var. Bir de çıkıp, "15 Temmuz yeterince yazılmadı, bu konuda bir şeyler yapılmadı" diyen ekabir takımı yok mu! Böyle konuşanların ne yaptığına bakıyorsunuz, zamanında FETÖ'den en çok menfaatlenenlerin bunlar olduğunu görüyorsunuz. İşin garip tarafı mevcut iktidardan da yine bunlar menfaatleniyor. Çıkarı bir tarafa bırakıp, halkın destanını bilen, yazan gerçek şairlere bakalım. Onların sesi gök kubbede yankılanacak.
"Şiir, darbeyi darp etmiştir."
Bem-Bir-Sen, Sebu00eelürreşad dergisi ve Turdeb'in katkılarıyla 14 Temmuz 2017 Cuma günü Millu00ee Kütüphane'de icra edilen "İşgale Direnen Şiirler" programında şairlerimiz, 15 Temmuz'da kazanılan zaferi her bir dizesi altın harflerle yazılması gereken şiirleriyle andılar. Programa katılan şairler: Abdulhakim Koçin, Ali Bal, Ali K. Metin, Arif Onur Solak, Bestami Yazgan, Bilal Tırnakçı, Cevat Akkanat, Cihat Albayrak, Faruk Uysal, İbrahim Eryiğit, Mehmet Aycı, Mehmet Kurtoğlu, Nuray Alper, Osman Arslan, Recep Garip, Talip Işık, Yunus Emre Altuntaş, Yusuf Şahin. Bestami Yazgan'ın "15 Temmuz Destanı" isimli şiirini besteleyen Ziya Uğur ise salonda bu eseri icra etti.
Program, değerli Fatih Bayhan ve Cevat Akkanat'ın konuşmaları ile başladı. Sebu00eelürreşad'ı tekrar yayın hayatına kazandırdıklarından bahisle konuşmasını sürdüren Bayhan, dergi olarak 15 Temmuz destanının ve milletimizin yanında olduklarını, demokrasi ve millu00ee birlikten yana tavır aldıklarını ifade etti. Şair Cevat Akkanat'ın ise, "15 Temmuz'da şair, süngüsünü sokağa sürmüştü, şiir cidden sokaktaydı. Şiirde milat yaşandı. Farklı kesimler ortak noktada buluştu, keskinlikler törpülendi, kendilerini toplumdan arındıran şairler bile toplum için şiir yazabilir hale gelmişlerdir. Edebiyat dergileri özel sayılar çıkardı ve darbeyi tel'in ettiler" ifadeleriyle her şeyi özetledi.
Şairler, 15 Temmuz'da süngüsünü sokağa sürmüştü. 15 Temmuz gecesi çocuklarıyla helalleşip, süngüsünü sokağa süren ve programın tek kadın şairi olan Nuray Alper hanımefendinin "Vatanıma Arzuhal" isimli şiiri (Samsun İlkadım Belediyesi "İlkadım'da 19 Mayıs'tan 15 Temmuz'a Kahramanlık, Millu00ee Birlik, Kardeşlik ve Vatan (Bayrak) şiirleri yarışması aruz dalında birinci) ile darbeyi tel'in edelim ve milletimizi kutlayalım:
"Vatanın bağrına düşmüş bir avuç can da senin
Aya eş, yıldıza kardeş nice canan da senin
Aziz ülkem yine mahzun, yine yorgun, yine har
Olacaksan damarımdan süzülen kan da senin.
u2026.
Haykırır çağlara tarih; sözü devlet, sesi halk
Güzelim tarihe ilham veren irfan da senin."
Nuray Alper
(Feilatün Feilatün Feilatün Feilün)