İsa Aleyhisselamın kavmi adına yaptığı bir dua
İsa aleyhisselam her şeyi bilen ve gören Allah’a kavmine yapmış olduğu davetin bir özetini sunarken kavmi hakkında hiçbir şikâyette bulunmadığını görüyoruz;
“Ben onlara
sadece, bana emrettiklerini söyledim. "Benim ve sizin rabbiniz olan
Allah’a ibadet edin." dedim. Aralarında olduğum müddetçe onlara şahit
idim. Sen beni vefat ettirdiğin zaman, onları sen gözlüyordun. Sen her şeye
şahitsin.”[1]
Bir davetçi merhameti ile insanlar
hakkında tek hüküm sahibi olanın Kendisi/Allah olduğunu itiraf ederken
bağışlama hakkını sonra bırakması, bize İsa aleyhisselamın kalbindeki
merhametinin de boyutunu bizlere gösteriyor:
“Eğer
onlara azap edersen, şüphesiz onlar senin kullarındır. Şayet
bağışlarsan muhakkak ki sen, her şeye galipsin, hüküm ve hikmet sahibisin.”[2]
Subhanallah…!
İsa
aleyhisselam kendisine bildirileni davet ediyor ve sonrası hakkında dilerse
Allah’u Teâlâ bu davetle dilediğine hidayet kapılarını açar, dilemezse açmaz…
İşte İsa aleyhisselam bu davetine karşılık kavmine hidayet verilmediğinde
Allah’ı zalimlikle suçlamıyor… Hiçbir yoruma gitmeden:
-
“Eğer onlara azap edersen, şüphesiz onlar senin kullarındır…”
Yani
senin kulların… İstediğin hükmü uygularsın. Kim seni sorgulayabilir ki?
Dilersen azap edersin dilersen bağışlarsın… İsa aleyhisselam bu duasıyla
Allah’ın kulları üzerinde kahredici bir hâkimiyete sahip olduğunu adeta
haykırmıştır… Ayetin devamına bakıyoruz:
-
“… Şayet bağışlarsan muhakkak ki sen, her şeye galipsin, hüküm ve hikmet
sahibisin.”
Dilersen
onları bağışlarsın… Bağışlamadıkların itiraz edemez! Çünkü onlar da senin
kullarındır… Dilediğin kulları lütfunla cennete, dilediğin kullarını adalet ve
hikmetinle de cehennemine alırsın… Kimseye hesap vermezsin. Çünkü yaratan
Sensin ve Senin hükmün geçerlidir… Biz de senin hükmüne teslim olmuşuz… Tam bir
ilah ve tam bir hâkimsin!
Subhanallah…
Vallahi
insan Allah’ın varlığını ve gücünü görür gibi oluyor… Bu ayeti bir de İmam Taberi ’den okumak isterim:
Ey
rabbim, eğer sen beni ve annemi ilah edinenleri, bu inançları üzerinde öldürür
de onlara ahirette azap edecek olursan kimsenin sana karşı gelmesi mümkün
değildir. Çünkü onlar senin kullarındır. Senin iradene boyun eğmek
mecburiyetindedirler. Şayet sen, ölmelerinden önce onlara hidayet nasip eder ve
günahlarını da bağışlayacak olursan şüphesiz ki sana karşı gelecek kimse yoktur.
Zira sen, dilediğini cezalandırmada her şeye galipsin. Kimse sana karşı duramaz.
Yaratıklarından kimin hidayete kavuşup tevbe etmeye layık olduğunu bilen ve
hikmet sahibi olansın.