Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

​IRKÇILIK, MEDENİYET VE DÜŞÜNCE

Prof.Dr. Bilal SAMBUR

Bir ırkın üstünlüğünü savunmaya hayatını adamış kişilerin, insanlık medeniyetine hiçbir katkıları olmadığı gibi, düşünce, felsefe, sanat ve ahlak adına da hiçbir anlamlı ürün ortaya koymamışlardır. Irkçılığın düşüncesi yoktur, sahte yalanları ve kurguları vardır. Irkçılık düşüncesine beynini ve kalemini teslim edenler, hiçbir alanda düşünür ve mürşit olarak nitelenemezler.

Beynini ve kalemini ırkçılığa teslim etmiş kişilerin en önemli özelliği, çeteci ve komitacı olmalarıdır. Rasyonel ve özgür özelliklerini geliştirerek özgün bir birey olma fikrine yabancı olan ırkçı kişiler, bir ulus yaratmak gibi büyük çılgın yalanları ve yanılsamaları gerçek olarak kurgulamaya çalışırlar. Ben ve senin yok olduğunu iddia ederek birey düşüncesini inkar eden ırkçı düşünce, biz etrafında sahte yalanlar üzerine kolektif kurguların kurulabileceği yanılsaması içindedirler. Birey olmamış ırkçılar, “nasıl insan olunur?” sorusuyla ilgilenmedikleri için kurgulamaya çalıştıkları ırkı icat etmek ırkçılığın esaslarını uydurmaya çalışırlar.

Irkçılığa beynini ve kalemini teslim etmiş kişiler, bireyin gerçekliğini inkar ettikleri gibi, toplum olarak insan gerçekliğini de inkar etmektedirler. Irkçılar, mütefekkir olmadıkları gibi, sosyolog da olamazlar. Toplumu anlama, araştırma, açıklama ve anlamlandırma şeklinde bir çabaları olmayan ırkçılar, hayal ettikleri toplumu ulus olarak kurgulamaya çalışırlar. Irkçı ideologlar, ırkçılık mefküresinden bir millet veya ulus çıkarılabileceği şeklinde çılgın ve akıl dışı bir hayal dünyasına sahiptirler. Irkçılık, hiçbir zaman insan bilimi olmadığı gibi sosyoloji de değildir. Irkçılığın ideologları ve kalemşörleri, insan bilimci olmadıkları gibi, toplum bilimci de değildirler. Irkçılık, ruhiyyatı reddettiği gibi, içtimaiyyatı da reddetmektedir. Irkçılar, insanı ve toplumu inkar ettikleri gibi, en çok da kültür kavramını istismar ve iğfal etmektedirler. Kendilerinin ırkçılık yapmadığını sanan ve savunan ırkçı yazarlar, icat etmek istedikleri için ırkın kültürel temelleri olduğunu ve kültür etrafında bir ırk ve milliyet yaratmanın mümkün olduğuna inanırlar. Irkçıların kültür etrafında ürettikleri bütün kurguların hepsi yalandır. Irkçılığın, insani, toplumsal bir temeli olmadığı gibi, bir kültürü de yoktur. Irkçı yazarlar, ırkçılık etrafında bir ideoloji ürettikleri gibi, ırkçılığı besleyen ve geliştiren ırkçı nitelikte bir kültürel kimlik yaratmayı amaçlarlar.

Kültür kavramını istismar eden ırkçı ideologlar, kültürün medeniyetten ayrı olduğunu savunurlar. Modern medeniyetin demokrasi, insan hakları, hukukun üstünlüğü, bilim ve akıl şeklindeki değerlerinin hiçbirini önemsemeyen ırkçı ideologlar, kültürün bir topluluğu medeni millet haline getirmeye yettiğini sanmaktadırlar.İdeal veya milliyet kavramları etrafında ileri sürülen ırkçı fikirler, medeniyet değil, medeniyet karşıtıdırlar.Irkçılık, modernleşme ve medeniyetle bağdaşmamaktadır.Medeniyet, özgürlük, hukuk, barış, çoğulculuk, akıl, bilim ve felsefe değerleri etrafında insanın bireysel çabalarıyla ve üretimleriyle gerçekleşen insanlığın olgunlaşmış ve gelişmiş durumunu ifade etmektedir.

Irkçılar, şiir ve edebiyattan nefret ederler. Şiir ve edebiyatı ırkçı hezeyanlarını ifade etmek için kullanan ırkçılar, şiir ve edebiyatı iğfal ederek insanları manipüle etmeye, ırkçı ütopyalarının insanlar üzerindeki duygusal etkisini arttırmayı çalışırlar. Irkçı hezeyanların yayılmasında şiir ve edebiyat, çok önemli bir araç olarak kullanılmaktadır. Sanatın, edebiyatın ve şiirin insanın derin duygu ve ruh dünyasını ve tecrübesini ifade etmek yerine ırkçılar, sanat toplum içindir adı altında “sanatı ırkçılık içindir” şeklindeki formüle dönüştürmüşlerdir.

İnsani ve sosyolojik açılardan ırkçılığın ve milliyetçiliğin bir yalandan ve yanılsamadan başka bir şey olmadığının çok iyi farkında olan ırkçı kalemşörler, ırk ve millet yaratma yolunun eğitimden geçtiğine inanmaktadırlar. Otoriter ve ırkçı bir müfredatla ve muhtevayla hayal ettikleri ırkı ve milliyeti icat etmeye kalkan ırkçılar, eğitim sürecini bilimden, felsefeden, akıldan ve sanattan arındırarak eğitimi, ırkçılık üreten bir kölelik sürecine dönüştürmektedirler. Irkçılara göre insani eğitim yoktur, ırkçı eğitim vardır. Irkçılığın her biçimine karşı kişinin insanlığını koruması ve geliştirmesi çok önemli bir ihtiyaçtır.