İktidar hırsınız yüzünden ülkeyi ateşe atan sizsiniz!
İnsanların şapka ile darağacı arasında tercihe zorlandığı yıllardıu2026 Ne tuhafu2026 Peki, neden? Mantıklı bir gerekçesi var mı? Siyasi otorite böyle buyurdu! Aka Gündüz'ün ifadesiyle; Yerde O! Gökte O! Denizde O! Varda O! Yok da O! Her şeyde O! Var mı itirazı olan! Yok! İnsanların 1000 yıldır konuştukları dilin, medeniyet birikimlerinin bir gecede heba edildiği yıllar.. Sebep? Bunun ilmi, lisani, insani bir açıklaması var mı? Öyle gerektirdi! Kuvvetli Milliyetçi, laik cumhuriyetçi gençler yetiştireceğizu2026 Cevap, Yakup kadri Karaosmanoğlu'ndan; "O devlet adamlarının en yiğidi, en dahisi en mükemmelidiru2026"Türk basını cumhuriyetin çerçevesinde çelikten bir kale vücuda getirmelidir bir zihniyet kalesi. Basın mensuplarından bunu istemek cumhuriyetin hakkıdır. Yani basın resmi ideolojinin dili olacaktır. Ya olmazsa! Bunu da Recep Peker cevaplasın; "O zaman biz de bu yılan yuvalarını tahrip ederiz ve sustururuz. Memleket rahat yüzü görsün diye de dezenfekte ederiz!" Sonuç: Müslümanlar; örümcek kafalı, bağnaz insanlar. Ermeniler: Bizi arkadan hançerleyen dünyanın en aşağılık insanları! Aleviler: İtlaf edilmesi elzem sapık inançlılar. Kürtler: Dağ Türk'ü. Anadolu insanı mı? Onlar elitlerin artıklarıyla beslenen, bidon kafalı, göbeğini kaşıyan cahil sürüsü! Tuhaf ama sistem bu!
Sürgüne gönderilen Ermenilerden bir evlat yetiştirin, onu pilot yapın sonra Dersim dağlarında Alevilerin üstüne bomba yağdırın sonra bu Alevileri de resmi ideolojinin sadık kulları yapın..! Sonra Tevhid-i Tedrisat gibi bir kanunla milyonlarca küçük çocuğa, varlıklarını Türk varlığına armağan ettirin. Sonra "benim dinim ulusalcılığımdır" diyerek dindarların camilerine, vakıflarına, değerlerine, ezanlarına, başörtülerine el koyun! Sonra Kürtleri insanlık tarihin en aşağılık en kaba en cahil insanları olarak ilan edin! Sonrada dinin yerine ikame etmeye çalıştığınız 19.yüzyıl pozitivizmini 2015 tarihinde millete siyaset diye yutturmaya çalışın! Bu zihniyetin temsilcileri yıllardır devasa bir iktidarlık inşa ettiler kendilerine. 1000 yıldır sorunsuzca yaşayan, medeni bir ilişki kuran toplumun tüm farklı kesimlerini birbirlerine düşman ettiler. Kurdukları iktidar sarsılmasın diye ülkenin seçilmiş başbakanını bile acımadan astılar. Her on yılda bir alçakça kumpaslarla darbe yapıp birikmiş serveti kendi aralarında bölüştüler.. Siyasetçilerle çelik çomak gibi oynadılar. Bu ülkenin delikanlılarını idam ettiler.. Kürtçe konuşmasınlar diye Kürtleri işkenceden geçirdiler. Yüzbinlerde başörtülü kızı okul önlerinden kovdular.. Oğluna askere gönderen başörtülü anaları askeriyenin dışında beklettiler. Anadolu insanının fakir çocukları meslek sahibi olmasın diye başvurmadıkları hile kalmadı. Yıllarca bu gariban çocukları takip ettiler. Namaz kılan, oruç tutan, başörtüsü takan ülkenin dindar evlatlarını örümcek kafalılar diyerek aşağıladılar..
Leyla Zana'yı Kürtçe yemin etti,Merve Kavakçıyı'da başörtüsü taktı diye mecliste linç ettiler. Ahmet Kaya sırf Kürtçe kaset yapacağım dediği için ülkenin en şerefsiz adamı ilan ettiler. Öyle bir iktidar inşa ettiler ki, bu ülkede bir yılda 25 tane bankayı batırıp borcunu halkın üzerine yıktılar. İstedikleri zaman kriz çıkarıp, bir gecede milyar dolarları keselerine indirdiler. Bir iki manşetle iktidar devirip kendi kafalarına göre hükümetçilik oynuyorlardı.. Yıllardır halkı birbirine düşürerek göbeklerini şişirdiler. Ülkenin en kıymetli yerlerinde onlar oturuyor en pahalı yemekleri onlar yiyor en pahalı otomobilleri onlar biniyordu. Ne güzel! Kim sevmez böyle vatanı!? Ülkenin başbakanlarını, cumhurbaşkanlarını parmaklarının ucunda oynatmaya alışmışlardı. Halkı adam yerine koymayan, halk yokmuş gibi davranan bu iktidar sahipleri kurdukları bu saltanatın 1000 yıl süreceğini söylüyorlardı..
Lakin 2002'de tüm hesaplarını bozan, yıllardır kurdukları saltanatı altüst eden, huzurlarını kaçıran, kurdukları çarka çomak sokan alışılmadık bir gelişme yaşandı. AK Parti Recep Tayyip Erdoğan yönetiminde halkın büyük teveccühüyle iktidar oldu. AK Parti, 80 yıldır ülke insanının emdiği sütü burnundan getiren bu düzeni tersine çevirmeye başladı. AK Parti bir taraftan resmi ideolojinin mağdur ettiği, aşağıladığı, hırpaladığı, rencide ettiği, hak ve hukuklarını gasp ettiği tüm kesimlerin yaralarını sararken diğer taraftan ülke servetini sömürmekten, arsızca yemekten dikili tek bir ağaçları bulunmayan ve kasıtlı olarak çorak bırakılan ülkeyi ekonomik olarak canlandırmaya başladı. Krizlerin yol açtığı tüm zararı tazmin etti. Ülke yeniden kuruluyormuşçasına her tarafı şantiyelerle doldu. Göstermelik temeli atılan tüm yollar, tüneller, köprüler ivedilikle hizmete açıldı. Büyük projeler hayata geçirildi. En önemlisi de halka bir özgüven geldi. Tarihle irtibatı koparılmış ve 80 yıldır adam yerine konulmuş olan halk ilk kez var olduğunu, güçlü olduğunu ne denli kıymetli olduğunu hatırladı..
Erdoğan, 80 yıldır halkın biriktirdiği serveti çarçur eden bu yumurta kafalıların kurduğu saltanatı yıktığı için istenmeyen adam ilan edildi. İktidarlığı uğruna ülkeyi ateşe attı, iktidarlığı uğruna ülkeyi talan etti, çaldı, çırptı, hırsızlık yaptı, teröristlere destek verdi, basını susturdu vs türden yapılan algı operasyonların temel nedeni gerçekte kendi kurdukları saltanatın yıkılacak olmasından ötürüdür. Asıl savaşı başlatan, ülkeyi talan eden siyaseti kitleyerek ülkeyi kaosa, krize sürükleyenler kendileridir. Nedeni ortada değil mi? Bu ülkede kurdukları 80 yıllık şaşalı iktidarlıklarını sürdürmek ve daha fazla servet biriktirmek istiyorlar. İşte Türkiye'de yaşanan kavga budur. Bu bir iktidar savaşıdır. Ve inşallah en yakın seçimde bunun hesabı sorulacaktır.
@sivildemokrat