Dolar (USD)
34.49
Euro (EUR)
36.22
Gram Altın
2961.78
BIST 100
9367.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
17 May 2023

​İkinci tur ve öğretmenlerimiz

DÜNYANIN, “Yüzyılın en önemli seçimi” dediği 14 Mayıs seçimleri geride kaldı. TBMM üyeleri olan milletvekili seçimlerini Cumhur ittifakı açık farkla kazanırken Cumhurbaşkanı seçimlerini ilk turda kazanan olmadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, rakibi Kemal Kılıçdaroğlu’na 5 puan fark atmasına rağmen seçimde 50+1’i bulamayınca, seçimler 28 Mayıs’ta yapılacak olan ikinci tura kaldı.

Burada hepinizin bildiği seçim sonuçları üzerinde bir yorum yapmayacağım. Sadece bundan sonra yapılması gerekeni anlatmaya çalışacağım. 28 Mayıs’ta yapılacak olan ikinci tur için Cumhur İttifakı’nın nasıl çalışması gerektiğini kendi zaviyemde anlatarak Sayın Erdoğan’ın seçilmesi için katkı sunmaya çalışmak isterim.

Öncelikle belirtmek isterim ki milletin Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güveni tam ancak haklı-haksız gerekçelerle kendisine oy vermekten imtina eden bir kesimin olduğunu da unutmamak gerek.

Adaylar bundan sonraki seçim çalışmalarını belli ki birinci turda aday olan Sinan Oğan’ın oylarını almaya teksif edecekler. Makul bir arayış, hazırda yüzde 5’lik bir kitle var. Her ne kadar Sayın Oğan’a oy veren seçmenlerin önemli bir kısmı bireysel kararları gereği oy kullanacak bir kitle olsa da, hatırı sayılır bir yekûnu da Sayın Oğan’ın işaret edeceği adaya oy verecektir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın AK Parti kurmaylarını Sinan Oğan ile buluşturması ve destek istemesi kaçınılmazdır. Buradan gelecek yüzde 2-3 oranındaki oy Sayın Erdoğan’ın yüzde 55 ile yeniden seçilmesine yetecektir. Zaten Sayın Erdoğan’dan 2,5 milyon fark yiyen Kılıçdaroğlu ancak Oğan’ın bütün oylarını alır ise Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşitlenebilir, tabi ki Sayın Erdoğan da ikinci turda hiç oyunu arttırmaz ise. Sayın Erdoğan’ın bunun hesabını yapacak kurmayları vardır. Buna yönelik stratejiler, taktikseler planlayacaklardır.

Ancak, AK Parti’nin ihmal ettiği bir kitle var ki şayet bu kitleye ses verilebilselerdi seçim ilk turda biterdi: Öğretmen kitlesinden söz ediyorum.

Sözleşmeli öğretmen

Ülkede her yıl onbinlerce öğretmen ataması yapıldığı halde öğretmen açığı kapanmıyor. Oysa hazırda “ek ders karşılığı” derslere giren onbinlerce öğretmenimiz var. Bu eğitimci ordusu derslere full girseler bile aylık sadece 5 bin ücret lira alabiliyorlar. Bayramlarda hatta 1 Mayıs’ta bile ders ücretleri kesilen bu eğitimci kadrolara seçimlerden önce gereken hassasiyet gösterilseydi seçim sonuçları çok farklı olabilirdi.

Geç değil, yine bu kardeşlerimizin sorunları çözülebilir:

-Kademeli olarak kendilerine kadro hakkı tanınarak, örneğin “2013’ten bugüne kadar ek ders karşılığında derslere giren öğretmenlere” hemen kadro verilebilir.

-5 yıl çalışanlara 2-3 yıl sonra kadro verilebilir. Bu gibi şartlar getirilerek öğretmenlerimiz de mağdur olmazlar, sınıflarımız da boş kalmazdı.

Keza,

-Sözleşmeli olarak (yine kademeli bir şekilde) eğitimcilerimiz eğitim camiasına kazandırılabilir.

-O zaman kadar da 5 bin lira olan ücret en az 10 bin liraya çıkarılabilir, özlük hakları düzene sokulabilir.

Bu konuda verilecek söz, eminim seçimlere yüzde 2’nin üzerinde etki edecektir. AK Parti ve Milli Eğitim Bakanlığı gecikmeden Sayın Cumhurbaşkanımıza bu konuda bir rapor sunarak bu eğitim ordusuna müjde verilmesinde büyük yarar vardır. Diğer bir oy potansiyeli memur ve öğretmenlerin “Aile Birliği” meselesidir. Daha önce de yazmıştım: Sayın Cumhurbaşkanımız “kadroya geçenlerin kadrolu olanların bütün haklarından yararlanır” sözü bilindiği halde parçalanmış ailelerin birleştirilmesine yönelik bakanlıkların zorluk çıkarmaları anlaşılır bir durum değildir.

Şimdi tam zamanı. Bu iki çalışanlar ordusu bir söz bekler. Alın size hakkaniyet ve adalet, Alın size eğitimci ordusunu eğitime kazandırma fırsatı.

Alın size aile birliği,

Alın size yüzbinlerce oy…

---------------------

--------------