İkinci kırk yıl, Yeniden Refah

Diyarbakır Lisesi son sınıf öğrencisi idim,

Yıl: 1977, Diyarbakır’da MSP’nin 6 Haziran 1977 milletvekili genel seçimleri mitingi vardı.

Günlerce hazırlıklar yapılmış, MSP’nin amblemi olan anahtarı Diyarbekir’in bütün sokaklarına yapıştırmıştık. MTTB ile MSP ortak çalışıyor ve herkes mitingin görkemli geçmesi için beş kişilik çalışıyordu.

O yıllarda başka illerden hatta kaza ve köylerden insan taşıma suretiyle miting yapma imkânı yoktu. Yol desen yol değil, araç desen kâfi değil, dolayısıyla o dönem sadece şehirde ve yakın yerleşkelerde oturan insanların katılacağı mitingler yapılıyordu.

Çoğu rahmeti rahmana kavuşmuş Hacı Sabri Özyaramış, Abdurrahman Özbek gibi kıymetli amcalar ve -Allah sağlıklı ömürler versin- Prof. M. Emin Yılmaz, Hacı Aziz Babatlı, Hacı Şaban Peker, Hacı Necdet Öcal gibi ağabeyler gençlerle birlikte binlerce insanın katıldıkları miting tertiplemişlerdi. Hacı Abdurrahman Özbek Amca mitingden günler önce Asım’ın Nesli’ni okumam için hazırlık yapmamı söylemişti. Çok heyecanlıydım, platforma çıktığımda heyecanım daha da artmıştı. Zira ilk kez böyle muazzam bir kalabalığa konuşacaktım.

Rahmetli Erbakan Hoca’mızın elini öptüm, çok sonradan anladım ki heyecanımı fark ettiği için benimle biraz sohbet etti. Ben de rahatlamıştım ve bana “Haydi bakalım heyecanlanma, Bismillah de şiirini oku.” Ben de Hocam Bismillah talimatı verdi diye önceden planlamadığım halde Besmele çekerek Asım’ın Nesli Şiirini okudum.

Ömrümde aldığım en değerli iltifat o şiirden sonra Erbakan Hoca’mızın bana iltifatları idi.

Çok uzun bir giriş oldu, ne yapayım? Fatih Erbakan’ı dinlerken o gün/ler film şeridi gibi gözlerimin önünden geçti.

Evet,

Önceki gün (13 Nisan 2019) Yeniden Refah Partisi Diyarbakır İl Başkanlığının 1. Olağan İl Kongresi münasebetiyle Dr. Fatih Erbakan Diyarbekir’de idi. Bana kongre davetiyesi gelince ve özellikle katılmam istenince büyük mutluluk duydum. Hem Erbakan Hoca’mızın hatıratına hürmetin gereğini yerine getirmiş olacaktık hem de Yeniden Refah Partisi ile ilgili bilgi sahibi olacaktım.

1500 kişilik salon tıklım tıklım doldu. Üstelik yakın gelecekte bir seçim olmadığı halde bu kalabalık ve coşku tek kelime ile müthişti. İl Başkanı Dr. Sabih Dallı mütevazi bir konuşma ile teşkilatlanmalarının sürecine anlattı. Samimi bir hitap ile Milli Görüş’ün ülke için, millet ve ümmet için önemini anlattı kısaca.

Kürsüye Fatih Erbakan anons edilince duygulu anlar yaşandı. Ne de olsa o Erbakan’dı. Fatih Erbakan ses tonu ile jest ve mimikleri ile rahmetli Baba Erbakan’ı andırıyordu. Konuşmasının bazı bölümlerinde titreyen sesi aynı Erbakan Hoca idi.

Mütevazi konuştu Fatih Bey, dolu konuştu, düzgün bir kişiliğe sahip olduğu bilinçli cümlelerinden belliydi. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile ilgili olumsuz tek bir cümle kurmadığı gibi kendilerini hayırla yad etti. Ama Erbakan’ın davasını CHP’ye feda etmekten çekinmeyen SP’lilere demediğini bırakmadı.

Dr. Fatih Erbakan “Diyarbekir” dedi birkaç kez. Özellikle “Diyarbekir’de 2 bin kişinin toplanması Bursa gibi, İzmir, Kütahya ve başka pek çok şehirde toplanan 10 bin kişiye karşılık gelir” sözleri ile Diyarbekir’in hatırının âlî olduğunu ifade ediyordu. Diyarbekir’in MSP döneminde sanayi ile kalkındığını dile getirdi ki yerden göğe kadar haklı idi.

Erbakan’ın önemle altını çizdiği bir husus (ki bu söz motto haline gelecek) “İkinci 40 yıl” hedefi idi. Birinci kırk yıl Rahmetli Necmettin Erbakan’ın dönemi, ikinci kırk yıl ise bundan sonraki kırk yıllık Milli Görüş’ün hakimiyeti için verilecek siyasi mücadeledir.

Önemli bulduğum bir slogan vardı:

“Biz Varız”

Umudu canlı tutmanın vurgulu sloganı ve inancıdır bu.

Yeniden Refah Partisi siyasi hayatımızda nasıl bir karşılık bulur bilemem, henüz çok erken. 4 yıl seçim olmayacağına göre partinin önünde uzun bir hazırlık dönemi var.

Yeniden Refah Partisi Diyarbakır İl Başkanlığı ilk sınavında göz doldurdu; hazırlık, tertip, salonun doluluğu, heyecan, karşılama, mütevazilik ve gençlerin coşkusu mükemmeldi.

Hayırlı olsun…