İki şekilde
Akademik çalışma yapmamış, bu konuda özel bir çalışma
içinde bulunmamış insanlara soruyoruz. “En
güçlü dünya devletleri hangileridir?” Cevaplar benzer oluyor.
Almanya,
Amerika,
İngiltere,
Çin,
Rusya diyorlar.
“Peki,
bunları güçlü kılan nedir” ve “Birlik olmuş mu bunlar” diye
soruyoruz.
Hem teknolojide hem parada hem de üretimde iyiler
diyorlar. Hemen hemen hepsi bu ülkelerin bizim gibi olmadığını, özellikle dış
siyasetlerinde, ülke çıkarlarında BİRLİK içerisinde olduğunu söylüyorlar.
Birliklerini
ne şekilde, hangi şartlarda kurmuşlardır?
Bu soruya çoğu insan zorluklar karşısında, iç çekişme ve
savaş zamanlarında kurmuşlar cevabını veriyor.
Yaptığımız mülakatların cevaplarından anlaşılıyor ki
insanlara göre “birlik, zorluklar karşısında kurulmalıdır.”
Bize göre Birlik
iki şekilde kurulur.
Birincisi; zorlukların, ihtiyaçların, güven eksikliğinin
giderilmesi için kurulan birliklerdir. Böyle birlikler, birliğin varlık sebebi
olan ihtiyaçlar sürdüğü sürece devam eder. Eğer ihtiyaçlar sona ererse, birlik
de kendiliğinden dağılır.
Bu tür birlikler harçsız üst üste kurulmuş tuğlalar
gibidir. Yıkıldığı zaman, kelimenin tam anlamıyla tuz buz olur, her bir parça
bir tarafa dağılır.
Hâlbuki nefs terbiyesi ile bir araya gelmiş ve belli
inanç ya da inançlara mahsus birlikler çimento, demir kullanarak yapılmış
binalar gibidir. Ne kadar güçlü yüklenip dağıtılsalar bile küçük ya da büyük
binalar yani birlikler ayakta kalacaktır.
Bu tür birlikler, mayalayıcı birliklerdir. Küçülmüş olmalarının çok fazla bir hükmü yoktur. Yeter ki niteliklerini muhafaza etmiş olsunlar. Belki az belki çok zaman alır. Fakat bir gün yeniden güçlü birliklerin doğmasına zemin hazırlarlar. Bu birlik de ikincisidir.